697 entry daha
  • kimse kimseye huzur veremez. huzur, içsel bir oluştur.
    biri digerine konfor sağlayabilir, uyumlu davranabilir, alttan alabilir. ama huzur, bi insanın içinden gelen, iç dengeyle alakalı bir histir. bunu kimse yaratamaz.
    dolayısıyla böyle bir kadın yoktur.

    ha ne var, anneyle ve çocuklukla çok alakalı içsel yerleşimler bunlar. evi temizlesin, yemekler yapsın, güleryüzlü ve şevkatli olsun, vs vs...
    bunları yapar çoğu kadın zaten ama, bu anne. bunu bi ayırmak lazım. genel için konuşuyorum.
    bi erkeğin eşini çok derinlerde "anne" olarak algilamasi da alarm zilidir bu arada. x süre içinde libido sizlere ömür...
    işte ondan sonra "heyecanim bitti" filan... kim annesine heyecanlanabilir ki?

    (adamin anne baba tipik türk ailesinden farklıysa; yemek yapmanın, şevkatli davranmanın da bi karşılığı olmayabilir mesela erkekte bu arada. )

    bi kadının size huzur vermesi(?) için hazırladığınız listeye bakip, o listeyi objektif bir gözle, annenizin cocuklugunuzdaki imgesiyle karşılaştırın.
    babanıza karşı olan/olmayan tavrıyla karşılaştırın.

    gerçek şu ki, kötü dönemlerden geçerken insan çocukluğa regrese oluyor his bazında. çocuklukta kalmış ihtiyaçlarınız, çocukken yaşadığınız hayal kırıklıklarınız, travmalarınız pörtlüyor his olarak.
    tam bir fasit daire

    bu yüzden ben çocukluğa "insanın kürkçü dükkanı" derim. hayatınız boyunca dönüp dönüp orada açarsınız gözünüzü. her inişte, her çıkışta...

    mesela benim babam çocukluğumda istikrarsız bir iş hayatı olan, fevri, sürekli iş değiştiren ve gittiği yerde yüksek egosu yüzünden asla kalıcı dikiş tutturamayan, bir üniversite (hatta lise) diplomasi olmayan ve bunu ölümcül bir sır gibi saklayan bir adamdı. üstelik gazetecilik gibi entelektuel yönü güçlü işlerle haşir nesirdi.
    ve bana hep kendi ruh halini kustu*.
    çocukluğum boyunca bana ihale ettiği "başarısız, sorumsuz, tembel bir bok parcasisin" etiketiyle beynim yıkandı.
    (kendine dair tanımlarıydı aslında bunlar)

    allahtan o dinamiği çözdüm ve zaten artık iş güç kariyer konularında oldukça başarılı ve iyi bir noktadayım. ama bi 8-10 sene öncesine kadar işle ilgili en ufak (gayet de doğal olan) bi dalgalanmada acayip çökerdim. hissettiğim şey "başarısız bir bok parçasiyim" olurdu...
    (meraba kürkçü dükkanım)

    şimdi o durumda, ben son derece derinden ve şahsi geçmişimden beslenen bu başarısızlık hissi ve depresif ruh icinde huzursuzca kivranirken, nasıl bir erkek ilgisi bana huzur verebilir?
    hadi getir karsima koy huzur veren erkegi (ki eşim o tip bi adamdı genel profil itibariyle)
    ne yapabilir? ne yapabildi?

    yapamaz hiçbişey. erkek ya da kadın, feriştahi gelsin. yapamaz.

    bu arada illa bu kadar akut etki-tepki mekanizmaları olması gerekmiyor bunun.
    bi takım kronik içsel huzursuzluk durumlarınız varsa, etrafınızdaki kadınlarla ilişkiye girdiğinizde huzursuzlanıyorsanız, muhtemelen sizin de geçmişten getirdiginiz derinlerde saklanmış bir takim şahsi sorunlariniz vardir.
    ki hepimizin az ya da çok var. türk ailesi profili genel olarak sorunlu bir model çünkü.

    sonuç ve özet: huzur, içsel barış ve tamlık hissiyle alakalı bir memnuniyet halidir. kimse kimseye bunu veremez.

    ha varolan, süregiden huzurunuzu bozabilir bak. ona bisey demem. olabiliyor bu çünkü.
    o zaman da ayrılırsın biter bilader.
    tohumuna para mi saydın

    edit: kronik olarak huzursuz-sorunlu kadın profillerini tercih ediyorsan ilişki için, bu da dönüp cevabını çocukluğunda araman gereken bi sorun gene. dünyanın suçu değil, sen seçiyorsun bu profili demek ki bilmeden (terapiye gitseniz iyi bence bu durumlarda)
561 entry daha
hesabın var mı? giriş yap