57 entry daha
  • bugün bitirdiğim mükemmel dizi. rahatlıkla söyleyebilirim ki kişisel ilk 5'ime girebilecek bir yapım.

    --- spoiler ---

    öncelikle söylemem lazım ki senaristlerin yapımcıların yani kısacası emeği geçen herkesin ellerinden öpüyorum bu mükemmel yapım için. 7 sezon boyunca kirli polisleri kovalayan claudette'e sövdürdüler o kirli polislerin hası vic mackey'ninse ayrılmaz takipçisi yaptılar bizi. hatta bir ara kendimi korkunç bir şekilde ''ama olsun yiyo ama çalışıyo'' derken bile buldum kendimi.

    dizinin böylesi kaliteli bir şekilde sürmesinde ve strike team'in sağlam temellerinin altında vic gibi güçlü bir karakter yatıyor. kendisi ana karakter olduğu için bu oldukça normal olsa da kendisi yerine başkası olsa 40 kere terk-i diyar eylemişti. en büyük hatasıysa shane gerizekalısına gereğinden fazla tahammül etmesiydi.

    koskoca polis departmanının alt edemediği ekibi truva atı kılıklı bir mara orospusu alt etti kısacası. 3 günlük mara'nın yediği kadar boku corrine yeseydi herhalde falakaya yatırırdı vic. tabii tüm boku mara'ya atmak yanlış olur, bunda sürekli mara'nın dolduruşuna gelen shane'in de oldukça payı var. karakter olarak en zayıf kişilik şüphesiz shane'di, dizide ve en çok güveni de shane aldı vic'ten. . vic'in en büyük hatası da buydu. nitekim ronnie, vic'e son sezonda terry olayını hakkında ''keşke bana kendin bana söyleseydin.'' diyerek inceden bir ayar da verdi. özellikle shane'in evlenmesi ve çoluk çocuğa karışması yani hayatının gittikçe daha da vic'e benzemesi, ek olarak da karısının bibiklenmeleri shane'in egosunu daha da tatmin edilmesi gerekir kıldı. zaten sürekli arka planda vic olmaya çalışan bir shane vardı dizide.

    dizide abd'de fuhuş, uyuşturucu piyasanın, siyah-beyaz çatışmasının yanında özgürlükler ülkesinde arka planda neler döndüğüne de sık sık yer verilmiş olması da oldukça önemli yer tutuyordu.

    --- spoiler ---
48 entry daha
hesabın var mı? giriş yap