28 entry daha
  • farklı bir tarzı olan eğlenceli ve güzel bir oyun. serious sam gibi aşırı hareketli bir oyunu yapan ekibin işi olduğunu düşünmek güç gerçekten.

    kimse hikayeden bahsetmemiş, anladığım kadarıyla ben bahsedeyim.

    aslında konuya dokunmak istemezseniz, tanrı figürü elohim'in kutsal kitap vecizeleri dışında önünüze çıkan fazla bir şey yok. hemen her bölümde bulunan terminallerle etkileşim içine girdiğiniz zaman ise uzak bir geçmişten kalan e-postalar, yazılar, konuşmalar vs. ile size birleştirmeniz gereken bir hikaye sunuluyor. ayrıca ekranında göz işareti olan terminallerde elohim'e zıt olarak sizi içinde bulunduğunuz dünyanın gerçek olmadığına ikna etmeye çalışan, bu yolla da elohim'in uzak durmanızı kesinlikle şart koştuğu kuleye çıkmanız için zorlayan mla isimli yapay zeka/botumuz var.

    kısaca; bir android olarak elohim'in sizin için yarattığı dünyada yine onun sizin için hazırladığı bulmacaları çözerek ve mla'nın aklınızı çelmesine izin vermeyerek elohim'in sadık kulu ve çocuğu olduğunuzu göstermeye, vadettiği sonsuz yaşamı yakalamaya çalışıyorsunuz.

    tabi oyun böyle başlasa da zaman içinde terminallerden ve bölümlerin içerisine yerleştirilmiş ve sizi geliştiren bilim insanlarından birinin kaydettiği sesli mesajlarından aldığınız damla damla bilgilerle meselenin tanrı ve şeytan arasında kalmakla alakası olmadığını anlıyorsunuz.

    oyunun üç tane sonu var. tüm bulmacaları çözdükten sonra elohim'in çağrısına uyarak sonsuzluk kapısına gitmeniz, tüm uyarılarına rağmen kuleye çıkmanız veya kolpaya gelerek massenger olarak uykuya yatırılmanız. tabi bu dediklerim baya yüzeysel ifadeler.

    oyunun sonunda yaptığım çıkarım şu: bir salgın insanlığı yeryüzünden silmiştir. fakat bundan önce bir grup bilim insanı toplanarak medeniyetimizin ve kolektif bilincimizin devamlılığını sağlayabilmek adına yapay zekayı insan bilincinden farksız hale getirmek için çalışmaya başlamışlardır. fakat çalışmalarının meyvelerini göremeden salgına yenik düşmüşlerdir.

    çalışmanın amacı kendi kendine yetebilen ve kararlarını herhangi bir yönlendiriciye gerek duymadan verebilen özgür, karmaşık ve güçlü bir yapay zeka yaratmaktır. bunun için de bir yapay zekanın (elohim) yönettiği bir simulasyon hazırlanmış androidlerin test edilmesi sağlanmıştır.

    ama insanoğlu yok olduktan sonra elohim, testin başarıya ulaşması halinde simulasyonun sonlandırılacağını bildiğinden denekleri içeride tutmak için testi daha da zorlaştırmış ve elinden geleni yapmaya başlamıştır. onları kuleden uzak tutmaya, insanlığın tüm birikimini hafızasında bulunduran mla (milton library assisstant) ile konuşmalarını engellemeye çabalamaktadır. tabi burada elohim'in bilim adamları tarafından böyle programlanmış olma ihtimali de var.

    neyse... sonsuzluk kapısından geçtikten sonra elohim sizi sonsuzluğa yolladığını söylüyor ama üst köşede yazılanlardan anladığımız kadarıyla testi geçemediğiniz için siliniyorsunuz.

    kuleye çıkarsanız, elohim "dışarda acıdan ve ölümden başka bir şey yok" ve benzer, onlarca lafla sizi geri döndürmeye çalışıyor. son kata vardığınızda ise oyun iyice garipleşiyor. ana bölümlerde sağda solda okuduğunuz barkodlarla aşina olduğunuz samara ve shepherd isimli iki android sizi karşılıyor. shepherd (isa'nın takma isimlerinden biri de çobandır) size yardım ederken, samara (tanrının koruduğu manasına geliyormuş) sizi engellemeye çalışıyor.

    kulenin sonuna geldiğinizde, değerlendirmeniz yapılıyor ve elohim size "asıl test beni inkar etmendi, ben sadece yaşamak istedim" diyerek sizi gerçek dünyada hazır bekleyen yeni bedeninize yüklüyor. simulasyon siliniyor ve siz belki de yüzyıldır insanın olmadığı bir dünya'da onların tek mirasçısı olarak yalnız bir şekilde yeryüzüne bakıyorsunuz.

    bu arada oyunu tüm bulmacaları video izlemeden ve messenger kullanmadan çözerek bitirdim. üstte yazmadım ama dayanamadım demem lazımdı. :))
53 entry daha
hesabın var mı? giriş yap