65 entry daha
  • bilinçli ya da bilinçsiz maruz kaldıkları (radyasyon, deneysel ilaçlar, mutasyon vs) ile bazı insanlar (oyuncular) süper kahramana dönüşmek için doğuyorlar sanki; chris ewans örneğin. belki de bizcileyin, hayatın rutinine saplanıp kalmış, en fazla alkol ve anti-depresanlara bel bağlamış insanların tüm sıradanlığı bu yüzden.

    chris ewans, fantastik four’dakinin aksine, filmin başlangıcındaki “loser” hali ile daha gerçekçi gelmişti oysa. tüm fiziksel olumsuzluklarına rağmen amerika için savaşmak gibi “saçma” bir amacı varsa da bunu “zorbaları sevmediği için, savaşmak olarak” aklamış bulundu bir sahnede. ben yine de tatmin olmadım ama neyse.

    sonradan dönüşüp, amerika’nın bekası için kendini parçalayan, güç dışında üstün kişilik nitelikleri ile donanmış ya da bunları sonradan fark etmiş muadili süper kahramanlar gibi captan amerika da kalkanı ile birlikte kendini aptal bir giysi ile ifade ediyor, politikacıların oyuncağı oluyor, “tamamıyla kötü” düşmanlara karşı, düzeni korumak gibi bir amaç için savaşıyor, aşık olup açılamıyor, güç onu bozmuyor, ruhunu “şeytana” satmıyor, en yakın dostunu düşmana karşı kaybediyor, kendisini ortaya çıkarma lütfunu gösteren güce sonuna kadar inanıyor vs.

    oysa bu tür filmlerde her zaman olduğu gibi, en renkli ve en tutarlı amaca sahip kişilik hugo weaving’in canlandırdığı hitler’e bile kafa tutma cesaretinde, captain america gibi oyuncaklaşmamış johann schmidt nam-ı diğer red skull karakteri. (hugo weaving’in adı geçmişken kendisinin fantastik ve bilimkurgu filmlerinin olmazsa olmazı ilan edilmesi gerektiğini düşünüyorum. seri çekilen filmlerin en azından birinde bu adamın yüzü olmalı diyorum. yüzü olmasa bile v ya da red skull gibi bile görünebilir.). tommy lee jones’un üstlendiği rol ne kadar karikatürize olsa da böylesine bir film için oldukça iyi canlandırılmış, zaten film de tam bir çizgi roman bozması.

    lafı toparlamak gerekirse, üfürükten bir “yapay” kahramanın, kendisi için de dünya için de büyük girişimini bir tarafınızla gülme ihtiyacı duydurmadan anlattığı için başarılı sayılabilecek bir “süperse amerikalıdır” filmi.
54 entry daha
hesabın var mı? giriş yap