17365 entry daha
  • vasatı övme şenliklerine erken başladık gene.

    bir beşiktaşlı olarak usandım artık bundan. bu çapsız taraftar yüzünden tuttuğum takıma yabancılaştım. "beşiktaş böyle miydi gerçekten" diye kendime sorar oldum.

    yıllar sonra beşiktaş'ta geldiğimiz nokta, "hedefimiz şampiyonluk" lafının, "demokrasiyi getireceğiz" lafı kadar inandırıcı olması. derbiler ise gözlerimizi kapatıp geçmesini beklediğimiz acı verici iğneler gibi. ve o kadar seviyoruz ki beşiktaş'ı, tek penaltı dahi kurtaramadan rakibin dışarı attığı şutlarla kahraman ilan edilen cenk gönenlerle, 'çocuklar üşüyor, mont neyim verin şunlara' diyerek süper lig'in kaptanı ilan edilen yeteneksiz tolga zenginlerle mutlu oluyoruz. (gerçi çok şükür herkes gördü tolga'nın yeteneksizliğini)

    n'doye transferini eleştiremiyorsun misal şu an. neden? çünkü hiç izlememişiz, bi durup beklemeliymişiz. zaten en başında garip olan da bu değil mi? edu diye bir forvet gelmişti hatırlarsınız. ona da laf söyletmiyordu kimse. ama edu 21 maçta "3" gol attıktan sonra gelip yanılmışız demedi kimse.

    şimdi bir de fenerbahçe'nin nani ve van persie, galatasaray'ın sneijder vs transferleri için "renkliler kim daha çok katar takımına benziyor yarışı yapadursun" gibi komiklikler yapılıyor. böyle yorumlar da çok tutuyor. gelsin seri artılar, gelsin bol kahkaha. evet güldük eğlendik şimdi puan durumuna bakıyoruz ve aaa nasıl olur!!?? beşiktaş üçüncü. lan arkadaş siz mal mısınız? hangi katar takımı 28 yaşında sneijder'i, nani'yi alabilir? van persie dediğin adam allah'tı daha 2 yıl önce ingiltere'de. katar anca 36'lık raul'u, 34 yaşında kariyerinin son sezonu için giden batistuta'yı, 34 yaşında sonny anderson'u, hatta 33 yaşında tuncay şanlı'yı alır. sneijder juve'ye çakarken de katar diyor muydunuz? bu adamlar işte sizi üçüncü yapan, iyi bakın bunlara. bırakın şakayı.

    yıllarımız büyük oyuncu eksikliği ve bu eksikliği dile getirerek heba olmakla geçti. hala anlatamıyoruz. hala eksi yağmuru yiyoruz. arkadaş artık anlayın şunu. hakem hatası makem hatası tamam. ama bir dönün takıma bakın . fener'in cimbom'un şampiyonluklarında, kazandıkları derbilerde alex'in, muslera'nın, sneijder'in, van hooijdonk'un ya da aklıma gelmeyen onlarca büyük oyuncunun fark yaratmadığını mı düşünüyorsunuz? sadece alex'in bize attığı gollerin toplamını son 5 senedir biz 11 kişiyle fener'e atamıyoruz.

    bu takım geçen yıl yapıp yapabileceğinin en iyisini yaptı. şampiyon 4+4+4 diye dalga geçtiğimiz kötü galatasaray oldu. elbet hakem hataları falan da vardır ama artık bunları konuşmayalım. çünkü bunlar futbolculara ve yöneticilere yansıyor. "zaten bizi şampiyon yapmıyorlar" algısı sahada oynayan futbolcu için pek pozitif etki yaratmıyor. lucescu da 2003-2004'te çalınan şampiyonluğumuz sırasında her gördüğü mikrofona ağlamasaydı da takıma odaklansaydı belki o kadar dağılmayacaktı takım. oyun sırasında oyuna odaklanmalıyız artık. bu takımın eksiği büyük oyuncu. bir alfa. koyunlara çobanlık edecek bir lider. hatta bir değil iki. biri savunmada biri ilerde olmak üzere. büyük başarıların başka yolu yok. bunu artık anlayın. saman alevi başarılar görürüz ancak; liverpool'u eler, brugge'a eleniriz. böyle gider.
38884 entry daha
hesabın var mı? giriş yap