1 entry daha
  • "osmanlı toplumunda şakşakçılığın adı: alkış çavuşluğu idi. alkış çavuşları ’nın
    tarihimizde sahne sanatlarındaki uygulamadan daha ilginç bir iş üstlendiklerini öğreniyoruz:
    alkış çavuşu, alkış tutmakla görevli bölüğe mensup bir kişiydi. padişah ve devlet büyükleri
    bir topluluk karşısına çıktıkları zaman; ata binip inmeleri sırasında; sefere çıkarken,
    törenlerde tahta otururken ya da kalkarken; bayram tebrikleri vb. durumlarda teşrifat içinde
    yer alırlardı alkış çavuşları. dönemin ölçütleri içinde parlak sevgi gösterilerinde bulunmakla görevliydiler. imparatorluğun görkemli devirlerinde sayıları oldukça kalabalıktı. sonraları
    sayıları azaltıldı. bizans’tan geçtiği anlaşılan bu görenek, tanzimat’la birlikte önemli ölçüde
    budandı. alkış çavuşluğu lağvedildi. vezirlerin alkışlanması geleneğine son verildi. ama
    padişahların alkışlanması işi saltanatın son yıllarına dek sürdürüldü. hizmeti hassa
    hademeleri içinde oluşturulan küçük bir bölük üstlendi. son zamanlarda sayıları 8 – 10’u
    geçmeyen; basit kişilerden oluşan bu teşkilât cumhuriyetle birlikte ortadan kalktı."

    günümüzde şakşakçılığın tekrar bu kadar yaygın olmasının sebebi son cümlede saklı diyebiliriz.

    (bkz: hayır)

    yazının pdf halinde tamamı
4 entry daha
hesabın var mı? giriş yap