• insani sinir krizine sokan yerlerin genel adi.tanidiginiz yoksa adam yerine konulmazsiniz ola ki birini bulursaniz size azar cekenler cay getirir onunuze...
  • devlet memurunun kral olduğu, sefillerin onlardan bişi rica etmeye gittiği mekan.
  • rüşvet verme üzerine master yapabileceğiniz binalar..
  • bu mekanlar tum resmi tatillerde cali$ilmayan i$yerleridir ayni zamanda, memurlari gelen vatanda$lar mi cileden cikarmi$tir, burokrasi memurlari yontup* vatanda$lari mi cildirtmi$tir bir muammadir, zira dosyalara tarih ve sayi verilmesi i$leri kolayla$tirmakla birlikte ekstra personel istihdamina yol acar...
  • (bkz: fasit daire)
  • kahverengi veya gri tonları boya kullanılmış kallavi binalar ve karınca yuvası kadar meşgul gözüken ama her zaman bugün gidip yarın yine gelmemiz * şart koşulan mekanlar. tozlu dosya rafları ve sakız çiğneyen memurlar arasında bir sonraki devrim hayalleri kurarak kuyruklarda beklediğimiz kapılar.
  • herseferinde savunma ekipmanlarim tam donanim gittigim ve beni hic yaniltmadan hepsini kullanmaya mecbur edip buna ragmen beni kapilarindan hayatimdan bezmis, overdose agresif bir sekilde ugurlayan yerlerdir bunlar, tabii ki dunyanin en agirbasli, en duyarli, en durgun, en pasif, en seker mi seker en en en insanlarının da bi anda karin desen jack e donusmesinin arkasinda yatan yegane sebepde budur. (bkz: ben bugun bunu gordum.)
  • günümüzde bile rü$vetin hala dosya arasından verilip-alındığı yerlerdir. ilerlemeyeceklerinin bir ispatıda budur.
  • insanlarin is yapmadiklari icin para aldiklarini dusunduren, isiniz dustugunde sinir kirizi gecirmenize sebep olan organizasyonlar. bir defa icine girdiginizde "ulaayn cube 2 mi bura?" die naralar attirabilme yetenegine sahip olanlari vardir. ha bunun yaninda yokmudur guzel olanlari? vardir elbet * * *
  • vatandasin, vatandas oldugunu kagida dokup kayda alan devlet gorevlilerinin mesai saatinden cok sonra gelip cok once terk ettikleri ucgen, kare, dikdortgen, daire vs. seklindeki odalardan ve katlardan olusan binalar. devlet dairelerinin asli gorevi, bizzat devletin vatandasina dayattigi/yarattigi yukumlulukleri/sorunlari, vatandasin basvurusuyla yerine getirmektir/cozmektir. simdi bu noktada durmak icab eder: her ne kadar yukumlulugu yaratan sorunu olusturan devlet olsa da bunlari sonuca baglamak icin ilgili hizmeti vatandasina goturen de devlettir. yani devlet dairesinde devlet, hem talep eder hem de hizmet eder. bu cok tehlikeli bir birlikteliktir. zira talep eden tarafinin baskin sertlik genleri hizmet eden tarafinin cekinik yumusak basli genlerine ustun gelir. sonucta, vatandas, onundeki havuc her defasinda biraz daha uzaklastirilan ama sirtindan kirbac hic eksik olmayan bir ata doner ve ne yapacagini bilemez.
    turk devlet dairelerinde goze carpan en temel ve ortak ozellik binalarin ilgili dairenin islevine bakilmaksizin projelendirilmis -projelendirilmek mi o da ne?- olmasidir. bir adliyeye, bir nufus dairesine gunde kac kisi gelir, olusacak kalabaliklari nerede ve nasil tutariz da gene de geriye ferah bir bosluk kalir; bina havalandirmalari hem vatandasi hem de gorevliyi rahat ettirecek sekilde nasil tasarlanmalidir; aydinlatma nasil ic acici, rahatlatici bicimde gerceklenebilir; oturma, yuruyus, bekleme alanlari nasil daha ergonomik planlanabilir gibisinden kucuk dertler(!) ilgili ihaleyi kim bilir nasil kazanmis müteahitin kafasini hic yormaz; cunku o toplu konut evleri gibi bir binayi coktan dikmistir yada belki ozel bir bina bile insa edilmez de dogrudan bir apartman, bir is hani kiralanilir veya satin alinir. kucucuk odalardan, dar koridorlardan, yasli-ozurlu dusunulmeksizin kondurulmus merdivenlerden mutesekkil devlet dairelerine vatandasin ve gorevlinin rahat etmemesi icin her sey dusunulmustur.
    turk devlet dairelerinin bir baska ortak ozelligi ise danisma kavramindan veya danisma kavraminin arkasindaki sandalyede oturan yetkin birinin varligindan nasiplenmemis olmasidir. devlet dairesinin ana kapisindan iceri girdiniz mi ne yapacaginizi bilemezsiniz; saskin tavuklar gibi bir o yana bir bu yana kosup isinizin nasil gorulecegini ve kimler tarafindan gorulecegini ogrenmeye cabalarsiniz. isin nasil gorulecegine dair tahmin yurutseniz bile cogu kez odalarin hangi islemler icin tahsis edildigini gosterir bir levha olmadigindan tikanip kalacaksinizdir. yardim almak icin odalara girip sorular sordugunuz da -zira hatirlayin danismayi veya danismada adam gibi danisilacak biri bulamamistiniz- size bakmadan burnunun ucundaki gozluk uzerinden konusan cografya ogretmeniz edali suslu bayan seflerin, uzerine yigilan islerin ocunu sizden almaya kararli torpili olmadigindan yukselememis, sigaradan sesi catalli cikan bayan memurlarin paylamaya hazir birer bomba gibi sizi beklediklerini gorurusunuz. bu noktada onlara hak verseniz bile hatta bu yonde ben sizi anliyorum konusmalari patlatsaniz bile kaale alinmamaktan, azarlanmaktan, bagirilmaktan payinizi almak durumundasinizdir; eger sansli iseniz bunun sonunda ihtiyac duydugunuz bilgilere ulasip isleminizin gorulecegi yere dogru yollanirsiniz.
    devlet, dairelerine ihtiyac kadar degil iktidar partizanlari kadar memur aldigindan bunlari nerelerde calistiracagim sorunu ile karsilasmistir. ancak bu sorun, basit bir islemi, daireye aldigim memur sayisi kadar adimda vatandasa tamamlatirim ilkesi ile kolayca asilmistir.
    ne bileyim belki daha anlatilacak daha cok sey vardir devlet daireleri ile ilgili ama onlar da bunlara benzer.
hesabın var mı? giriş yap