16 entry daha
  • bilim kurgu sinemasında özel bir yeri olan, alt mesajları ile göze çarpan, ne varsa eskide var dedirten bir film. her iki filmde de savaşma yeteneğinden çok, ait olmadığı bir çevreye gösterdiği mükemmel uyum ve hayatta kalabilme becerisi ile dikkat çeker.

    predator'un dünyada oluş amacı geleneksel bir challange'dır, tıpkı star trek'deki klingon'lar ve dragonlance'deki minotaur'lar gibi predator'de savaştan asla kaçmayan, iç güdüsel bir vahşiliğe sahip, yaşam biçimi ve hayatta kalma metodu avlanmak olan bir varlıktır. canı sıkıldığı için avlanmaz, avlanmasının nedeni girdiği territoryi sahiplenmesidir. bilinçli yada bilinçsiz olarak kendine meydan okuyanlar onun için avdır(tıpkı kurtlar, büyük kediler gibi). kendisi için tehlike yaratmayacak olanlarla(silahsız insanlar, çocuklar) ilgilenmez, dikkate de almaz zira bir tanar-ri'nin goblinlerden ne kadar korkusu olabilir ki.

    gücünden dolayı normal insanlardan farklılıkları bulunan, özüne daha yakın kişiler için kaçılması gereken değil savaşılması gereken biridir aynı zamanda (ilk filmdeki kızıldeirli kökenli asker yada ikinci filmdeki mafya lideri şaman gibi).

    tıpkı kısa zaman aralıkları ile çekilmiş alien gibi predator'de onlarca alt anlam ile dolu, sinema klasiklerinden biridir(aliens vs. predators adlı bir kavram olmasının nedeni de budur şahsi fikrime göre). üçüncüsü olsaydı keşke dedirtir adama.
174 entry daha
hesabın var mı? giriş yap