5 entry daha
  • efendim, iki ülke* arasındaki dostluk(?) ve yakınlaşmayı kıskanan bir takım yabancı ülkelerin -hangileri olduğunu en sonunda açıklayacağım- sabotaj girişimlerinden başka bir şey değildir. nitekim, bunca yıl göstermelik olmayan, gayet samimi ve içli dışlı* bir yakınlık göstermiş bu mevzu bahis iki ülkenin dostluğunu kıskanan hasımlarının değme soğuk savaş yöntemlerini aratmayacak planlarıdır.

    şimdi olayın en başına gidelim ve bu iki ülke arasındaki duruma bir göz atalım. abd, sürdürdüğü büyük ortadoğu projesi uyarınca gayet burnumuzun dibine kadar gelmiş ve sömürdüğü, pardon demokrasi götürdüğü*, ülkeler sebebiyle de komşu hayatı sürmemizi sağlamıştır. hemen ardından; gerek dış borçlanma, gerekse yapılan bir takım antlaşmalarla bir anda tam ortasına doğru çekildiğimiz bir dostluk oluşuvermiştir abd ve türkiye arasında. bu dostluk ilerleyen zamanlarda hükümetin işleyişine ve kimliğine karışma, ne kadar ilerleneceğine karar verme, temiz çamaşır giyme süresini belirleme konularında da samimi bir ortamda devam etmiştir. öyle ki, bir süre sonra hep aynı enseye şaplak, ve yine aynı göte parmak durumuna kadar ilerlemiştir. şaplak ve parmak yemekten hoşlanan kişiler bir şekilde bu dostluğa hizmet etmiş, ve hatta gerektiğinde halkla karşı karşıya gelme pahasına ne ödev verilirse sonuna kadar yapmışlardır.

    işte tüm bu simbiyoz görünümlü parazitsel dostluk süreci gelişip yerine otururken; bu dostluğa dahil olma hevesleri suya düşmüş bazı devletler bir şekilde bu dostluğu baltalamaya çalışmış, lakin başarılı olamamışlardır; ve parmak, atanın yanına kar kalmıştır. tarihin belirli dönemlerinde tekrar ve tekrar hortlayan bu bedbaht komplolar günümüze kadar da süregelmiştir. teknolojinin gelişmesine paralel olarak yöntemler de gelişmiş, gün be gün daha iyiye gitmiştir.

    ve işte, son olarak da bu 'sızma at sineği' adlı icat ortaya çıkmıştır. öyle ki; geliştirilmiş yapay zekası ve kıtalar arasında bile kumanda edilebilmesi sayesinde sızma özelliğini en verimli şekilde kullanan bu sineğin hedefi de yine türkiye, abd ve yıllardır devam eden o muhteşem dostluk olmuştur. evet bu stratejik yönden gayet önemli icadın birkaç özelliğine daha yakından bakalım;

    - öncelikle bu icadın sinek şeklinde olmasının sebebi, yazın yapılacak bir komploda kolayca gizlenebilmesi ve ortama ayak uydurabilmesidir. bulunduğu odadaki sineklerin görünümünü alabilen dış yüzeyi sayesinde canlı ve pırpır sineklerden bir farkı kalmamaktadır. ek olarak da, ortamdaki sineklerle aynı görünüme sahip olması hem sürüden dışlanmamasını, hem de göze çarpmamasını sağlamaktadır. bu yönden bu komploda japonların parmağının olduğunu öne sürebiliriz.

    - sinek tamamdır. ve fakat neden at sineği olarak isimlendirilmiştir? bu konuyu iki farklı başlıkta inceleyeceğiz;

    i. öncelikle at gayet kısa bir şekilde avrupa topluluğu'nu işaret etmektedir. ve bu oluşumun günümüzdeki adı avrupa birliği olmaktadır. ve türkiye de bilmemkaç yıldır bu oluşuma üye olmak için çabalamaktadır. evet parçaları bir araya getirdiğimiz zaman acı gerçekle yüzleşiyoruz. avrupa birliği'ne katılmamıza karşı çıkan ab üyeleri bir de abd'yle bağımızı kesmeye çalışmaktadır. bu düpedüz kandırıkçılıktır, mızıkçılıktır, oynamıyoruz lan gidindir. olsa olsa, işkencemizi ve işkembemizi elimizden almak isteyenlerin ucuz ve dandik oyunudur.

    ii. bir diğer olası teori ise bu at sineğinin adının gayet de at hayvanından geldiği ve tamamen psikolojik olarak 1-0 yenik başlamamıza sebep olması durumudur. öyle ki, vaktinde attan düşmüş başbakanımızın moralini bozarak olmayacak şeyler yapmasına, edilmeyecek sözler sarfetmesine olanak sağlanmak istenmiştir. hakaret bile sayılabilecek hareketler ve sözler ile iki ülke yöneticisinin birbirine girmesi amaçlanmış ve bu hain plan ortaya çıkmıştır. fobinin kötü ellere geçmesi halinde nasıl tehlikeli bir silaha dönüşebileceğinin en güzel bir örneğidir. ki, bir başka örnekle pekiştirmek gerekirse; vaktinde köpek tarafından ısırılmış ama haber olmamış bir kişiyi köpekbalıklarıyla aynı ortama bırakırsanız, korku mekanizması tam yol çalışacaktır. evet.

    bu iki maddeden yola çıkarak da bu komploda ab üyelerinin ve attan kaynaklanan bir sebeple de, rusya ve türkmenistan bu komploda yer aldığı söylenebilir. görüldüğü gibi, kardeş kardeşi geçindiğimizi sandığımız ve arkamızda olduğuna inan(dırıl)dığımız ülkeler bile en ufak komplo mevzusunu kaçırmamakta; sineklendirip, atlatmaktadırlar.

    - ve son olarak da, at sinaa bir tür vampir söylemidir. ve bu işin içinde vampirlerin de olduğunu göstermektedir. peki bu başka ne göstermektedir? tabii ki, vampirlerin anavatanı olan transilvanya'nın yakınlarında bulunduğu yer olan romanya'nın da bu işin içinde olduğu gerçeğini. evet buradan biraz daha açılır ve serbest çağrışım yaparsak ülkemize bir dönem uğramış romanyalı futbolcuların da -farkında olarak ya da olmayarak- bu işle bir bağlantısı olabileceği olasılığına gelirsek, gayet de dibe battığımız görürüz.

    tüm bu detaylardan sonra elimizde olanları tekrar bir sıraya koyalım; japonya, ab üyesi ülkeler, rusya, türkmenistan ve romanya. evet, dünyadaki önemli güçlerin ortaklaşa düzenledikleri bir komployla karşı karşıya kaldığımızı görmek hiç de zor değildir. tüm güvenliği ve hatta alarmları felç ederek görüşmenin ortasına kadar gelen bu at sineğinin aslında gayet de büyütülmesi gereken, ve acilen önlem alınması gereken bir konu olduğu gerçeği 'çotank!' diye suratımıza çarpmıştır.

    çözüm ise gayet kolay bir yöntem olan sineklikten, yahut da cibinlik vasıtasıyla yaratılmış ultra romantik ortamdan geçmektedir. yapay zekası kuvvetli bir düşmana karşı birincinin bir işe yaramayacağını öngörerek, erdoğan ve bush'u cibinlik ve mum ışığı ile dekore edilmiş, romantik bir ortamda görüşmeye çağırıyorum.

    yoksa, mazallah dostluk da gidecek, şaplak da, parmak da..
3 entry daha
hesabın var mı? giriş yap