gariban

• en acısı artık ondan haber alamamak. onu hayatından tümüyle çıkarmak. çıkardıktan sonra kalan boşluktur asıl acının kaynağı. o boşluğa baktıkça dolu günler akla gelir. hayatın rutini içerisinde onun ne kadar büyüdüğünü farketmemişsindir. aslında hayatın onun etrafında şekillenmeye başlamıştır. her şey onla birlikte, ona endeksli düşünülmektedir. düşünce sisteminin ham maddelerinde birisi o olmuştur. ama sen bunların farkında bile değilsindir. ne zaman onu çekip çıkarmaya çalırsın o zaman görürsün köklerinin nerelere kadar yayıldığını. her tarafa yayılmıştır. her hücrede mevcuttur. aslında özlediğin o değildir. özlediğin hayatını ona endesklemedir. her şeyi onla birlikte düşünmedir. artık her şeyi onsuz düşüneceğin gerçeğine alışmak istemez akıl. değişikliği sevmez, ne gereği var, o geri gelsin her şey düzelsin der. işte orda ikinci büyük acı başlar.
  
  o asla geri gelmeyecektir. insan alışamaz buna, hep bir geri dönüş var gibi düşünür. uzanınca tutuverecekmiş gibi düşünür. ne zaman istesen geri dönebilirmiş gibi düşünür. ama bu mümkün değildir. o artık gitmiştir. yoktur. hiçbir zaman olmayacaktır. onu unutmalı, yok etmelidir. ama bu zordur. çok zordur. ondan bir haber almak istersin. acaba öldü mü dersin. ya öldüyse dersin. ya başına bir şey geldiyse dersin. çünkü hiçbir şey olmamasına rağmen seni aramıyor olmasına inanamazsın. onun sensiz var olabildiğine imkan veremezsin. çünkü o sensiz yaşayamazdır. o sana aşıktır. seni deli gibi seviyordur. ama hayır bunlar insanın söylemek istediği sözlerdir. bu sözleri söyleme eyleminin kendisini sevmiştir insan. pekala sensiz de yaşıyordur. işine gücüne bakıyordur. ufak bir yoklama yaparsın bakarsın ki hayatına aynen devam ediyor. demek ki sensiz de yapabiliyormuş. demek ki sen olmadan da var olabiliyormuş. evet belki acı çekiyordur ama devam ediyordur hayatına. o seni en çok seven. dünyada seni senden bile çok seven tek insan bile hayatına devam edebiliyorsa sen de etmelisin. siktir etmelisin aşkı acıyı. yoluna bakmalısın.
  
  hayat çoğu zaman basittir. hatta fazla basittir. o kadar basittir ki her durum tek cümleyle ifade edilebilir. eğer yaptığın iş, olduğun durum karmaşıklaşmaya başlamışsa o işin boku çıkmaya başlamış demektir. kesinlikle boşa uğraşıyorsun demektir. aşk, çok basit bir durumdur. aşk sadece kendisi için vardır. eğer başka durumları aşkla çözmeye çalışıyorsan o işin sonu kötüdür. kesinlikle kötüdür. aşk hiç bir şeye deva değildir. aşk sadece bir göstergedir. aşkı bir araç olarak kullanmamalısın. iki insan uygun şartlarda olmalıdır. aksi takdirde aşkla şartları uygunlaştırmaya çalışmak yanlıştır. eğer şartlar uygun değilse hemen kaçmak lazım. hemen. hiç meseleyi uzatmamalı. meselenin uzadığı her gün size yol, su, elektrik ve sefalet olarak geri dönecektir. kesinlikle dönecektir. mutlaka dönecektir.
  
  şimdi asıl sorun bu sikko durumdan nasıl kurtulacağındır. normal hayata nasıl döneceğindir. ki dönmek istediğin normal hayatta pek iç açıcı değildir. öncesi neydi ki sonrası ne olsun? insan hayatında bir şey yanlış gitmeye başladığında, hele uzun süre yanlış gittiğinde hayatının diğer unsurları da yanlış gitmeye başlıyor. bir zaman sonra sefalet dediğimiz durum oluşuyor.
  
  geriye dönüp baktığımda ne zaman ki seçim yapmaya başladım hayatım kötüleşmeye başladı. orta okul, lise, üniversite gayet güzeldi. hiç seçim yapmak zorunda kalmıyordum. önüme atılan kağıtlara bir şeyler karalıyordum hayatım iyi gidiyordu. ne zamanki önüme kağıt atılmaz oldu, artık boş kağıda kafama göre bir şeyler doldurmam gerekti sıçtım. ben yazılı adamı değilim ben test adamıyım. hayır yanlış söyledim ben test adamı değilim asıl yazılı adamıyım. bana seçenek sunmayacaksın. bana kağıt vereceksin. konu vereceksin. doldur diyeceksin. iyi kötü yaz geç. kafa rahat. şunu seçsem bunu seçsem yok. ne zaman seçmeye başlarsam hep yanlış seçimler yapıyorum. ne zaman seçmeye başladım hayatım boktanlaşmaya başladı. iyi de seçimsiz hayat olur mu?
  
  olur anasını satayım. her zaman en basitini seç. her zaman. gerisini siktir et. zaten dünya o kadar karmaşık değil. o kadar hesap kitap ediyorsun en sonunda pat diye ölüyorsun. tüm o hesaplar, günler geceler süren düşünceler n’oldu? trafik kazasına kurban gitti. hasta mısın olum? bu kadar salak bir şey olur mu lan? olmaz, olmamalı. satrancı bırak. acıktıysan yemek ye!
  
  garibanlık bazı adamların içine işlemiştir. ne yaparsa yapsın garibandır. duruşu garibandır. gülüşü garibandır. bakışı garibandır. yüzü garibandır. çünkü gariban doğmuştur. gariban yaşar. gariban ölür. ben de garibanım. allah’a şükür. gariban adamın satrançla işi olmaz. gariban adam karnını doyurma derdindedir. gariban adam basittir. hayatı basittir, istekleri basittir, acıları basittir. gariban adam basit olmalıdır. gariban adam uzun uzun hesap edemez. ederse de mutlu olamaz. gariban adam siktir et diyebilen adamdır. gariban adam neyse odur. olmadığı biri olmaya çalışmamalıdır. gariban adam tabağındaki yer çekilir kenara çayını içer. hepsi bu.
  
  gariban adam bir felsefedir. dünyayı, insanları, hayatın işleyişini anlayamadığı için siktir et diyen adam felsefesidir. gariban adamın etrafta olan bitene aklı sırrı ermez. zaten erdirmeye çalışmaz. çalışmamalıdır. gariban adam öyle bir adamdır ki gariban adamlıktan çıktığı anda mutsuz olur. çıktıysa da geri dönmesi gerekir. gariban adam allah’a inanır. günahlardan sakınır. küçük hesap yapmaz. en güzeli, gariban adamın kaybedecek hiçbir şeyi yoktur. ama hiçbir şeyi. gariban adamın kaybedecek malı mülkü yoktur. malı mülkü olabilir ama bunu kaybetme korkusu yoktur. kaybederse sikter et der geçer. gariban adamın kaybedecek karısı yoktur. kaybolacak karı zaten onun değildir. gariban adamın kaybedecek çocuğu yoktur. gariban adam çocuğuna garibanlığı öğretir gerisi onu ilgilendirmez. hayırlısı der geçer.
  
  gariban adamın kaybedecek arkadaşı yoktur. gariban adamın tüm arkadaşları iyidir. kötü arkadaşı siktir eder. gariban adam sağdaki soldakinin lafına göre hareket etmez. gariban adam dinlemeyi sever. insanlar konuşur, gariban adam dinler. zamanı geldiğinde kendi aklına göre en basit seçeneği seçer gerisine karışmaz. gerisi takdiri ilahidir. gerisi onun elinde değildir. gariban adam zayıf olduğunun bilir. gariban adam dünyayı dize getirmeye çalışmaz, çünkü bunu yapamayacağını bilir. gariban adam kendini iyi tanıyan adamdır. gariban adam korkmaz. en fazla n’olur? en fazla ölür ki bu zaten allah’ın emri. milyonları olan adamlar ölüyor, bir gariban ölmüş çok mu? gariban adamın parayla ya da parasızlıkla bir işi yoktur. gariban adamın dünyasında para bir amaç da değildir bir araçta değildir. gariban adamın dünyasında para sadece günübirlik bir enstrümandır. para kazanması gerekiyorsa kazanır. gerekmiyorsa kazanmaz.
  
  gariban adam boş beleş adam değildir. gariban adam yürüyen adamdır. koşmaz çünkü koşmaya gerek yoktur. durmaz çünkü durmakla yol bitmez. gariban adam yürür. keyfine göre orta tempoda yürür. yokuş çıkması gerekiyorsa, yokuş çıkar, su içmesi gerekiyorsa su içer, dinlenmesi gerekiyorsa dinlenir. hepsi budur.
  
  sıkıntıdan dertten kurtulmak için özüne dönmek gerekir. kendine gelmek gerekir. ben gariban adamım. eğer sıkıntı yaşıyorsam, gariban adam olmaktan çıktığım içindir. hesap kitap yapmaya başladığım, olması gerekenden karmaşık sorunları çözmeye çalıştığım içindir. benim için hayat çok basittir. çok basit olmalıdır. bir kız ya vardır ya yoktur. ya seviyordur ya sevmiyordur. ya seninle evlenecektir ya evlenmeyecektir. lamı cimi yok. ben buyum, bu olmalıyım. her zaman basitleştirmeliyim. asla karmaşıklaştırmamalıyım. fırsatlar asla kaçmaz. fırsatlar her zaman gelir. kaçan fırsatlar zaten fırsat değildir. eğer bir şey elinden kayıp gidiyorsa bırakırsın o zaten senin değildir. bir şey seninse elindedir, cebindedir.
  
  kafanı dinlemen gerekiyorsa kafanı dinle. çalışman gerekiyorsa çalış. eğer bir şeyler için acele ediyorsan o işten hayır gelmez. eğer bir şeyler için acele etmek istiyorsan ama edemiyorsan o işten yine hayır gelmez. eşyanın tabiatına aykırı her şey kötüdür. ne olursa olsun eşyanın tabiatına uygun olmalıdır. gariban adam dereyi geçerken acele etmez. hep en yakın taşa uzanır. boğulmaktan korkmaz. yeri geldiğinden ayağını suya sokmaktan, paçasını ıslatmaktan, hatta sırılsıklam olmaktan çekinmez. önemli olan karşıya geçmektir. önemli olan adım adım ilerlemektir. gariban adam ayağını suya sokmamak için büyük adım atmaz.
  
  gariban ol rahatla keyfine bak. gidenleri siktir et, gerisi için hayırlısı.