edirne kırkpınar köftecisi

• şekilli, pahalı ve kötü..
  
  sanırım bu müesseseyi en iyi tanımlayabilecek üç kelime bunlardır. efendim bu yemek içmek sektörü nihai tüketiciye doğrudan hizmet veren firmalar için ne yazık ki o kadar da kolay bir işkolu değil. böyle franchise'la falan zincir lokantalarla kotarılacak iş hiç değil. gelelim gördüklerimize ettiklerimize. bunlar ankara armada alışveriş merkezinde yerleşik şubelerinde farkettiklerimizdir;
  
  kepçeci : kepçeci deyip geçme. bir esnaf lokantasında kepçeci çok önemli adamdır. neyi ne kadar verecek, kısacık zamanda pek çok malzemeden oluşan bir yemeği ve yanındaki garnitürü o tabağa nasıl sığdıracak, orada köşede benmari'de yatan pirinç pilavını yapışmasın diye nasıl ve hangi aralıklarla havalandıracak bunların hepsi hakkı verilerek yapıldığında bir sanat oluyor aslında. bu müessesenin kepçecisi ise maalesef işini yanlış anlamış bir arkadaş. önce gelene bir "biiyyrruuııınn" çekiyor ondan sonra sırayla yemekleri elindeki ve her yere daldırdığı o kepçenin ucuyla dürtüklemek suretiyle gösteriyor sonra seçtiğiniz yemeği küçük bir tabağın ortasına nişanlıyor. mesela benim istediğim düğün kebabı isimli üstü beşamel sos kaplı naneyi avuç içi büyüklüğünde bir tabağa değil de büyük tabağa servis etmeliydi ki yanına garnitürüne yer kalsın, garnitür öyle hobareyyy diye düğün kebebının üzerine atılmasın.
  
  yemek seçenekleri: seçenek olarak göz doyurucu görünüyor. ama yemekler yorgun duruyor, neşesiz duruyor. o pilav gözlerinin feri gitmiş, o et yemekleri belli ki maliyet düşsün diye bulunabilen en düşük kalite etten yapılmış, sote yapılacak etler acemi kasabın/ ustanın elinde yanlış yönde kesilmiş. bir çiçek lokantasının yemek vitrinine baktığınız zaman yakaladığınız hazzın yüzde birini yakalayamıyorsunuz maalesef.
  
  ben sevmedim ne diyeyim gitmem zaten bir daha da..