böcekvari insanlardan alınan oyla övünmek

• bir toplumun sadece %2.5'luk kesimi gerçekten şuurlu ve ne yaptığını bilen kimselerdir, geri kalan kısım, hakim değerler neyse o çerçevede yaşar giderler...avam tabir edilen bu kalabalığı belirleyen giyimi, kuşamı, mali gücü veya mensup olduğu sınıf değildir.
  
  bir kimse çok iyi bir eğitim, bol para, zeka, şöhret ile avamlıktan kurtulamaz. bunun için zekadan farklı bir şey, "akıl/aklıselim" gereklidir. günümüzde buna farkındalık da deniyor. akıl nedir? "eşyayı(şeyleri, varlıkları) ait olduğu yere koymak akıllılıktır" denmiştir.
  
  günümüz türkiye'sinde akıllı adamlar köşesine çekilmiş ve gizlenmiş, ahmak ve sefihler ise para ve şöhret için birbirini çiğniyorlar. başlıca usulleri de trollük. koskoca belediye başkanı bile tipik troll yöntemlerini kullanıyor. çünkü âdi insanların dikkatini, akıllı uslu laflar ederek çekemezsiniz, ufak bir şov daha doğrusu soytarılık gösterisi yapmanız gerekir.
  
  bunları güya eleştiren ama aslında para, şöhret kavgası için mukabil trollük yapan, leşten bir but koparmaya çalışanlar da aynı yolun yolcularıdır.
  
  hz. ali’nin neslinden gelen büyük âlim câfer-i sâdık, öğrencisi numan’a sordu.
  
  “akıl nedir?”
  öğrencisi, cevaben:
  “hayır ile şerri ayırmamızı sağlayan bir melekedir” cevabını verdi.
  
  câfer-i sâdık, bu tarifi yetersiz buldu.
  “bu kadarı atlar da bile var” dedi.
  “sahibi kendisinin yanına gelirken, ot mu getiriyor, yoksa kırbaç mı vuracak, bunu hemen sezinler.”
  
  bunun üzerine, öğrencisi:
  “öyleyse, sizce akıl nedir?” diye sordu.
  
  câfer-i sâdık, şu tarifi yaptı:
  “akıl, iki önemli ve hayırlı şey beraberce ortada olduğu zaman, hangisinin daha hayırlı olduğunu ayırt edebilmektir”
  
  böyle bir âlimden ders alan numan, daha sonra imam-ı azam olarak nam salacak ebu hanife’den başkası değildi.