• sol framede görünce a milli .. yok yok sanmadım öyle birşey. gelmeyeceğini biliyorum ama gelip de bizim ibibik yazarları mum edişini büyük bir keyifle izlemek isterdim. eleştiri yapan ilk yazar yediği uçan tekme sonucu futbol yerine satranç hakkında yorumculuğa başlardı sanırım.

    tanım : fransız milli plaj futbolu takımı teknik direktörüdür.
  • tek olumsuz yanı manu da forma giymek olan şahane eski futbolcu. 7 numaralı formayı giyerdi, bir de yakasını kaldırırdı.

    felsefeden anlayan bir abimizdir, şiir de yazar.

    bir benzeri için (bkz: george best) bu şiir yazmaz, felsefeyle uğraşmazdı ama şahane topçuydu malesef bu da manu da oynardı.

    ha manu da oynamak gafletinde bulunmayanları da var bu modelin: (bkz: robbie fowler) (bkz: roberto baggio) (bkz: john barnes) (bkz: pierre van hooijdonk) (bkz: gabriel omar batistuta) ve mutlaka (bkz: diego armando maradona)

    güzel oyun bu adamlarla daha güzeldi, buralar da hep dutluktu o zamanlar.
  • thierry henry olayi icin kral bir sekilde acmistir agzini yummustur gozunu. bir tane de domenech'e sallamistir.

    "what shocked me most was that at the end of the match, in front of the television cameras, this player [henry] went and sat down next to an irish player to console him," cantona thundered.

    "if i'd been irish, he wouldn't have remained on the field for three seconds."

    cantona also launched a stinging attack on national manager raymond domenech, calling him "the worst coach in french football since louis xvi".

    http://news.bbc.co.uk/2/hi/europe/8372123.stm
  • son aldığım bilgiye göre fransa da ulusal kimlik tartışması varmış (hiç yabancı gelmedi di mi), o da şöyle yorumlamış;

    “milli marş okuyarak değil, öncelikle sokaktaki insanların sorunlarına duyarlı bir devrimci olarak fransız olunur”
    “fransız olmak için bu ülkenin milli marşını söyleyebilmenin ve fransızcayı düzgün konuşabilmenin gerektiğinin iddia edilmesi aptallıktır. fransız olmak, önce devrimci olmak demek”

    yani bir ülkeyi sevebilmek o ülkenin devletinin dayatmalarını kabul etmek değilmiş, yurt severlik kendini ait hissedebilmekmiş, sokaktaki sorunları inşallah ile maşallah ile ulusal sorun üzerinden değil, devrimci karakterde çözmek için mücadele etmekmiş. helal be
  • tarihi 3-3 biten manu - galatasaray maçında sahaya giren taraftarı tartaklayarak dışarı atan, formasının yakası sürekli kalkık olan agresif fransız futbolcudur.
  • tiyatroda yer almak çocukluk hayaliymiş. her zaman ilginçtin be, football club united of manchester tribünlerinde de görmek istiyoruz seni be adam!

    (bkz: eric the king)
  • gol attıktan sonra takındığı tavrın adı literatürde "doksana takarım selamı çakarım"dır.
  • eskifutbolcu, yeni dönem aktörü. haşin futbolunu televizyondan izlemiş olsak da, aktif futbol dönemine tanıklık etmek bir şerefti. acayip severdim, tesadüf hatırladım varlığını. bir kaç videosunu izledim, tezkresini almış asker gibi can geldi bedenime.

    http://www.dailymotion.com/…e-devil-nike-adve_sport
  • (bkz: looking for eric) türkçesiyle 'hayata çalım at!' filminde oynamıştır. o kadar güzel gollerle anılmasına rağmen hayatının en önemli anını 'bir pastı' diyerek alçak gönüllülüğünü, mütevaziliğini ortaya çıkarmıştır. yoksa bir film hilesi mi?
  • elizabeth filminde fransız bir elçiyi oynamıştır.
hesabın var mı? giriş yap