gabbeh

• muhsin mahmelbaf'ın fatih kısaparmak türküsü "kilim"den habersiz çektiği film. zîrâ haberi olsaydı böyle bir filme ziyâdesiyle yakışacak olan bir türküyü es geçmezdi diye düşünüyorum. gerçi filmin hüseyin alizade imzalı müzikleri de güzel ama, bir karede kilim'i de duysaydık, gabbeh hanım,
  "ayıptır günahtır diye
  kilit vurdular dilime
  aşkı dokudum kilime
  anlıyor musun?" deseydi ayrı bir hoşluk olurdu hani.
  
  doğanın tüm renklerini ve hallerini barındıran filmde insanı gülümseten detaylar da var:
  
  ~çadır okulun teneffüs zili,
  ~rengârenk doğa ile iç içe, örneklemeli işlenen ders,
  ~eşşeklerin sırtında ürkek ama uslu vaziyette göçen tavuk ve horozlar, hattâ kuzular-koyunlar gibi.
  
  birbirinden güzel renk ve detaylarla nakışlı kilimler de göz alıyor.
  
  amca karakteri ise tam bir gönül adamı; "saçımın kırlaştığını görünce eski çağların çağrısını duydum." diyor, yaşlılığı bile nükte ile harmanlamasını biliyor.