21 entry daha
  • çok gezip çok görmedim şu ana kadar, ancak gezdiklerim arasında en çok beğendiğim yerlerden birisidir kotor. balkan turumda ise açık ara favorimdir. doğası, dağları, yeşili, stari grad'ı, evleri, sokakları... dubrovnik filan hikayedir benim için. hem daha güzel, hem daha huzurlu ve hem daha ucuz.

    budva minibüsünden inip otobüs istasyonuna adımımı atar atmaz, sarışın hafif toplu bi abi, terminal görevlisi, geceliğine 15 €'ya özel oda ayarladı bir arkadaşından. arkadaşı dediği de bizim dragan. nerdensin sorusuna turkey dediğimde yapıştırdı "merhaba komşi" lafını. sırpmış, bulgar sınırına 5 km mesafede otururmuş, bizim türk şöförlerden kapmış biraz türkçe, zaten "muhteşem yüzyıl"ı da izliyor bosna kanalından. stari grad'ı tam karşısına alan dağın yamacında bir evi var, eski şehire yürüyerek 10 dk. mesafede. eski şehirin dışında kalmak, yürümek biraz düşündürebilir. ancak sabah uyandığımda şu manzarayı görmek benim için çok güzeldi. ve tabi akşam dragan'ın önüme koyduğu biraları gömerken de.

    https://sphotos-b.xx.fbcdn.net/…31_1470806977_n.jpg

    dragan, eşiyle beraber emekliliklerini yaşıyor burada. kışın restoranlarda barbekü işine bakıyormuş. turist istilasıyla beraber evine çekilip, evin odalarını gezginlere açıyor. oldukça muhabbet bir adam. "gadjo dilo"da stephan'ı izleyip, dilini bilmediği insanların içerisinde nasıl mutlu olduğunu düşünürdüm, cevabını kotor'da buldum. ilk gece jelen'leri yudumlayıp, ceca'nın belgrad konserinin dvd'sini izledik. ikinci günün sabahında bana, "akşama restoranlara gidip para verme, ben akşama sana barbekünün kralını yapıcam, 5 para da istemem" dedi. ben kotor'u, perast'ı gezip eve döndüğümde dragan, mangalını yakmış etleri bir tepsiye dizmişti bile. özel ev yapımı rakijası, jelenlerle beraber etleriyle midemi, ışıklandırılmış kale duvarları ve eski şehir manzarısıyla gözlerimi, dragan ve hiç ingilizce bilmeyen eşi lubjinka'nın muhabbetiyle kulaklarımı doyurdum. ve çok mutluydum. sabah olup gitme vakti geldiğinde, gitme kal burda, napıcaksın türkiye'de, sevgilini de al gel yaşayın işte burda dedi dragan. ama gitmek lazımdı.

    benim için kotor'u güzel ve özel yapan bu muydu? elbette çok büyük bir katkısı var. ama kotor, ne dubrovnik kadar büyük, ne de budva kadar küçük bir eski şehire sahip. tam kararında.. ve her sokağını arşınlamaya değer bir güzelliği var. etrafını çevreleyen dağların görkemine girmiyorum bile.

    bu arada dragan'ın evinin sayfası şu. eğer gider, kalırım derseniz.

    http://villadragan.weebly.com/
174 entry daha
hesabın var mı? giriş yap