• pirinç yetiştirilen sulak tarlalar...

    bu sulak tarla tekniği, i.ö. 3500'den beri pirinç yetiştiren çinli kardeşler tarafından, tarımsal devrim sonucunda geliştirilmiş ve verimi de ciddi şekilde artırmış... bu teknikten önce pirinç de buğday gibi kuru tarlaya ekilirmiş...

    çeltik tarlalarını kaplayan suların devamlı değiştirilmesini sağlamak için büyük insan gücüne ihtiyaç duyulunca, bu sorununa tarlaları yamaçlara eğimli arazilere, suyun sürekli akışını sağlamak üzere set set şeklinde yaparak çözüm bulmuşlar...

    ilginç bir nokta da çeltik tarlalarında kullanılan sudur... duru su sıtma mikrobu taşıyan sivrisineklerin yaşayıp çoğalmalarına uygun ortam sağladığı için, duru su değil, özellikle bulanık ve çamurlu su kullanılırmış...

    bu sulu sistemde, eğer işleyişte sorun çıkmazsa, yılda üç defaya kadar hasat toplanabilirmiş...

    son not; pirinç, kabuklu haliyle yendiğinde tam değeriyle beslediği için, arada sırada bu haliyle pilav yapıp, çeşitli sebzelerle tadını zenginleştirebilirmişsiniz...

    ben sahrap soysal'ın yalancısıyım...
  • sivrisineklerin üreme bölgesi. edirne'de yurtlar kurumu binalarının bir-iki kilometre aşağısında vardı bunlardan. hala var mı bilmiyorum. odada envai çeşit ilaç, gaz, spray, kağıt yakma vb. uygulamalarla kurtulmaya çalışırdık.

    (bkz: nevresime girmek)
  • tarimla ilgili omrumde gorebilecegim en ilginc topraklardan biridir sanirim. ekimi, i$leyi$i ve mahsulun toplanmasiyla cok cok farklidir.
    japonya ve cin'in bazi koylerinde pirinclerin ekilmesi festivallerle beraber yapilir. bir ritueldir.
    turkiye'de ozellikle karadeniz $ehirlerinde bulunur. gece vakti arabanizla seyahat ederken, o ay i$iginin vurdugu sulak tarlalar, deniz gibi gorunur insana...

    japonya: (bu bildigin sanattir)
    http://www.bilgipasaji.com/…asi-uzerinde-sanat.html

    cin:
    http://www.harbiforum.org/…el-pirinc-tarlalari.html
  • çoğumuzun ilk olarak 80 ve 90'ların özellikle 2. sınıf aksiyon filmlerinde rambovari amerikan conilerin,ellerinde kalaşnikofları bulunan uzak doğulularla babayiğitçe kapıştığı yer olarak gördüğü tarla çeşitidir.
  • pirincin işlenmemiş hali çeltiğin yetiştiği tarlalar.

    çok fazla suya, rüzgarsız havaya ve bol güneşe ihtiyacı olduğu için yapılması en zor tarımcılık kollarından bir tanesidir.ekim ve biçim işi toplamda 4-5 ay kadar sürer ama yılda 2 yada 3 kez ekin almak, bizim coğrafyamızda imkansızdır. ekilmeden önce toprağın tamamen düzleştirilmesi, temizlenmesi gerekmektedir. genelde tropikal bölgelere yakın coğrafyalarda yapılması çeltik için en güzel ortamdır.
  • türkiye'nin 2015-2016 döneminde gerçekleştirdiği çeltik üretimi 552 bin ton oldu. 198 bin 876 ton seviyesinde gerçekleşen pirinç ithalatının %42'si rusya, %33'ü abd ile gerçekleştirildi. yeterlilik derecesiyse %69,9 olarak ölçüldü.

    http://dogrulukpayi.com/…ri-ne-kadar-ithal-ediliyor
  • diz kapaklarıma kadar çamur için de gezmişliğim vardır. bu yıl da babam 68 yaşında olmasına rağmen çeltik ekeceğim diye tutturuyor. mayıs sonunda ekilir eylül sonuna doğru biçilir türkiye ikliminde. ilaç ve makineleşme bu kadar yaygın değilken 85 90 larda, annemle beraber çeltik otu için 10-15 i bulan ırgat aramışlığımız çok olmuştur. parası ile kimse gelmezdi, değiş geliriz derlerdi en kötüsü de değiş için giden ırgatların aynı gün çeltik otu çakışmalarıydı. bir de çeltik biçmesi vardı. orakla,patozla dövdürmesi de ayrı emek isterdi, biçer döver ve ot ilacı çıktı samimiyet kalmadı
hesabın var mı? giriş yap