11 entry daha
  • normalde böyle bütün hikayenin gemi gibi kapalı bir ortamda geçtiği filmleri pek sevmem. bunu da avrupai bir bilim kurgu nasıl oluyormuş diye izleyeyim dedim. kendini izlettirmeyi başarsa da çok fazla soru işareti barındıran bir film.

    --- spoiler ---

    filmin sonu çok havada kalıyor ki bu tarz filmlerin klasik sorunu bu. bütün olay izleyicinin hayal gücüne kalsın diye mi yapıyorlar bilemiyorum. filmin kendi kurgusu içerisinde bir sürü atlanan detay mevcut. birinci kaptan nasıl öldü ya da öldürüldü mü bilmiyoruz. biri diyor kapıları açınca basınçtan dolayı aşağı düştü, öbürü diyor gemideki kaçak öldürdü. peki o kaçak girmeden önce bir dünya takım taklavat giyen ekibin bile götünün donduğu o ortama nasıl girip çıkmış belli değil. ayrıca o tankların içindekiler ne yiyor ne içiyor dışkılar nereye gidiyor, tırnak, saç, kıl gibi zımbırtıların uzaması nasıl durduruluyor, dünyadan bilmem kaç ışık yılı uzaktaki bu sistem hangi enerjiyle o milyonlarca insanı hayatta tutuyor gibi konularda herhangi bir bilgi alamıyoruz. o koca istasyonda en azından işleri düzene koyacak birilerinin olması gerekmez mi. ya da ne bileyim meteor falan gelir çarpar bişiler olur. öyle savunmasız duruyor orada.

    filmin sonunda kendilerini tanka gömen iki tip filmin kendi mantığıyla çelişiyor. tanktan çıkartılan küçük kızın vücudunda simülasyona adapte olmasını sağlayan bir zımbırtı vardı ve bunun ancak ameliyat tarzı bir şeyle vücuda takılabileceğini söylediler fakat bizim iki kafadar haldır huldur daldılar tanklara. nasıl bağlanacak ki bu adamlar simülasyona? isyancı elemanın milyonlarca tank içerisinde laura'nın kızkardeşini şıp diye bulmasına da bir anlam veremedik ailecek. yine isyancı elemanın filmin sonunda kendini feda etmesi kısmı da duygusal olsun diye çok zorlama ve gereksiz bir kahramanlık destanı olmuş. kız alt tarafı 10 metre uçuş yaptı zaten o yakıt deposuyla. öncesinde hiç mi kontrol etmiyor yakıt var mı yok mu diye? filmin sonu kesinlikle aceleye getirilmiş gibiydi.

    teknoloji konusunda da iki laf etmezsem patlarım. adamlar uzaya hayvan gibi bir şehir kurmuş ama o gemilerin hali ne öyle. kapılar pastan açılmıyor. sene olmuş 2270 hala daha elinde notebookla kabloyla bir yerlere bağlanan tipler falan var. 10 sene sonra götümüzle kontrol edeceğiz bilgisayarları sen hala klavyede mousetasın. ama işletim sistemlerinin arabirimi gerçekçiydi. en azından holywood filmleri gibi yanarlı dönerli, encryption yaparken bile 3d render kasan, iki dosya ararken ekranda anlamsız anlamsız animasyonların geçtiği yazılımlar görmedik. bir de madem dünya telef oldu o gemileri, uzay üslerini yapacak hammadde nereden geliyor. yani o gereksiz sahneler yerine bu konularda bir iki açıklama yapsalardı fena olmazdı yani.

    --- spoiler ---
87 entry daha
hesabın var mı? giriş yap