24 entry daha
  • dışlanmış gençlerin ansızın nasıl vampir oldukları ve kendilerini dışlayanlardan öç aldıklarının sere serpe gösterildiği film’ül şahane.

    --- spoiler ---

    ilk başta sormak istiyorum, filmde gördüğümüz bu gençler sahipsiz mi? star ile michael arasında geçen bir diyalog cevap veriyor soruma:

    michael: adın ne?
    star: yıldız (star)
    michael: seninkiler de mi?
    star: ne demek istiyorsun?
    michael: eski hippiler. hehe benim adımın da ay ışını ya da ay cocugu olmasına ramak kalmıs...

    hippilerin çocukları bunlar. filmdeki vampirler de, star da, michael da, sam de hippilerin çocukları. aileleri tarafından sahiplenilmemiş, birbirlerine tutunan, aileyi birbirlerinde bulmuş çocuklar. zaten kendilerini lunapark’tan kovan bekçiye karşı da, lunapark’ta üzerlerine saldıran adama karşı da birlikte mücadele ediyorlar, birlikte öç alıyorlar. yani ne people are strange ne de vampirlerin barınağındaki morrison posteri rastlantı değil.

    nasıl filmin başında görülen rengarenk “welcome to santa carla” tabelasının arka tarafında kırmızı marker ile “murder capital of the world” yazıyorsa, lunaparkta veya sokakta eğlenen punklar, çöpte yemek ararken gülen çocuklar veya “iş var mı?” sorusu “legal iş yok” diye cevaplanan michael da göründükleri kadar mutlu değiller. lunaparkta veya bir rock konserinde hepsinin yüzü gülüyor olabilir fakat bir de tabelanın arkası var. 80’lerde çocuk değildim. fakat fonda çalan müzik dışında 80’ler ile 90’lar arasında çok fark göremiyorum. en azından headbang yapan veya el çırpan yüzlerde çok değişiklik yok. filmdeki esas kötü adamın nihai amacının ise “kalabalık ve mutlu bir aile oluşturmak” olması hiç şaşırtıcı değil. esas kötümüz max, lucy’yi istiyor çünkü bir aile için “çocuklarının” ilk önce bir anneye ihtiyacı var.

    --- spoiler ---

    radio days, september, hannah and her sisters, purple rose of cairo ve bullets over broadway gibi woody allen filmlerinden ve edward scissorhands’ten bildiğim diane wiest’i ise rolünde epey yadırgadım. oyunculuğu çok iyi orası tartışılmaz ama açıkçası radio days’teki mükemmel adamı arayan kadını aradı gözlerim.

    not: filmin sonunda michael ve david’in superman gibi birbirlerinin üzerine uçtukları sahne zannedersem wachowski kardeşlere ilham kaynağı olmuş. zira matrix’teki neo ve agent smith’in birbirlerinin üzerine doğru uçtukları sahnenin aynısı. tabi garip şeyler bunlar...
26 entry daha
hesabın var mı? giriş yap