• "dtgsyo " yani, bir zamanların kült okulu. "akademi" ve "tatbiki ", kısaca öle denirdi. akademi, "güzel sanatlar akademisi ", şimdiki "mimar sinan". "tatbiki" de şimdiki " marmara güzel sanatlar şeysi."

    tatbiki, beşiktaş akaretler'de bulunurdu. alman bauhouse ekolüne göre kurulmuş bir okuldu. yüksek okul olduğu için direkt milli eğitim bakanlığına bağlı bağımsız (nasıl yani?) bir okuldu. yani hiçbir üniversiteye bağlı değildi, okul müdürü vardı. okul idaresinde öğrenci temsilcisi bile yer alırdı (okul öğrenci derneği başkanı).

    bauhause ekolü piyasaya sanatçı (endüstriyel sanat) yetiştirmek amacını güden (ne demekse?- araştırınca dünyayı güzelleştirmek falan gibi bir şeyler çıkıyo, bauhouse'ta - bilemem artık.) bir ekol - okul - du, dü.

    son mezunlarını 82'de vermişse, şu anda onlar ihtiyardır ve bu sözlükten falan haberleri bile yoktur. (y3k belki - mezun anlamında. )

    grafik, tekstil, seramik, iç mimari ve dekoratif resim bölümleri vardı. (görüldüğü gibi; resim, heykel, gibi bölümler yoktur; marmara'da olduğu gibi. bunun anlamı aynı okullar değillerdir. tarz değişmiştir. marmara, aynı mimar sinan gibi güzel sanatlar okulu olmuştur. eskiden tatbiki'de tüm okul olan bölümler, akademi'de (fındıklı) tek bölümdü - endüstriyel sanatlar bölümü. sonradan bu bölüm beşiktaş'ta "uygulamalı endüstriyel sanatlar yüksek okulu" yani "uesyo" adında akademiye bağlı bir okul olarak da kuruldu. seksen sonrasında da kapatıldı.)

    hayır bunları niye yazıyoruz ki? kimin umurunda bilmiyorum ama, seksen öncesi bir nebze üniversite ortamını (özgürlük anlamında) hayvan tutucu liselerden gelen çocuklara yaşatmıştır. sınıfta sigara içmekler falan, forumlar, boykotlar, saç sakal, oh be! yoksa okul bildiğin okul işte. kantin okuldan daha eğiticiydi. minyatür futbol oynayıp (altı sene) diploma alanlar bile vardır - okul dört yıl.

    böyleyken böyle işte...

    edit büdüt: şimdi bu başlık "...yüksek okulu" ile biten şeklinden, "...yüksekokulu" şekline taşınmış, düzeltilmiş. iyi de olmuş. süper olmuş. (tdk açısından)

    tamam da kısaltılmış ismi "dtgsyo".

    şimdi bu haliyle kısaltalım: "dtgsy".

    bravo. zamanda yolculuk yaptık, okulun adını düzelttik.

    yarın öbür gün, "güzel sanatlar" da bitişik yazılmaya başlarsa; okulun adını

    "dtgy" yaparız.

    tebrik ediyorum.

    editson: mustafa aslıer ve mümtaz ışıngör gibi efsane hocalara sahipti...
  • 1977* yapımı cennetin çocukları filminin çekimleri burada yapılmıştır.
  • son mezunlarını 82 de vermişse, şu anda onlar ihtiyardır ve bu sözlükten falan haberleri bile yoktur. demiş biri çok güldüm :d ben buradayım işte 195 mezunuyum. merhaba.
    okulumuz çok güzeldi. eğitim yaşantımın en güzel 4 yılını o okulda geçirdim. son sınıfta 13 kişiydik ve çok eğleniyorduk. alman reklam grafiği hocamız ve diğer harika türk hocalarımızdan çok şey öğrendik. oysa şimdi o okul mezunu hocalar kalmadı.üzücü
  • burada tatbiki mezunlarının ekşi sözlükten haberi bile olamayacağını yazan kişiye 75 mezunuyum ve heeey ben buradayım hem de.
    naber ,nasılsın?
    uesyo ilk kurulduğunda özel tatbiki güzel sanatlar okuluydu ve nişantaşındaydı. okula giderken tesadüfen haberdar olduğum paralı bir okuldu. ancak özel üniversitelere karşı bir çok itirazlar oldu ve okul devletleştirildi. adı uesyo oldu.akademiye o zamanlar bağlı falan olduğunu sanmıyorum. biz 3 okul aynı kıyıda kısa aralıklarla neredeyse yanyanaydık. ancak 12 eylül sonrası darmadağın edildi okullarımız. uesyo iyice yok edildi. söylendiğine göre tatbikiyi yok edememelerinin nedeni tüzüğünde ki maddeymiş. uesyo akademinin içinde yok edildi ancak tatbikinin yok edilişi yavaş yavaş gerçekleşti. önce adı değiştirilen okul acıbademe taşınarak o ruhdan uzaklaştırıldı. sonra da hocalarla .. tatbiki de okumamış ,o ruha sahip olmayan,işletmeyi bitirip mesela fotograf bölümünde yüksek lisans yapan kişiler bu okula kapağı hoca olarak atmış,hatta dekan yardımcısı falan da olmuşlar. bu arada öğrencilere türlü eziyetlerle hayattan nasıl soğuturuzun da kitabını yazmışlar.
    bizim hocalarımızla ilişkilerimiz çok güzeldi. öğrenciye eziyet etmek,hakaret etmek,sen burdan mezun olamazsın çek git demek vs ...hiç duymadığımız sözler bunlar.
    ama bunları diyen hocalaın olduğunu duyuyor ve şimdi çok şaşırıyorum ( hala neden şaşıyorsam ülkemde olan saçmalıklara)
    okulun efsane alman hocalarını da unutmayalım ama.boris niemann grafik bölümünün efsane hocası ve ilhami turan,halis biçer unutulur mu?
hesabın var mı? giriş yap