the lord of the rings the return of the king

• sene 1998
  lise sıralarında walkmen ile teneffüs geçirilmektedir.yüzüklerin efendisi serisi 1 haftada bitirilmiş,hazmedilmiş, hala sindirilmektedir. birden elinde bir gazetenin pazar ekinden kesilmiş bir yazı ile içeri koşa koşa giren yeni ergen arkadaş fark edilir.gözler faltaşı, nefes nefese bişeyler anlatmaya çalışmaktadır.walkmen çıkarılır, "ne var lan?" şeklinde bir göz kırpılır.eleman makaleyi sıranın üstüne koyar...ve işte insanın hayatında orgazmdan daha zevkli anlar olur ya işte o an şu satırlar ile beraber yaşanır..."yüzüklerin efendisi'nin filmi çekiliyor"
  ufak bir fotoğraf (kayıklar ile argonath ların arasından geçiyorlar uzaktan çekilmiş bir poz) ve 1 paragraf yazı.defalarca okunur...okunur....okunur...nasıl bir sevinç nasıl bir his ? tarif edilemez mutluluk ! "lan keşke 3 film yapsalar manyak olur be ! 100 kere izlerim abi !" düşünceleri...o ergen beynimle kavramaya çalıştığım ve taaa o zamanlardan içine girip hala eşşek kadar olmama rağmen çıkmadığım ve çıkmayacağım fantazi dünyası...orklar,elfler,büyüler...herşey...tolkien'in bana kattığı herşey...
  
  sene 2003
  ilk 2 filmi yaklaşık 80 kere izledikten sonra son film beklenmektedir.heyecan büyüktür ama hüzün daha çoktur.o kadar alışılmıştır ki her sene bize aralık ayını sabırsızca beklemeyi alışkanlık haline getiren peter abimizin filmlerinin fragmanları için bile delirmek.alışkanlık işte.film başlar ...biter...
  sevgilimden ayrılmış olsam bu kadar üzülmezdim diye düşünülür.artık öğrenci evinin bütün duvarlarını kaplayan posterlerde yaşanacak olan anlar kalır geriye. 3 filmin her satırını ezberlemiş bir bünye...yüzüklerin efendisini'ni beğenmeyenler ile arkadaşlığı kesecek kadar fanatik olan bir insan,elf,ork,gandalf,sam...
  
  heralde sorsalar dünyadan gözün açık gitmeyecekse bir sebep söyle diye..."bu üçlemeyi izledim göt ol ipne azrail!flame of udun! "derdim kendisine...