5 entry daha
  • geçtiğimiz 2 yüzyıl boyunca ekonomik normların dönüp dolaşıp aynı yere gelebileceğini gösterebilen yaklaşım.

    mmt bugün kovid zamanı hala gündemde olan bir strateji, nedir bu; devletler kendi para birimlerine sahip olduğu müddetçe batmazlar ve her türlü harcamayı para basarak karşılayabilirler.
    bu yeni bir yaklaşım mı? hiç sanmıyorum. ama bugün yeni gibi konuşuluyor biraz. neden? çünkü koşullar farklı ve bu yaklaşımın kovid zamanlarında uygulamaya koyulduğu ülkeler çok uzun zamandır bu tip makro politikaları gömmüşlerdi.

    bu sebeple abd ve ingiltere gibi ülkelerde borçları para basıp öderiz yaklaşımı bir anlamda yeni bir tecrübe gibi oluyor.

    mmt'yi anlamak için farklı stratejiler ile kıyaslamak gerekiyor.
    örneğin;
    (bkz: quantitative easing)
    (bkz: yield curve control)

    çeşitli makro stratejiler mevcut ekonomik güçlerin enflasyonist mi deflasyonist mi, işsizliğin arttığı bir dönem olup olmadığı, hangi sektörlerin veya segmentlerin etkilendiği ile alakalı.

    örneğin quantitative easing 2008 krizinden sonra büyük sermayeyi canlandırmak için kullanılmıştı. fakat bugün yaşanan deflasyon ve yüksek işsizlik direk qe ile çözülebilecek bir şey değil. zira qe büyük sermaye gruplarının sermaye piyasası operasyonları ile alakalı. günümüzde ise kobi (sme) dediğimiz segmentler ciddi darbe yediği için reel eonomiye doğrudan etki edebilecek stratejiler daha mantıklı oluyor. bunun da ötesinde qe piyasadaki parayı finansal araçlara çektiği için deflasyonist etkisi de var. enflasyonun hali hazırda düşük olduğu bir ortamda bu sebeple qe daha da anlamsızlaşıyor.

    bu noktada mmt mantığı ile para basıp harcamaları artırarak geçtiğimiz dönemde oluşan yüksek devlet borçlanmaları finanse edilebilir. batı ekonomilerinin buradaki en büyük avantajı zaten enflasyonun ciddi şekilde istenenin altında kalması uzun zamandır. bunda muhtemelen yaşlanan nüfusun tasarrufçu yaklaşımı da bir etken. zira muazzam borçlanmalara rağmen reel faizler hala inanılmaz derecede düşük. demek ki diyor bazıları, tasarruf edilen para dünyada o kadar çok ki krediye ne talep olursa olsun faiz oranları fırlamıyor.

    diğer yandan yield curve control uzun vadeli devlet tahvillerinin alınması, bu sebeple curve'ün ucundaki yieldları(getirileri) artan talep sayesinde düşürmekten geçiyor.
    uzun vadeli curve'lerin düşmesi uzun vadeli borçlanma maliyetlerini aşağıya çektiği için genel anlamda ekonominin alt tabakasında borçlanma ve büyümeyi hareketlendirebiliyor. örneğin araştırmalara göre uzun vadeli yield'ların aşağı çekilmesinin bankacılık sektörünün kar marjını aşağı çekmesi beklenirken genel anlamda ekonomik aktivite arttığı için bankacılık sektörü sürümden kazanarak kurtarabiliyormuş.

    velhasıl, kovid dünya ekonomisinde bir dönüm noktası daha yaratıyor. para politikaları ve makro ekonomik normlarda bir evrim daha geçireceğiz gibi gözüküyor. ama bunun ne kadarı yeni, ne kadarı eski, aynı nehirde iki kere yıkanılabilir mi göreceğiz.
4 entry daha
hesabın var mı? giriş yap