44 entry daha
  • vapurdan bakip da mendirek üzerinde kanatlarını açmış kurumaya çalişan karabataklari görünce şaşiriyorum. bir tür evrim hatası bu karabataklar. balik avlamak için suya girmeleri lazim. ama suya girince islaniyorlar, islaninca uçamiyorlar, uçamayinca kaçamiyorlar, kaçamayinca avlaniyorlar, mendirekte kanatlarını güneşe karşı açip kurumaları lazim. dodo kuşu gibi silinip gidecekler diye üzülüyorum. ama nasıl bu kadar hayatta kalmişlar ona da şaşırıyorum. aynı şekilde moğollara da şaşırıyorum. yukarida bir yerlerde ben bir pipo değilim anlatmiş. evet, moğolların o yüzyillar süren parlak devirlerinde bozkirda atlar vardi. az değil, 200 bin at. bozkirin dört yanina dağılmış kabileler boyunca gezinen 200 bin at. ve atlar üzerinde iki günde istanbul'dan kalkip izmit'i alip geri gelebilecek hizda batiya doğru ilerleyen ve önüne çikan herşeyi önüne katip süpürebilen bu ordunun en önemli zaafi da yine o atlardi. yenilginin nedenini, zafer tacinda arayan sabutay'a özenip diyebiliriz ki "fetih hizliydi, hizli olmak zorundaydı. atlar acikiyordu, onbinlerce ati besleyecek otlak bulamiyorduk. biraz eflak ovalarinda biraz lehistan civarinda bulduk otlak. oralarda durduk, italyaya kadar gidip yine geri geldik, gittik yine geldik. okyanusa vardik. ama nereye kadar. sonra atlar öldü. biz de geri geldik kumandanım. şimdi üç çadir, sekiz ata düştük. idare ediyoruz. zamanin eli değdi bize, çoktan değişti herşey, başka yer başka zaman, her şeyi al bir şansım olsun, bir şansim olsun.."
    denize giren islaniyor, atlar ölüyor, petrol bitiyor, herşeyin bir sınırı var. birinin bittiği yerden diğeri basliyor, birinin basladiği yerde diğeri bitiyor. otlağın bittiği yerde at, atin bittiği yerde deniz, denizin bittiği yerde karabatak basliyor. tuhaf şey. istavrit var birde. karabatakla yarişiyor. vapurlar falan..
217 entry daha
hesabın var mı? giriş yap