fader
-
genelde elektronik aletlerde bulunan, ileri - geri surulerek calisan controller. ornegin mikserlerin uzerindeki, kanallarin volumunu ayarlayan surguler.
ayrica (bkz: knob) -
kameralarda goruntuyu 3-4 sn icinde yavasca karartan ve bitiren dugme.ayni zamanda seside azaltarak kapatir.
-
paradise lost 2001 cikisli albumu:
track list:
fader (single edit)
leave this alone
waiting for god
fader (album version) -
albume adini veren parca ve sozleri..
it's in my heart; it's in your soul,
you choose to judge,
is that your role?
don't analyse or complicate,
you'll critisise, you can't relate...
and now you want some understanding.
what's my point of view?
[chorus]
then i'll just fade away
when i hear all your lies i choke
then i'll just fade away
suffering from the times you spoke i fade
regarding more? just seems much less.
so cynical you must confess.
i'm dying here, completely blind
your will to live- just dampens mine,
and now you want some understanding...
what's my point of view? -
(bkz: the fader magazine)
-
"fade" yapmaya yarayan alet.
-
deck md'lerde de bulunan, parça girişinde ya da parça çalarken, verilen komuta göre; fade in ve fade out şeklinde, sesin yükselerek belli bir seviyede sabitlenmesi veya sesin kısılarak kaybolması atraksiyonu.
-
klibinin bi mesajı var heralde ama ben çözemedim. beyaz svitlerde ünlü oyuncuların adları yazılı. nick holmes'inkinde angie dickinson, birininkinde steve mcqueen, birininkinde richard roundtree...
-
-
6 yaşımdan beri takip ettiğim sözlük yazarı.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap