30 entry daha
  • günümüzde bir çok hadis kaynağı kendisi üzerinden verilmekte olan son şeyhülislamdır. kendisi hakkında bol bol güzelleme yazanlar benim gözümde tıpkı kendisi gibi birer vatan hainidirler. kuvayı milliye kuvvetlerine verilen ölüm fetvası bu zatın elinden çıkmadır. ingiliz muhipleri yani ingiliz dostları cemiyetinin kurucularındandır. bu cemiyetin başlıca maksadı ingiliz himayesini ve mandacılığını savunmaktır. din elden gidecek lakırdısıyla işgalciler tarafından yönetilecek memleketin istanbul ve ankara'dan ibaret olmasını şiddetle arzulamışlardır.

    ayrıca koyu bir arap sevicidir. türklüğe karşı arapçılığı, türkçeye karşı arapçanın üstünlüğünü savunmuştur. vatan toprağını satmak ve ırkını değiştirmek pahasına din bekçiliği yaptığına inanmak saflıktır. dönemin papa’sı xı. pius’a hilafetin tekrar inşası için mektup yazarak vatikan’dan yardım istemiştir.

    kendi vatanına karşı bunca hainlik yapan bir adamın sunduğu bir çözüm olmaması daha enteresandır. milliyetçilik zararlı bir akım ve anadolu'ya mustafa kemal gitmesin demiştir. peki bunlar olsaydı ne olacaktı? vatanı nasıl kurtarmayı planlıyordu? bu soruların hiç bir yanıtı yok. aslında var ama şimdi kimsenin işine gelmediği için pek dillendirilmiyor. çözümü ingiliz mandasına girelim yan gelip yatalımdı. netekim mısır'da uzun yıllar yattı zaten. yüzelliliklerden olmasına ve sonradan af çıkmasına, baş düşmanı kesildiği mustafa kemal toprak olmasına rağmen bırakamadı o nefret ettiği söylenilen arapları. adamın türklükten istifa ettiği ve arap olduğuna dair şiir düzmüşlüğü o da yetmezmiş gibi bütün türk ırkını elimden gelse arap yapardım demişliği var ama aslında arapları sevmezdi diyorlar. lan sana mı inanalım adamın kendi yazdıklarına mı? sanal nasreddin.

    kendisi gibi yobaz ve gerici olan hatta kurşun geçirmez bir meczupla dostluğu vardır. ikiside maşallah her kitap ve hatıratta birbirlerini övmüşlerdir. örojen bölgelere bol bol dil atmışlardır. ikisinin de düşmana tek kurşun atmışlığı bir karış vatan toprağı müdafaa etmişlikleri yoktur. aralarındaki tek fark birisinin hücresinin dar diğerinin geniş olmasıdır. ben bu zatın elinde hiç bir çözüm olmadan din elden gidiyor yaygarasıyla kuvai milliye ve modernist atatürk'e neden saldırdığını çok iyi biliyorum. islam'da, iyinin ve kötünün mücadelesi ta başından beri politik ve hatta askeri boyutlar kazanmıştır. hz. muhammed, öteki dinlerin kurucuları gibi, yalnızca bir peygamber ve öğretmen değil, bir yönetici ve bir askerdir de. bu yüzden, mücadelesi bir devlet ve onun silahlı güçleriyle ilgilidir. islam için verilen savaşta, "allah yolundaki" kutsal savaşta dövüşenler allah için savaşıyorsa şayet, onlara karşı çıkanlar allah'a karşı savaşıyor demektir. ve allah ilke olarak peygamberle, sonra da o'nun vekilleri olan halifelerle hakim, islam devletinin yüce başkanı olduğundan, hakim olan allah orduya komuta eder. ordu allah'ın ordusudur ve düşman da allah'ın düşmanıdır. allah'ın askerlerinin görevi mümkün olduğu kadar çabuk bir biçimde allah'ın düşmanlarını allah'ın onları cezalandıracağı yere, yani öteki dünyaya göndermektir. yani elinde bir çözüm olması gerekmezdi. kendisi şeyhulislam ise onun sözü geçmeli ve din düşmanları ölmeliydi. bu kadar büyük bir kibir içerisindeydi. cezasını ise uzaklarda sürünerek geçirdi. o kellesini istediği asil komutan önce silahlı gavurdan sonra zehirli yılanlardan temizledi vatanı. bu gerçekleri görebilmek açısından çok önemli bir şahsiyettir. ibretliktir.
43 entry daha
hesabın var mı? giriş yap