• uzun zamandır yazayım diyorum fırsat olmuyor,az önce yine yaptı yazayım bari. sürekli programlarında yerli yersiz konuşmacının sözünü bölüp akıcılığı bozan moderatör. az önce prof. dr. mustafa necmi ilhan'ın korana virüsle ilgili konuşmasının en önemli yerinde, cumlenin ortasından girerek " hocam bidakka bidakka müsade edin grafikleri ekrana alalim mi devam edin simdi lutfen" dedi. simdi adam zaten baska stüdyoda ses canli yayinda ona 2 saniye geç gidiyor sonra 2 saniye onu bekliyosun sonra adam son kurduğu cumlenin başından basliyor konusmaya yine. bunun doğrusu adam konusurken "reji grafikleri ekrana alalım lutfendir" senin muhattabın reji,akıcığı neden bozuyorsun. bu tarz gereksiz konuşmacıyı bölmeleri yıllardır yapıyor durduralamıyor.

    edit:imla
  • türkiye'den, türkiye gerçeklerinden bu kadar bihaber bir başka tv programcısı yok, olamaz!

    15 temmuzdan bu yana sürekli cemaatle ilgili programlar yapıp duruyor. muazzam bilgilere sahip konukları ağırlıyor. ama konukların her dediğine neredeyse ufo gören masum köylü modunda şok oluyor!

    yok efendim hakimler-savlcılar, doktorlar, generaller vs. ilkokul mezunu bir vaizin peşinde nasıl gidermiş! bunu aklı almıyormuş! yok efendim iş adamları nasıl milyonlarca dolar himmet verirlermiş aklı almıyormuş! yok bunu anlamıyormuş, yok şunu aklı almıyormuş! sıktın artık didem sıktın sıktın!

    belli ki bu kadın kalburüstü bir ailenin, iyi şartlarda yetişmiş, standartların üstünde ortamlarda takılmış bir kızı! belli ki türkiye'yi de sosyal, demokratik, laik, hukuk devleti sanıyor! öyle sanıyor olmalı ki her bi boka şaşırıyor, hayret ediyor!

    bu insanları cemaate mahkum eden en önemli etken fukaralık didem hanım! açlık! ortada sosyal devlet olmaması! devletin üstlenmesi gereken fakir çocukların eğitim hizmetlerini devletin sallamaması! fukara bir ailenin zeki çocuğunun bedava dershaneye gidebilmesi o çocuk ve ailesi için ne demek bu kadın anlayamaz!

    üniversiteyi kazanan fakir aile çocukları için barınma, okula devam edebilme, iki öğün yemek yiyebilme ne kadar önemli bir sorun bilmiyor heralde bu kadın! devletin bir yurdu varsa feto itinin aynı yerde 5 yurdu vardı!

    evet ben de fakir bir ailenin çocuğu olarak üniversite okudum. cemaatte bir gün bile kalmadım. öss'de ilk 1000'e girdim allah'ın bir kulu burs vermedi. cemaat aylarca ilgilendi heriflerin bir muhabbetine bile katılmadım. gittim anketörlük yaptım, barda garsonluk yaptım, daha sonra uzun süreli düzenli bir iş buldum çalıştım da okulu bitirdim. ama bu heriflere bir gün bile tamah etmedim! hep karşılarında durdum! ama herkes benim yaptığımı yapmak zorunda mı amk! yapmak zorunda mı!

    fakirliği, yokluğu yaşamamış insanlar; yokluk üzerine, fakirlik üzerine, çaresizlik üzerine yorum yapmasınlar! hiçkimse sınanmadığı günahın masumu değildir!

    yokluktan gelen bir insana sabit gelirli bir iş garantisi versen ruhunu bile sana satabilir! çünkü karnı doyacaktır artık, aç kalmayacaktır! insanı tabiatı budur! ben satmadım, sen satmadın, ama diğerinin satmasını eleştirmeden önce bir durup düşünmek gerekir.

    ben bu şerefsiz cemaat yüzünden defalarca kazandığım hakimlik-savcılık sınavından mülakat safhasında elendim. kazandığım onlarca kurumun kariyer uzmanlığına giremedim! devlette liyakatin değil çok başka şeylerin ön planda olduğunu çoğu zaman ağlaya ağlaya tecrübe ettim. ama herkes benim gibi olmak zorunda mı lan!

    bu çocukların, insanların çok önemli bir kısmını yıllarca devlet mahkum etti bu cemaate, cemaatlere! devlet yurt vermedi, cemaat yurduna gitmek zorunda kaldı çocuk. devletin yurdu bir taneydi cemaatin beş! devlet burs vermedi, cemaat çok ucuz fiyatlara evlerde kalma imkanı sundu cemaat evine gitti çocuk!

    yıllarca kemalist olan, solcu olan, kürt olan, alevi olan hiçbir devlet kadrosuna gelemez diye anlatıldı durdu okullarda; hakim-savcı olacaksan, bürokrat olacaksan mutlaka cemaatten olman lazım dendi durdu. hırsına, nefsine, ideallerine biraz yenik düşen herkes gitti cemaatçi oldu! devletin hiç mi haberi yoktu bundan!

    didem yaylalı benim arkadaşımdı! intihar ettiği günden bu yana kaç entry'imde kendisinden bahsettim! hanginizin ilgisini çekti lan! bu kız cemaatin kurduğu o orospuçocuğu sistemi bir şekilde delip hakim adayı olabildi. ama kızı stajda perişan ettiler. sistematik bir şekilde intihara sürüklediler. şerefine, namusuna laf ettiler! bunu öyle sistematik bir biçimde yaptılar ki; onunla staj yapan cemaatçi hakim adayı orospu çocuklarından o zamanın hsyk üyelerine kadar herkes gitti kızın üstüne. hüseyin yıldırım denen dönemin adalet akademisi başkanı şerefsiz yürütüyordu o linç operasyonunu! o şerefsiz benim girdiğim hakimlik mülakatlarının 2'sinde mülakat komisyonu başkanıydı!

    sinirden elim ayağım titriyor amk! ne yazdığımı bile kontrol etmeyeceğim sinirden! başlık didem arslan yılmaz'dı, konu biraz başka yerlere gitti sanırım! biz millet olarak birbirimizi sevmiyoruz! bir kesimin, diğer bir başka kesimin yaşadıklarından zerre kadar haberi yok! devletinse her şeyden haberi var ama canı istemedikçe ses dahi çıkarmıyor! işte o yüzden bu haldeyiz. bu olanları anlamak o yüzden biraz cesaret, biraz empati, biraz özeleştiri gerektiriyor sayın didem arslan yılmaz! eğer hala anlamıyorsan bazı şeyleri lütfen program sunmayı bırak!

    zorunlu edit: gelen mesajlar üzerine biraz daha açmam gereken birkaç husus olduğu kanaatine vardım.

    bu insanları hakim-savcı, kaymakam, general, bürokrat vs yapan yine bizzat cemaatin kendisi. yani bu insanlar belli bir makam, mevki sahibi olduktan sonra örgüte katılmış değiller. devletin basiretsizliginden kaynaklanan eğitim-öğretim ve devlet yapısındaki boşlukları nakış gibi işleyerek doldurdular.

    kimi çocuk yaşta alınıp yetiştirildi, kimisi lise ve üniversitede.

    temel hedef kitleleri kafası çalışan fakir çocuklar. bunlarla devlet zerre kadar ilgilenmeyip imkan sunmazken cemaat bunlara türlü türlü imkanlar sunuyordu daha çocuk yaşta. peki cemaatin bu yaptığını devlet yapamaz mıydı! bir örgütün yapabildiğini yapmaktan bu kadar mı aciz devlet!

    üniversite okumaya gelmiş, o zamana kadar örgüte bulaşmamış olanları da devletin olması gereken yerde olarak avladı bu cemaat. devletin bir yurdunun olduğu yerde cemaatin onlarca yurdu ve evi olmasını kim izah edebilir bana! cemaatin 5 yurt açtığı yerde 6 yurt açmaktan bu kadar aciz mi devlet!

    kamuda liyakati bir kenara atıp kadroları bunlara teslim eden kim? yoksulluktan, eziklikten gelen bir insana sahip çıkar ona bir makam mevki verirsen, o insan senin kölen olur. bu kadar net. bunu devlet yapsaydi o insanlar devletinin kölesi olurdu, devletinin menfaati ve bekası için ter dökerdi. ama devlet bunu yapmadı, meydanı cemaatlere bıraktı. insanlar cemaatlerin kölesi oldu. o cemaatlerin en güçlüsü de gün geldi devleti yıkmaya kastetti!

    şimdi bu herifler nasıl hain oldu diye debelenmenin mantığı yok! bu herifler için devlet dediğin olgu bizzat cemaatin kendisi zaten! cemaatin üstünde hiçbir güç tanımıyorlar ki yaptıklarını sorgulasinlar. cemaat okutmus, cemaat iş vermiş, adamları cemaat var etmiş! hangi devletten bahsediyorsun ki adamlara! adamlar için devlet cemaat işte! onun için darbeye de kalkışır, insan da öldürür! onlara gore hainlik falan degil bu! hatta onlara göre hain olan biziz biz!

    fildişi kulelerde yaşamıyoruz; bu ülkenin gerçeklerinden, halkın önemli bir kesiminin fukaraligindan, sosyal devlet olgusunun yokluğundan bu kadar bihaber olunmasıdır beni deli eden!

    bu örgüt mensuplarının bir tanesine bile acinmamali, orasi ayri! benim anlatmaya çalıştığım olay bu heriflerin nasıl böyle güçlendigi, perde arkasıdır. olayın temelindeki sosyolojik etkenlerdir! başka bir tarafa çekmenin lüzumu yok!
  • ince' ye sürekli sayın başkan diyerek halk tv'ye doğru yol almaktadır. harcarlar anacığım.
  • ne kadar itici bi kadınsın ya. adam 15 yakınımızı kaybettik diyor sen peki diye cevap veriyorsun. veznedar gibi tribe giriyorsun orada
  • yardım kampanyasına bağlanıp 200 milyon lira bağışlayan lc waikiki yönetim kurulu başkanı vahap küçük depremde 15 çalışanımızı kaybettik demesine rağmen
    peki peki diyerek lafı adamın ağzına tıkayıp telefonu kapatmıştır.
    ayıptır ayıp bu ne saygısızlık koşturan mı var. dinlemeyi öğrenin önce.
  • ht'den beklemediğim kadar iyi bir moderatörlük sergilemekte şu an, muharrem ince ile olan canlı yayında. bravo.
  • yardım gecesinin yüz karası, terbiyesiz bir sunucu. adam 15 çalışanımızı kaybettik diyor, lafını kesiyor. gündüz kuşağındaki telefon bağlantıları sandı herhalde. görgüsüz.
  • geçen hafta sunduğu programda konu moderatörlük mevzusuna geldi. konuklarından biri didem hanım'ın "kadın" olması nedeniyle imamoğlu-yıldırım tartışması için en iyi moderatör adayı olduğunu söyledi.

    didem arslan yılmaz ise 15 yıllık gazetecilik tecrübesini ısrarla vurgulayıp; bir "kadın" olduğu için değil de tecrübeli bir gazeteci olduğu için seçenekler arasında sayılmayı tercih ettiğini vurguladı ve ciddi anlamda rahatsız oldu.

    (bkz: iltifat edeyim derken cinsiyetçilik yapmak)
  • az önce aşağılık yandaş ahmet hakan'a çok güzel laf dokundurtmuştur. ben o mahalleden bu mahalleye gezenlerden değilim diyerek. ahahahaha
  • programdan sonra nagehan'la saç baş kavga edecekmiş gibi duruyor.
    helal olsun. cadalozu susturuyor ve lafı ağzında bırakıyor.
    helal sana bacım. hakkını yemişiz.
hesabın var mı? giriş yap