compromise
-
ing. odun vermek
-
ıngilizceden turkceye asla tam olarak gecemeyeceklerden.
-
en güzel tanımını tyrion lannister "no one's very happy, which means it's a good compromise i suppose" şeklinde yapmıştır.
-
uzlaşmak ve ödün vermek anlamına gelen ing kelime. hem uzlaşma hem de ödün verme nasıl oluyor diye düşünülebilir ancak kabul edilmelidir ki her uzlaşı ödün vermeyi içerir, taviz gerektirir. her iki taraf uzlaşmak için isteklerinden taviz verir ve ortak noktada buluşurlar. compromise işte tamda bu durumu ifade eder.
-
istihbarat ve ordu* terminolojisinde "fark edilmek, açığa çıkmak, artık gizlenemiyor olmak" anlamına gelen kelime.
dışarda şöyle kararlı ve güzel bir aksan ile intelligence and military terminology derseniz kızlar teklif ediyomuş diyolla. -
ingilizce’deki en şerefsiz oğlu şerefsiz kelimedir. lan bir kelime hem olumlu hem olumsuz ve apayrı anlamlara gelebilir mi? alakasız iki anlama gelebilir ama olumlu ve olumsuz anlamlara gelmesi üstelik de ifrit cümlelerde kullanılması daha da şerefsizlik katsayısını yükseltir bu kelimenin. adeta ingilizce’nin bugıdır.
-
(bkz: no compromise)
-
ing. uzlasma
-
network’e yapılan attacklerde ve güvenliği aşma olaylarında güvenlik sisteminin kullandığı prosedürlerdir..bi yerde firewall...gireni çıkan yakalanırsa admin tarafından ya ortamdan uzaklaştırılır..ya da networkunu eline alır admin...be careful
-
ing. her hangi bir bilginin izinsiz bicimde aciga cikmasi
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap