• eldivenin deri olanı. kartopu falan oynarken tercih edilmelidir, zira ıslanmazlar, insanı sinir etmezler.
  • eli iceren aksiyonlarda, misal kartopu oynarken, kontrolu en iyi olan eldiven. bu yuzden hirsizlar, katiller vs. tarafindan da tercih edilir. diablo gibi oyunlarda ise karakterinizi sicak tutmaktan oteye gidemezler - ki karakterinizin usumesi zaten bi sorun degildir.
  • küçük yaşlarda artık izlenen filmlerin içeriğinden midir, ele bile olsa bir örtücü maske takmanın verdiği rahatlıktan mı bilinmez (ben bilmiyorum manasında, bileneniz çıkıp ben biliyom demesin) deri eldiven bulup giydiğimde kendimi katil zanneder, aynanın karşısında abuk subuk hareketler yapardım. geçen gün yine deri eldivenlerim elimde ayna karşısında kendimi boğarken düşündüm de ben hiç büyümemişim, büyüyememişim.

    (bkz: ben daha büyümedim)
  • otomobilin ilk ciktigi yillarda dizgin tutmaktan gelen bir aliskanlikla soforlerin tercih ettigi aksesuar.
  • kışın yanımdan ayırmadığım elleri sıcak tutan soğuk geçirmeyen deri aksesuar.
  • hande maxi'den biraz özgürlük sonrası başka bir hande yener bombası.

    söz: alper narman
    müzik: erdem kınay

    beni bıraktıgın koridor boştu
    uzandığım yer cilalı
    tutunacak bir şey de yok
    giyinmişsin beni
    her hareketin üzerimde kalmış
    o dar uzun koridorda böyle sensiz böyle saf
    ben burda seni bekleyen bomboş bir deri eldiven
  • bi prezervatif tarafından yakılan ağıtmış gibi duran hande yener şarkısı...
    neysse,, özünde iyi bi parça olduğu belli.
  • siyah palto ile birleştiğinde sabah 9 aksam 5 çalışan suikastçi imajı uyandırır.
  • hem şık hem konforlu bir kış şeysi.

    rahmetli dedemden babama kalan bi tane var evde. rusyadan alınmış zamanında. yaklaşık 40 yıllık ve en ufak bi dikiş atması, deri yırtılması yok üzerinde. ben de oldum olası severim deri eldiveni. sölemesi ayıp dün 30 lira bayılıp aldım bi tane. ulan sabah araba sürerken bi baktım bi yerden dikiş atmış, bi yerden iplik deriyi yırtmış. hay sikiim seni yapan ustayı dedim. ulan daha ilk gün böle olduysa 40. yılda nolcak bakalım. gözümde başlı başına bir sanat olan deri işçiliğinin 40 yıllık zaman zarfındaki çöküşünü yaşadım bir anda. sonra açtım torpidoyu babadan arakladığım dede yadigarını geçirdim elime.

    ne varsa eskilerde var hakkaten.
hesabın var mı? giriş yap