• sergei eisenstein'ın en iyi filmlerinden biri olan ekim'e konu olmuşmur.
  • birleşik amerika'da kapitalistleri büyük korkuya düşürmüştü; çünkü ölümsüz sandıkları kapitalizmin, işçi sınıfı ihtilali ile düşürülebileceğini, bütün dünyaya göstermişti bu tarihsel olay. işte o tarihten başlayarak solcu avı, birleşik amerika'da sscb'nin çöküşüne dek süregeldi. amerikan kapitalistleri 1917 devriminden duydukları korkuyu "ulusal korku"ya dönüştürmek için ünlü sanatçıları, yazarları sorguya çekmek yolunu deniyorlardı, böylece de halka gözdağı verdiklerini sanıyorlardı. bunun için çeşitli soruşturma komiteleri kurdular. soruşturma komiteleri temsilciler meclisi'ne bağlı olarak çalışıyor, karşılarına tanık sıfatı ile getirttikleri sanatçılar, yazarlar yanıt vermekten kaçınırlarsa onları hapishanelere yolluyorlardı. bu kişilerden bekledikleri yanıt ise "ihanet", "kara çalmak" denilen çeşitten yanıtlardı: yasal komünist partisi, sovyetler birliği'nin birleşik amerika'daki ajanı diye suçlanacak, bu partiye uzak yakın ilişkisi olanların adları verilecekti. bu kişilerden bazıları hapishaneyi boylamayı, kimi de alçalmayı göze almıştır. bu kişilerin arasından kendisine ne yapmak gerektiğini mektupla soran birine albert einstein, "böyle bir mahkemeye yanıt vermektense hapishaneye gitmek yeğdir" demiştir.
  • gün zileli hakkında şöyle yazmış te 5 mart'ta:

    http://www.habercumhuriyeti.com/…devrimi-sansi.html
  • herseyden soyutlayip kendini tip biliminin icinde yol bulmaya calisiyor. benim deliligime dayandi buna da dayanir.
  • 73. gününde, lenin'in "paris komününü geçtik" diye dans ettiği rivayet edilir. rivayet tabi hep bunlar.
  • ekim devriminin tarihe geçen ve ilginç bir olayı da, çar ve ailesini kurşuna dizilmesidir.
    kızılordu, çar ve ailesini (yanılımyorsam) yekaterinburg'da esir tutmaktadır.
    bu sırada çar ve ailesini kurtarmak için beyaz ordu'nun şehre yaklaştığı haber alınır.
    ural sovyeti sorumluluğu ele alır ev idam kararı çıkar.

    her insanın ölümü bir trajedidir, o tarafını geçelim, ancak bu kurşunlanma suretiyle idam sırasında ilginç bir olay yaşanır:
    idam mangası ateş eder, çar, karısı, tek oğlu ölürken, kızlarına kurşun işlemez!
    kurşunlar sekip kızlar ölmedikçe, ateş eden askerler arasında şaşkınlık belirir.
    bunun kutsal bir işaret olduğu kanısına kapılan askerler ateş etmeyi keser.
    sonuç olarak yüzyıllardır çar ve ailesini aynı zamanda dini etkileri de vardır, eski çağlardan eri iktidardakiler kendilerini allah'ın sureti,
    gölgesi, vs diye yutturmakadır. askerler de geriler ve ateşi keserler.

    fakat orada bulunan başka birileri kızları kafalarına nişan almak sureti ile öldürürler.
    sonradan ortaya çıkar ki, çar ailesi, hazineden eline geçirdikleri elmasları kızlarını elbiselerinin içine dikmek suretiyle kaçırmak istemişlerdir.
    elbiselerin içinde zırh gibi işlev gören elmaslar da kurşungeçirmez bir özellik kazandırmıştır.

    ironik olarak bakılırsa, elmaslar ve güç, çar ailesine bir kaç dakika daha hayat sağlayabilmiştir.
    son kez olarak.
  • "çok sıkılıyorum, koşasım var" desem. "derin nefes al ve sakinleş. şimdi, sen...." diye başlayan bi cümle kurar ve sonucunda bir saat telefonun uçunda dinlendirir, ben uyuyabilirim. şimdi tanım beklentisi karşılamak için "içmeme takmış adam" diyebilirim.
  • çarlık rusyası'nda jülyen takvimi'ne göre 24 ekim 1917'de, (miladi takvime göre 7 kasım 1917) petrograd'daki kışlık saray'ın lenin önderliğindeki bolşeviklerin eline geçmesiyle başlayan ve sovyetler birliği'nin kurulmasına yol açan olaylar dizisidir.
    ekim devrimi, 1917 şubat devrimi ile başlayan devrimci sürecin ikinci aşaması olarak değerlendirilir. ekim devrimi ile temmuz günleri ile iktidarı tekleşerek ele geçiren ancak kornilov olayı ile güç ve destek kaybeden geçici hükümetten iktidar alınmış bolşeviklerin ve müttefikleri olan sol sr’ların çoğunlukta olduğu sovyetlere verilmiştir. bu gelişmelerin üzerine bolşevik karşıtı monarşi yanlısı beyaz ordu, rus iç savaşını başlatmıştır. 1922 yılnda iç savaştan galip çıkan bolşevikler sovyetler birliği'ni kurdular.
  • rus emperyalizminin bir türü olan sovyet sosyalist cumhuriyetler birliği'ne yol açan devrimdir. özgürlük ve eşitlik söylemlerinin hala var olması bu hareketin işe yaramadığı gerçeğini görmezden gelmekle mümkündür.
  • "bunu hâlâ niçin savunuyorsunuz, geri kafalılık değil mi?" derseniz, yanıtı şöyle verilebilir:

    http://www.marksist.org/…kim-devrimi-kimin-eseridir
hesabın var mı? giriş yap