2 entry daha
  • bedelli askerlik bekleyen biri olarak cevap vermem gereken paradoks.

    şimdi; it gibi çalışıyorum. mesleğimde her gün üzerine koyuyorum. ve mesleğim gereği bir şehirde kalıcı olmam ve ismimi duyurmam gerekiyor.

    ben dul-yetim maaşı denen şeyle büyüdüm. eve halı aldığımızda okula yürüyerek gittim. annem evde el işi ile banyo lifi örerek okuttu beni. üniversiteye gittiğimde de çocuk bakıcılığı yaptı.

    bir gün bile gidip devletten bir şey istemedim. hiç bir talebim olmadı. ilk gss çıktığında ve kaymakamlığa gittiğimde bana yardım edebileceklerini- kömür- gıda yardımı yapabileceklerini- düşük de olsa burs verebileceklerini söylediler. istemedim. evet. istemedim. reddettim.

    hiç bir şey istemedim ben devletten; hiç bir şey beklemedim. okudum- geldim. işimde başarılı oldum. it gibi çalıştım. bak it gibi. günde 16 saat çalıştığım günler oldu. ve mesleğimde başarılı oldum. ve evet; 5 basamaklı maaşlara ulaştım. ama ben bunu yaparken devletten hiç bir şey beklemedim.

    yıllar sonra; devletten hayatımda ilk defa bir şey bekliyorum: (bkz: bedelli askerlik)
    neden mi? çok basit: daha önce herkesin kullandığı hakkı kullanmak istiyorum. siyasilerin oğlunun da kullandığı hakkı kullanmak istiyorum. ben bu gelirimden vazgeçmek istemiyorum.

    ve evet; devletim bir gün bana ihtiyaç duyarsa giderim. ama beni 6 ay alıp- hiç bir şey yaptırmayacaksan- ben istemiyorum gitmek.

    bana de ki; git- bir köyde, kimsenin gitmediği yerde 12 ay öğretmenlik yap. gider yaparım. bir an bile tereddüt yaşamam.

    ama sen bana; gel burada 6 ay bekle dersen; gitmek istemem.

    ve evet; parası olmadığı için dolmuşa binemeyen ben; yıllar sonra devletten ilk defa bir şey istiyorum ve bu bedelli askerlik. benim tek beklentim de bu ve oyumu bu belirleyebilir. veya sandığa gitmememe sebep olabilir.
13 entry daha
hesabın var mı? giriş yap