ekşi itiraf
-
*"eskiler ne güzeldi ya" diye örnek verilen hiçbir şeyi özlemiyorum.
*çok hızlı kilo verebilme özelliğim var. sırrım: stres.
*kerhane tatlısı satan abi ile muhabbetimi "bunu aslında kerhanede yiyeceksin" seviyesine bir türlü getiremiyorum.
*çalışmayan bir mutsuz olarak çalışan mutsuzların hislerini merak ediyorum.
*telefonu yıllardır titreşimde kullanıyorum ve şartlar ne olursa olsun ekran parlaklığı %2'yi falan geçince rahatsız oluyorum.
*ehliyet sınavında sürücü kursu heyeti aracın içindeyken kırmızı ışıkta geçtim ve bana ehliyet verdiler. sevdiklerimden istediğim güven seviyesi tam olarak bu.
*belgesel izlerken yırtıcıların ceylan-antilop gibi sabileri yakalayıp yiyişini zevk alarak izliyorum. iştahım açılıyor izlerken. hele bir de büyük lokmaysa, off…
*renk körü olduğumu askerdeyken komando seçmeleri muayenesinde öğrendim. resim bölümü mezunuyum.
*insanlar depresyondan kurtulmak için ilaçlar alıyor, kendini alkole-sigaraya veriyor, arkadaşlarıyla vakit geçiriyor... ben ise sadece içime atıyorum. rengi kırmızıya dönmüş yerel disk gibi oldum.
*ilk kez bir kızla öpüştüğümde sanırım 5-6 yaşlarımdaydım. tavuk kümesindeydik.
*çoğu insanın aksine yağmur ve kapalı havadan nefret ediyorum. sıcaktan bunaldığım yaz günlerinde bile asla isyan etmiyorum. her mevsim yaz olsun yaşarım.
*danla bilic yabancı futbolcu değilmiş.
*içimden söylediğim tüm şarkıları tüm enstrümanlarıyla beraber çalıyorum. tüm detaylarıyla. hattâ ileri götürüp baştan sona albüm bitirmişliğim var.
*sabahları mecidiyeköy’deki aktarmalarda mutsuz insan kalabalığını görünce ben ne yapıyorum lan burada diyerek iş yerine gidip istifa ettim ve memlekete döndüm.
* çok şükür acı dolu günler geride kaldı dedikçe sansar selim'e araba çarpıyor.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap