• kokusunu bir bankamatikte alıp hayran olduğum parfüm bu.
    hemen gidip edindim.
  • "in bloom" türevi beyaz/açık tende şahane ötesi duran koku. bu kadar ucuz bir "sprey"in bu kadar kalıcı olup böyle güzel kokması ve bir de aşırı derecede çocuksu olmakla birlikte neşeli neşeli bir kutuya, şişeye filan sahip olması kendisini iyice çekici kılıyor. clinique happy in bloom; umarım tedavülden kalkmazsın.
  • 90'lı yıllarda ortaya çıkan, en çok satan kokularından. çıktığı dönem belki bir yenilikti ve keskin portakal kokusuna eşlik eden keskin ferahlık insanın ilgisini çekiyordu ve şimdinin binlerce "temiz koku" ekolü parfümünün öncülerindendi belki de.. büyük bir başarıya ulaşmış olan clinique happy (for woman) hala popülerliğini sürdürmekte. gördüğüm kadarıyla bu parfümü eskiden beri kullananlar ondan hiç vazgeçemiyor, happy, hep tuvalet masalarının bir köşesinde varlığını sürdürüyor. fakat içinde bulunduğum diğer bir kesim de bu parfüme dayanamıyor. "yaz için çok güzel, çok fresh" diye bonkörce kullananlar çevresindekilere nasıl bir işkence yapıyorlar düşünmeleri lazım zira bazı insanlar meyveli kokuları sandığınız kadar fresh bulmuyor.

    portakal, greyfurt, taze elma, erik, bergamotla başlayan parfümün kalp notaları frezya, zambak, gül ve orkideden oluşan çiçeksi notalardır; son notaları ise misk ve amberdir. son derece karmaşık bir komposizyonu olmasına ragmen (belki yıllar içinde yapılan taklitleri-benzerleri yüzünden) oldukça sıradandır.

    ismi, basit ve kaliteli şişesi, sevimli-turuncu kutusu ve "mutlu" reklamları ile aslında başarılı bir üründür. bu parfümü almak isteyenler clinique'in yıllık indirimlerini beklesinler derim çünkü hatırladığım kadarıyla happy'yi yarı fiyatına (belki daha bile azdı) alabiliyorsunuz.

    happy meyveli,genç ve ferah olma niyetiyle tasarlanmış bir koku olsa da kullanacaklara tavsiyem azar azar kullanmalarıdır zira otobüste ya da bir restorantda bu kokuyu duymak mide ağrılarına sebep olabiliyor.
  • oyuncak bebeklerin kendine özgü naylon kokusunu hatırlatan parfüm. sanırım bu yüzden ismi "happy". insanı alıp çocukluğuna götürüyor. kış günü okuldan dönünce sıcacık evde oyuncak bebeklerle oynayıp kremalı bisküvi yemek istiyorsunuz.
  • sanırım kimse almıyor diye, resmi sitesinde 50 ml şişesi 159 tl yerine, 89 tl'ye satılan koku. yaz kokusu arayan baylar için kaçırılmayacak fırsattır. belirteyim; yine 100 ml şişesini 231 tl'ye satıyorlar aynı sitede.
  • bayan versiyonu kendisinin alınıp alınamayacağı konusunda git-gellere sürükler nalet. daha sonra beğenip beğenmeyeceğimi görmek için her parfümeriye girdiğimde denerim. sonra sapık gibi tüm gün kolumu koklarım "ayyhh çok güzeelh!" diye. çok geçmeden gerçeğin farkına varır, meyve kokusundan çabuk bıkıcağımı bilirim.
  • bizim validenin favori kozmetik ureticilerinden clinique abilerin yaptigi parfum. hem erkegi hem di$isi bulunur. di$isi oyle pek ahim $ahim degil, ama erkegi bende var, gercekten de guzel koku. biraz portakal esansi var gibi, zaten rengi de cart turuncu. severim.
  • tanidigim bir suru insanin aqua di gio isimli parfume benzettikleri, o kadar da cok benzemeyen fakat buyuleyici kokusu ile vazgecemedigim parfum.
  • genelde estee lauder pleasures'ı seven bunu da sever, yazın iyi giden parfümlerdir, birinden sıkılınca sanki çok büyük bi değişiklikmiş gibi diğerine geçilir. pleasures'ın çiçeksiliğinin yanında happy biraz daha meyvelidir. happy heart ve happy to be adında iki flankerı vardır, ikisi de risksiz kokulardır, duştan çıkan insana nası herzaman misler gibi koktuğu söylenir "şampuanının kokusunu hiç sevmedim" denmezse, bu kokularda da aynı kural geçerlidir.
  • ara verildikten sonra özlemle kavuşulan clinique harikası. ömür boyu aynı parfüme saplanma sebebi. kendi alt markaları olan happy blossom, happy to be, happy heart bile yarışamaz kendisi ile. sürmekten de öte, insan bu koku yenilebilir olsun istiyor.
hesabın var mı? giriş yap