• (bkz: böyle mi olacaktı)

    hala ismini duydukça gerilirim,
    bi şebnem vardı ne manyak kadındı be hayal meyal hatırlıyorum da, şimdilerin fettan karakterlerine rahmet okuttururdu resmen.

    bir de jenerik müziği vardı ki sormayın, yıllar da geçse aklımdan silinmiyor :'

    `böyle mi olacaktıııı, böyle mi olacaktıııı, tanrım suçumuz neydi?`
  • (bkz: iz peşinde)

    osman yağmurdereli komiser esat rolündeydi, böyle pantolon askıları filan vardı çok severdim çocukken.
  • atlı karınca - carmen.tüm arkadaşlarıma sordum ama kimse hatırlamıyor bu diziyi.

    edit: benim çevremdekiler hatırlamıyormuş. sözlükteki yazarların büyük çoğunluğu hatırlıyormuş, öğrendim, sevindim. (bkz: carrossel)
  • (bkz: rosalinda)
    (bkz: vahşi güzel)
    dalga geçmeyin olm annem izliyodu biz de yan taraftan niyetleniyorduk..
  • (bkz: kara melek)
  • sanki vücut bi fabrikaymış gibi gösterilen sistemleri falan anlatan baya iyi bi çizgi film vardı zamanında. hatta arada ilginç keşifleri falan da gösterirdi. tükenmez kalemin nasıl icat edildiğini bilmemin de sebebidir kendisi. bi türlü hatırlayamıyorum valla kaç senedir arada aklıma gelir, yine hatırlayamam, üzülürüm.

    edit: iki farklı çizgi filmden bahsediyormuşum meğersem. biyolojik sistemlerimizi tanıtan çizgi filmin ismi "vücudumuzu tanıyalım", tarihi olan ise "bir varmış bir yokmuş" imiş.

    noryth aquarium, melodili okul zili, cevis, tok oldugumuz halde yaftalar yiyoruz, semsipasapasajindasesibuzusmeyen, piskear v2 ve siyahbeyazgriiiii'ye çok teşekkürler.
  • kesinlikle alf.. birkaç yıl önce idaş sadi adı altında çakması çıkana kadar aklıma bile gelmiyordu bu kedi yiyen, sevimli karakter.
  • (bkz: süper baba)

    baslayinca evin icimde kostura kostura duyuru yapardim süper baba basladi diye ama konusunu sorsaniz cok kesik kesiktir hatirlayacaklarim. bir hayli kücüktüm.
  • (bkz: out of this world)
    babası uzaylı olan ve uzaylı güçleri olan bir kızın, dünyadaki maceraları vardı. bir küre hatırlıyorum babasıyla iletişim kurduğu. bir de parmaklarını birleştirince zaman duruyordu. izlediğim ilk fantastik diziydi.

    (bkz: harry and the hendersons)
    ormanda kocaayak bulan** bir ailenin evlerinde kocaayak beslemesi* ve diğer insanlardan saklamasını konu alan bir diziydi. şimdi yazınca farkettim ki bu da bayağı bir fantastikmiş.
  • robotlarla ilgili arastirmalar yapan bir adam, cocuklari olmadigi icin bir kiz robotu paketleyip eve getirmis," bakin bu benim kizim" diye herkese yutturmustu. dizi, herkesin gercek sandigi bu robot kiz ile ilgiliydi. gayet kanli canli olmasi bir yana, bir gun "benim neden odam yok, ben neden dolapta uyuyorum" diyerek balatalari yakmis, babasi tarafindan paketlenerek laboratuvara geri goturulmus, devrelere ince ayar cekilmisti. dizinin ne olduguna dair bir fikrim yok. zaten bir tek bu bolumu hatirliyorum. seksenlerin sonuna denk gelmis olmali tarih.

    diger orneklerden biri ise, doksanlara isinlanmis pamuk prenses ve esi ile ilgiliydi. prensin surekli taytla gezmesi ile ilgili dalgalar hic bitmezdi. bir keresinde prens ve prenses kredi kartini kesfetmis, evin ortasina koca bir yelkenli bile sokusturacak kadar tuketim cilginina donusmuslerdi. tabi, kredi karti kullandiktan sonra bankaya para odenmesi gerektigi konusunda bilgileri yoktu. tam iflaslarini aciklayacaklardi ki, dostlari altinlari da mi olmadigini sormus, bunun uzerine prens bey dolabi acarak kulce kulce altinlari bulmustu. iste, bu dizi de sanirim kimsenin hatirlamadiklari arasinda.

    kitleler tarafindan hatirlanmasa da, en azindan bir iki kisinin dahi ismini bildigi telechat ise benim muptelasi oldugum bir programdi. bunun yaninda da sylvan isimli, doksanlar yili cizgi dizisi var ki, ikinci donemine denk gelmis olsa da, kraliyet ailesine hizmet eden bu sevimli tilkiyi butun internet camiasi hatirlamiyor. yillar yili yaptigim "sarkisini bulayim da dinleyeyim bari" aramalarinin tamami sonucsuz kalmis, ancak bir iki kisinin kenara ilistirdigi minicik fotolarla hatirlanmistir degerli sylvan.
hesabın var mı? giriş yap