• 70'li yıllarda (sonlarında olsa gerek) çekilmiş bir yeşilçam filminden alıntı:

    kahramanlarımız müjde ar'a tecavüz etmişlerdir, peşlerinde yılmaz gazeteci cüneyt arkın vardır.

    - baba, çok korkuyoruz, ne yapacağız?
    - korkma! siz şimdi 4. levent'teki yazlığa gidin, ortalık yatışana kadar saklanın...
  • tarihte hiç olmamış bir osmanlı padişahı.
  • ilk üç levent çok beğenilince inşa edilmiştir.
  • bunyemde dort levent diyeni sopalarla katanalarla kovalama istegi uyandiran semt. dort levent demenin bir mantigi yok, bir olayi yok. vaktinde miyop bir takim kisiler dortten sonra gelen noktayi gorememis; etrafta dort levent diyerek gezmis olabilirler. sehir efsanesi siciyorum su an.

    arkadas ben bunu tabelada "4. levent" seklinde yazildigini gorunce* "dorduncu levent" olarak okuyorum. "dort levent" seklinde okuyan pek cok arkadasima "aga ne ayaksin sen?" seklinde sordum; "abi herkes dort levent diyor" seklinde cevaplar aldim. herkes "gotum kara" dese demek ki bu sunger kafalilar da "gotum kara" diyecekler.

    ondan sonra da koyun diyince kiziyorlar.
  • yaş ortalaması bizim sayemizde 60'lara kadar düşmüş sessiz sakin bir semttir.
    semt, asker emeklisi apartman yöneticileri tarafından yönetilir.
    (bkz: yerel idareler)
  • her istanbul teknik üniversitesi öğrencisinin hayatında önemli bir yeri olan semt.
  • kemal ahmet aru’nun eserlerinden 4. levent toplu konutları, kendinden küçük numaralı leventlerden çok katlı yapılarıyla farklılaşır. sarıyer-beşiktaş hattı minibüsleri ve taksim metro yolcularının farketmediği bir özelliği bu apartmanların cephelerini bedri rahmi eyüboğlu, eren eyüboğlu, sabri berkel ve ferruh başağa gibi isimlerin mozaiklerinin süslemesidir. koleksiyonların, müzelerin baştacı nice arzu objesinin yaratıcısı bu sanatçılar çarşaf çarşaf eserlerini armağan edivermişler zamanında istanbul’a. restaurant ve mağaza tabelaları, sezonluk kiraya verilmiş apartman duvarlarına monte reklam panoları, dış cephe kaplamaları ve boya badana altında kaldılar artık, gözden ve de gönülden uzak, bir gün gelecek var olduklarını kimse hatırlamayacak, korkarım.
  • sarıyer istikametine giden taraftaki otobüs durağı iğrençtir.

    öyle bir giriş yapılmış ki bu durak için, zaten insan gibi araç kullandığından şüphe ettiğim bazı otobüs şoförleri yüzünden birilerinin başına bir şey gelmesini bekliyordum. en sonunda kendisine giren bir otobüs yüzünden asfaltla buluşarak kafasını yaran yaşlı bir adam ve başına toplanmış bir kalabalık gördüm bugün metro çıkışında.

    kazayı anlatmaya gerek yok, tipik bir kaza. bağırıp çağıran insanlar, yerde yatan bir vücut, bol bol kan, film izler gibi toplanmış kalabalık *, aval aval kalabalığı izleyen polisler, ters yönden gelen ambülans(!)

    güvenlik açısından son derece başarısız bir dizayna sahip bu durak, dikkat ediniz. ana yoldan lak diye dönüyor otobüsler, ivmeleri de pek bir yüksek oluyor. durağın girişindeyseniz otobüsün geldiğini farkedemiyorsunuz. çarptığı anda fırlayıp uçmamak mümkün değildir. dikkat ediniz.

    (bkz: bu da böyle bir anımdır)
  • kısa olsun diye dört levent şeklinde söylenilir. minibüste üç kişi dördüncü levente giderseniz "üç dört levent" demek durumunda kalıp "ne dedim ben şimdi?" diyebilirsiniz kendi kendinize
  • sevmediğim bir semttir. bunun dışında, istanbula ilk gelenler 4.levent der genelde, etraftan duya duya 4 levent demeye başlarlar. bazı muhafazakar insanlar 4. levent demekte ısrarcıdılar. ben de 4 levent deme taraftarıyım, 2 hece kafadan gidiyor. elimden gelse 4 le derim ama anlamazlar.
hesabın var mı? giriş yap