3 entry daha
  • yıllar yılı evimde komodo ejderi besledim. hayvanı endonezyanın bağrından daha ufacıkken getirmek yeteri kadar zorluydu zaten. ama ufacıkken daha diliyle elimi yalardı. sonradan elim uyuşmaya kızarmaya başlayınca benim minik ejderimin meğerse dilinde bir toksin varmış ondan böyle oluyormuş. ejderime nihat adını verdim. çok uysal çok sevimli. hiç öyle insan yiyen adam paralayan bir canlı değil. görseniz siz de çok seversiniz.

    sonra tabi eve sığamadık. bir de yavrusu geldi ki bahçeli eve çıkmak zorunda kaldık. nihatımın azma dönemi gelince çiftleştirdik komodogen'den bir dişi ejderle. bir tanesini alabildik yavruların ama görseniz çok tatlı. nihat cunyırrrr. baba oğul ikisi sarılıp uyuyorlar görseniz ne sevimliler. nihatımın boynuna kalpli bir de tasma taktım. o kadar yakıştı ki. çok yakışıklı benim oğlum.

    daha sonra nihat hayvan sevgisinden nasiplenmemiş misafirlerim tarafından hor görüldüler. ''ayyy bu neeee'' diye bağıran misafirlerimden bir kaçını nihat maalesef yedi. hayvanı o kadar korkutmasalardı nihat böyle bir şey yapmayacaktı. ama nihat çok terbiyeli bir çocuk olduğundan bütün olarak yiyor misafirleri. hiç iz bırakmıyor. ama yemeğini yedirdikten sonra başını okşamazsam ters dönüp bana küsüyor..:((..o kadar tatlı ki görseniz.

    şimdi de evdeki diğer hayvanlarla beraber uyuyor. geçen gün ağıla saldıran bir kurdu bir dil darbesiyle yere serdi. ev de tabi uzak biraz şehre ama napalım. nihatımın rahatı için geldik buralara. atlarla çok iyi anlaşıyor. bu canlılara soğuk diyorlar bir de. gülümsediğini gördüm ben yahu!!! canım yaa..nihaaat gel oğlum diyorum hemen geliyor. nihaat git bana su getir diyorum getirirken mutlaka yere döküyor. ah ah bir sonraki öğünde sana daha az kanlı birşeyler vericem artık ceza sana diyorum hemen yere yatıp pençelerini iki yana koyup üzgün surat yapıyor...oyyy kıyamam ben sanaaa!!

    bir de nihat geldiğinden beri eve gelen giden pek olmuyor. evdeki 32 kedi 12 köpek nedeniyle eve gelip bir ton üstüne vazife olmayacak biçimde çemkiren ''ay bu neee...ay kedii ay tüyy..ay boku var bunun kumu varrr..'' diyen dangotik arkadaşlarımın hepsi sus pus oldular. nihatımı görenin dili tutuldu o kadar sevdiler ki söyleyecek bir şey bulamadılar. kedi buraya mı sıçıyor?? diye eliyle işaret ederek kumu gösteren bir arkadaşımın kafasını kuma gömmüştüm ''ya kedi kumu kırışıkları gideriyormuş'' diyerek. sonradan kendisi haftada bir kedi kumuna - ama kedi çişini yapmış olacak- kafayı batırmaya başladı benim yardımım olmadan. ayrıca kedi boku kedi tüyü ve ıslak kedi maması karışımı bir maskeyi popoya sürerseniz selülitleri de yok eden bir makale okuttuğum diğer tüm arkadaşlarım kıçlarına bu karışımı sürmekten çekinmediler. bir süre sonra kedilerden çıkan her şeyi bir yerlerine sürmeye başladılar. en son tüy kusan bir kediden çıkan yeni kusulmuş tüylerle makyaj temizleyen bir arkadaşım vardı. bu ürünleri yurt dışında pazarlayacağını söylüyordu. eve gelip kedilerden nefret eden arkadaşlarımın çoğu zaten nihatla tanıştı. nihat kimisini yedi kimisini kölesi yaptı. nihatıma feda olsun. kedişlerle nihat da super iyi anlaşıyor. ayşe diye bir köşe yazarı da gelecekti bu hafta hürriyetten röportaj yapmaya komodogen sitemizle ilgili. nihat'a kendisini sunmayı planlıyorum. bakalım kısmet.
43 entry daha
hesabın var mı? giriş yap