7 entry daha
  • az önce bir dostumun benim için kurduğu cümle.
    tam da benim durumu anlatıyormuş.

    kaybedip bulduğum, unuttuğum, küçültüp, küçümsediğim, doğuştan halihazırda var olan hallerimi, belki yeteneklerimi, sevme kapasitemi, beni ben yapan ama bende var olduğu için bana basit gelenleri temsil edermiş.

    bu eşşek bazen bir duygu, bir güzellik, yetenek, bazen bir insan, bir hediye hayattan doğuştan var olan.

    kaybedip kaybedip buldurması ondanmış.
    çok şey kaybettim, belki insanları değil ama onlara verdiğim değeri kaybettim, güveni kaybettim, bana sunduklarını anlamadım, o ihtimali kaybettim.
    onlara verirken kendimi, almak zamanı geldiğindeyse inancımı kaybettim.

    sonra onlar beni kaybetti, hikayedeki eşek ben oldum.

    kolayca ve sınırsızca açtığım yerlerini aldım ellerinden geri.
    ceza olsun diye yaptığım nadir oldu. daha çok elden başkası gelmediğinden, elde olan tek şey bu olduğundan geri aldım kendimi.

    nankörce bir tüketim hoyratlığı ile kaybetmek de var, gözünün önünde olana aşina olup garanti sanmak da.
    kaybedince kıymetini bilmek yerine kaybetmeden görmek değil mi önemli olan?

    eğer yeniden bulursa ne alâ, artık emek verdiğin için daha iyi sahip çıkmaya başlıyor insan. bedeli ödemiş, terini akıtıp daha iyi kavramış oluyor elleriyle.

    çünkü kaybetmek zor. kaybeden bilir.

    bedeli ağır, yorucu, ömürden de alıyor biraz.

    ya bulamazsam sorgusu da cabası.
    var böyle bir ihtimal.

    kendini kaybedip bulmamak da olası.
8 entry daha
hesabın var mı? giriş yap