• "söz uçar, yazı kalır" lafının telif hakkı kendisindeymiş. bu kadar laf ve fikir üretmiş de hepsini çalmışlar ama bu lafı kimselere kaptırmayacakmış. ya sabır ya selamet..
  • bu izdivaç programlarında ne zaman eşcinsel bir aday olacak diye merak ederken bu hanımın programında bu akşam oldu. amsterdam'da yaşayan bir lezbiyen, kadın talip aradığını söyledi telefonla bağlanarak. meşhur türk örf adet ve ananelerine halel gelmesin diye esra hanım "başka programlara" diyerek telefonu kapattı ve cinsel tercihler(?) üzerine beylik bir konuşma yaptı. aşağı tükürsen sakal yukarı tükürsen bıyık bu konuyu homofobik bir tavırla fakat çoğunluk popülizmi ile kapattı.

    edit: ha bir de "herkesin tercihi kendine, saygı duyarız ama burası türkiye, bu tür şeyler dört duvar arasında kalmalı" şeklinde attığı nutuk da hoşuma gitmedi değil.
    tabi ya kadın-erkek arasında çöpçatanlık yapılması "normal". kadın-erkek ne yaparsa olur, görmemizde sakınca yok ama eşcinseller ilişkilerini dört duvar arasına gizlemeli. tamam programına davet etmedin (hadi bunu anladık). yolda, halka açık yerlerde görmek de istemiyorsun. bir kadının başka bir kadınla ilişki kurmasını da yadırgayıp tepki gösteriyorsun, isteyeni azarlıyorsun. peki saygı tam olarak bunun neresinde? "evlerini basıp ikisinin de beline odunu ver etmiyorum, o yüzden saygılı sayılabirim" türünden bir saygı mı?

    "programın formatı ve izleyici profilimizi oluşturan türk halkının konuya bakışı neticesinde ancak kadın ve erkek arasında bir izdivaç yapmamız sözkonusu, ayrıca kanunen de şimdilik böyle bir hakkınız olmadığı için ben bunu göze alamam, size bol şans diliyorum, kusura bakmayın" dese incileri dökülürdü sanıyorum.
  • objektif bi gözle bakarsak agresif ve kompleksli.subjektif olarak ise,bence itici ve çirkin.ama tabi tam türk televizyonlarına göre biri.

    (bkz: ananı türk televizyonunda gormusler)
  • esra erol, eda isimli şahsın programı ile dalga geçtiğini bunun bir komplo olduğuna inanamasından dolayı şahsı tespit edip "canınızı yakarız" diyerek aba altından değil direk üstünden sopayı göstermiştir. oysa kızcağız sadece "beni mutlu edecek bir kadın ile evlenmek istiyorum" demiştir. e program esra erol'da evlen benimle değilmi?
  • homofobisini örtbas etmeye çalışan ama başarılı olamayan, uyduruk bir programın homofobik sunucusu. erkek egemen yaratıklar nasıl geyleri sevmiyorsa, esra erol ve türevleri de lezbiyenleri sevmiyorlar.

    edit: esra erol bilmeyebilir ama, geylerin de lezbiyenlerin de evlenip mutlu bir yuva kurmaya hakları vardır.
  • lezbiyen kızcağıza verdiği tepki ile profesyonelliği gözümde sıfır olmuştur. bu duruma verdiği tepkiyi görene kadar, "bu kız aslında çok entellektüel ama bu program bunu göstermesine izin vermiyor, belki sonraki projelerde zeka parıltısını net bir şekilde ortaya koyabilir" diye düşünürdüm oysa hep.

    maskesinin düştüğünü ve çıplak düşüncelerinin ortaya çıktığını farkedince de çarkedip toparlamaya çalıştı ancak iş işten geçmişti, kimse yemedi.

    türkiye'de program yapıyorsun, üstelik atv gibi sahiplerinin kim olduğu belli bir kanalda, kimse senden o kıza gel sana burda bir eş bulalım demeni bekleyemez elbette ama verdiğin tepki de çok ucuzdu be esracım.
  • bu hanım homofobik filan değil. bu hanım, o stüdyoya doluşmuş kaçıkların aynası.
    kendince de en akıllıca hareketi yaptı, lezbiyen kızcağızın suratına "git başka yeri araaaa, taaam mııaa" diye haykırarak telefonu kapattı. büyük alkış aldı. programının iffetini, toplumun ruhsal ve fiziksel dengesini korudu.

    o stüdyodaki cahil kalabalığın eşcinselliği anlamasını mı bekliyorsunuz siz? nasıl bu kadar saf olabiliyorsunuz? psikiyatri uzmanlığı yapan doktorlar hala eşcinselliği patolojik bir sorun olarak ele alırken aklını döşü kıllı erkeklerle, ehl-i namus dul kadınlarla bozmuş insanlarla dolmuş taşmış bir programda eşcinsellik konusunu nasıl açabilir o kadın?

    ama nasıl bi haddini bilmez olduğunu da belli etti kendisi. sanki esra ceyhan'ın programında beyanat vermeye çağrılmış psikologmuşçasına eşcinsellik hakkında brifing vermeye bile kalktı.
    bacım, sen bildiğin işleri yap, otobüste giden garibanlar var orda... aklı zkinde prostat amcalar var. kıllı döşe aç dul ve ehl-i namus teyzeler var. ekmeğine bak sen. hadi bakiim.

    bidit: mazallah gg.
  • öncelikle şu videoyu seyredelim:

    http://video.milliyet.com.tr/…du_1_35891.htm?auto=1

    bu videoyu haber olarak verirken milliyet internet'in "rezalet, bu ne ahlaksızlık" üslubu tamamen ayrı bir tartışma konusu ve başka bir başlıkta incelenesi bir olay.

    ben bu videoyu izlerken üzüldüm açıkcası, hani - öyle hüngür hüngür ağlayacak kadar değil tabii.hadi şuna hayal kırıklığı diyelim.neden mi - çünkü hoşgörüsüzlüğü bir hayat felsefesi olarak benimsemiş bir toplumun bir şekilde parçası olduğumu hatırlattığı için.medyanın da bilinçlendirme rolünü yerini getirmemesine, aksine - bu hoşgörüsüzlüğe bol bol yer verip üstelik desteklemesidir diğer canımı sıkan.

    aslında medyadaki böyle esra erol gibi insanlar tarafından tanınan figürlerin insanlara anlatması gerekiyor bazı şeyleri; ekranlarda temsil edilemeyen, ayrımcılığa uğrayan bireyleri medyanın halka kazandırması gerekmekte.yukarda izlenilen video bence homofobi'den daha vahim bir durumu temsil ediyor, hoşgörüsüzlüğü topluma aşılamaktır yapılan.böylesine ayrımcılık bir gün homoseksüellere karşı yapılır, diğer gün başkasına...bir toplum böyle ilerleyemez.

    hem esra erol'un küçümseyici tavrı hem de milliyet'in haberi veriş tarzı endişe verici bir nitelikte - bunlar araştırmaya yönelik olmayan eğitim sisteminin de eseri olması çok muhtemel.insanlar eşcinsellikle ilgili bilgiye sahip olmadan fikir sahibi oluyolar, ve hemen damgayı kafalarında yapıştırıyorlar insanların üzerinde.medyada en azından daha eğitimli bireylerin bulunması gerekiyordu...

    hayır, hem kadına kabalık yaplııyo; hem hadi git başka kapıya diyor - ve hemen ardından da "insanların cinsel tercihleri kendi bıdı bıdılarıdır, kimsenin karışmaya hakkı yoktur" falan diyor. burda muazzam bir çelişki söz konusu değil mi?
  • hic dusunmedigi bir durum karsisinda cat diye kalabilen bir spiker kendisi. toparlama yetisi sifir. hadi tamam bisey dedin, arayan lezbiyen kadina, bir kadinla evlenmek istedigini soledikten sonra "baska programlari ara" dedin - boyle bir soz bir spikere yakismaz, bu sokak agzidir resmen - neden devaminda sacmaliyosun da o studyodaki insanlarin anlicagi bisey solemiyosun. sonrasinda sarfettigi sozler de sunlardir:

    “bunların işi gücü yok. buna fantezi dünyası deniyor. insanların cinsel tercihleri kesinlikle kendilerini ilgilendirir. yorum yapma hakkına sahip değiliz. bu cinsel tercihler birden bire oluşan şeyler değildir. onların büyümeleri, geliştikleri ortam, yaşadıkları süreç ve başlarına gelen olaylar doğrultusunda bu yola ilerlerler.”

    ee merak ediyorum, bu soz sonrasinda nereye varmaya calisti gercekten. ben basta soledigi sozu daha cok sevdim; "hadi sen git baska programlari ara". bir baska deyisle "hadi canim baska kapiya". eger yolda falan gorursem, bi kilo cekirdek hediye etmek istiyorum kendisine, evinin onunde oturup yoldan gecenlere laf atarken citletir artik.
  • kelin ilacı olsa başına sürermiş sözünün ekrana yansımış hali. ironik.
hesabın var mı? giriş yap