domates yetiştirmek

• (bkz: pazarda limon satmak)
• minicik bir alanda hatta saksilarda bile yapilabilen bir sey bu, gozde buyutmemek lazim. oncelikle cok sik dikmeyin cunku buyuduklerinde meyvelerini toplamanizin zor olacagi gibi bir de birbirine golge yaptiklari icin yeterince kizaramayan domates sendromuyla karsilasabilirsiniz.
  puf noktasini da vereyim tam olsun; domates fideleriniz cicek acincaya kadar her gun sulayin, cicek actiktan sonra fazla sulamayin. gunes alan bir yeri tercih etmeniz domateslerinizin boyutlari ve kirmiziligi acisindan faydali olacaktir. kendi domatesinizin tadina baktiginizda markette satilanlarin baska bir sey oldugunu -ama kesinlikle domates degil- fark edeceksiniz.
• (bkz: pembe domates ağı)
• (bkz: türklerde domates biber yetiştirme merakı)
• dikkat edilmesi gereken en önemli hususlardan biri dalların arasında çıkan küçük kılçıklardır.bu kılçıklar gelişimi engeller.çıkmaya başladıkları anda kesilmeleri ya da koparılmaları gerekir.
• neticede organik domatesleriniz olur ki, o da yavas yavas klise olmak yolunda ilerlemektedir.
  
  klisedir falan ama domates yetistirmek güzel ve faideli bir eylemdir. hatta maydonoz, nane, feslegen vs. en güzeli bunlari da saksilarda yetistirilmeli, ihtiyac oldugunda dalindan koparip koparip yemelidir. mukemmel domates'e ulasmadan önce cherry domates yetistirerek pratik yapilabilir.
• bir kilo domatesin 6 tl olduğu bu sıralar revaçta olması muhtemel hobilerden birisi.
• özgürlüğe giden yolda kişisel isyanımın başlangıç noktası olacak. bekle beni hayvancılık, sıradaki sensin.
• yağmur yağınca uykulardan uyanıp insanı balkona koşturandır.
  
  inanın balkondaki saksıda 1 kök domates yetiştirip romantikçilik oynamak ve yüklü miktarda yetiştirip kışlığı çıkartmak arasında hiç fark yok.
  
  3 farklı cinste toplamda 70 tane fidem var şu an. toprağa taşıyacağım güne kadar gözümde birer bebek hepsi. başta küçük küçük seralar yapıp çimlenmesini bekledim, her sabah güneş doğarken sularını verdim, daha toprağa inerken hepsini nazik nazik yerinden çıkartacağım günler geliyor aklıma.
  
  domateslerimle aramda küçük ve anlaşılması zor bir bağ oluştu. yaz sonuna doğru yapılacak olan konservelerin kışın ortasında bir pazar sabahı menemene dökülecek olması zoruma gidiyor ey sözlük.
  
  sen o kadar üzerine titre, sevgilini sevmediğin gibi domatesini sev; daha sonra elin oğlu sağlıklı besleniyorum, hormon yok gdo yok triplerine girip hatur hutur yesin domatesleri..
  
  ne olursa olsun en baştan o tohumlara dokunurken içimden geçenler ve amaçlarım domates yemek üzerineydi ama fidelerin toprağa inmesine 7 gün var ve oğlunu askere gönderen bir ebeveyn gibi hissetmeye başladım bile.
• "evde yapayım, ne güzel olur" dedikten sonra giriştiğim, havuzum olsa bu kadar su harcatmayacak aktivitedir. ama dalına bile eliniz deyse domates kokarsınız, muhteşemdir.