• bi şeyi, mesela bi insanı, kitabı, boybandi, girlbandi, oyunu, filmi, diziyi ya da karakteri çok seven hatunlara verilen isimdir. çoğunluk 12-17 yaş arası kızlarda olduğunu zanneder, yalandır. kocaman olmuş kadınlarda da sıklıkla görülür.

    "çok sevme" durumunun dereceleri vardır, ağır fangirllerle sevdikleri şeyler hakkında konuşmaya çalışmak kafanızın gözünüzün dağılması ya da kulak zarınızın patlamasıyla sonuçlanabilir. sevdiği bi şeye laf edince ağzından köpükler çıkmaya başlıyorsa, bulaşma. o bi fangirllük illeti değil insanlık illeti, bir futbol takımını ya da siyasi partiyi sevene de benzer şey de, tıpkısının aynısı tepki göreceksindir. ama nerde düzgün eleştiri gördük de düzgün tepki verenini arıyoruz. (bkz: eleştiri/@aphrael)

    fanboy müessesesinden biraz farklıdır. (şöyle ki fanboyun bi versiyonu sadece fangirlün erkek versiyonudur. ama aynı zamanda marka veya şirket tutkunu fanboy kullanımı da vardır. fangirl ise sanıyorum marka ya da şirket tutkunu kızlar için pek kullanılmaz.)

    peki bu insanlar neyi sever?
    brad pitt'ten high school musical'a, miyavi'den anita blake'e, final fantasy'den twilight'a, yaoi'den eric northman'a, kisuke urahara'dan la roux'a, fullmetal alchemist'ten justin timberlake'e bi sürü şey/kişi sevebilirler.

    peki bu insanlar ne yapar, neyle uğraşır?
    fan fiction, fan art, forum muhabbeti, doujinshi, fan club, internet sitesi, sasuke uchiha baskılı yastığa sarılıp uyumak, zac efron'ı hayal edip mastır yapmak, battlestar galactica maketi satın almak, tüm gün buffy the vampire slayer soundtracki dinlemek vs.

    peki, geek, fangirl ya da fan farkı nedir?
    misal, robert pattinson, fanı ya da fangirlü olabilirsiniz ama geeki biraz tuhaf kaçar. (mesela wiki, geek için elektronik ya da entellektüel bi ilgi alanı lazım demiş.)
    fangirl bence fanın bir alt türüdür. daha çok shippinge ve romantizme meraklı bir türü.

    ortak zevkiniz olan fangirllerle konuşmak eğlenceli de olabilir, "omg, jean claude'un üzerinde dilimi dolaştırmak istiyorum." düzeysizliğine de gelebilir.

    son olarak,
    hepsi sivilceli ergenler değildir, onlara öyle davranmayın. sivilceli ergenleri de öyle oldukları için aşağılamayın, sen ergen değildin sanki. ha ayrıca hepsi, tüm gün evde oturup sevdikleri şeyin internet sitelerinde dolanan insanlar da değillerdir, get a life moduna girmeden önce gerçek bi hayatı olmadığına emin olun. seçtiği hayat tüm gün bilgisayar başında oturup internet sitelerinde dolaşmak olan bi insana denk gelirseniz de, sana ne lan hödük tepkisini göze alın.
    ama en en en önemlisi, "o gerçek değil biliyorsun di mi?" demeyin. şizofren değilse zaten biliyordur. sen kurgunun büyüsüne kapılamayacak kadar öküz ve can sıkıcısın diye herkes öyle olmak zorunda değil. sadece ayakları yere basan, kendin gibi sıkıcı insanlarla muhattap ol, bi dolu var sokakta onlardan. hadi naş.

    (bkz: fandom) (bkz: shipper) (bkz: fan boy) (bkz: noromo) (bkz: geek) (bkz: otaku) (bkz: mary sue) (bkz: fan fiction) (bkz: fan art)
    (bkz: akiba-kei) (bkz: sinefil) (bkz: anime) (bkz: manga) (bkz: doujinshi) (bkz: yaoi) (bkz: yuri) (bkz: fan service)
    (bkz: çizgifilm karakterine aşık olmak) (bkz: dizi karakterine aşık olmak)
  • fangirling şeklinde bi kullanımı var. misal bişeyi çok beğendiğiniz, yahut bi olay bişey çok hoşunuza gitti içinizden sevinçten çılgın atmak geliyor, o zaman ecnebiler "i'm fangirling inside" "totaly fangirling now" falan diyorlar. bu kalıbı da yeni öğrendim nerden öğrendim yutupta gördüm tabi nerden öğrenicem başka. amerikanyada yaşamıyorum sonuçta.
  • "once a fangirl, always a fangirl."
  • sıfattan daha ziyade hakaret olarak yakıştırılır "fangirl".

    live journal'da sürüsüne bereket bulunmakla birlikte, fan girl olmak eşit değildir gerizekalı olmak eşitsizliğini de eklemeyi kendime borç bilirim. genel olarak dışardan bakıldığında büttttün allahın gününü gecesini o community senin bu forum benim şeklinde bilgisayar başında geçiriyor gibi görünüp, akıllarını sadece fangirl'ü olduğu herifin -direk herif dedim burada, çünkü fangirl dediğin, isterse anime karakteri olsun bir herife yazıyordur efenim. *- sikine takmış, ömrünü fanfiction okuyarak geçiren tipler olarak görünmelerine rağmen, öyle bir şey yok.

    tabii ki ruh hastası gibi davranan gerzek modelleri mevcut, eleştiri ne demek anlamayan, körü körüne, ağzından o adam hakkında kötü bir şey çıkarsa ölecek hastalığına yakalanmışçasına saldırgan olanları falan. ama bu stereotipi bütün fangirllere mal etmek yanlıştır. o hatunun kendi mallığıdır çünkü, karakterdir.

    hepsi bu kadar vahşi değil bunların, * içlerinde normal görünen, günlük hayatına devam edenleri de var. * *
  • rainbow rowell'in bir kitabı. simon snow adlı roman serisine fanfiction (bkz: simon/baz) yazan bir kızın üniversite hayatını anlatıyor.

    simon snow olarak geçen seri harry potter'dan esinlenilmiş diyorlar, üstelik rainbow rowell'in dili öyle akıcı ve sizi içine çekiyor ki, "bitmesin!!" derken buluyorsunuz kendinizi.

    esas kızımız cath başlarda sosyofobik bir manyak gibi gözükse de kendine göre nedenlerini anlamaya başladığınızda gerçekten sevmeye başlıyorsunuz. cath'in bir de wren adında bir ikizi var. aslında romanın odak noktası cath, yine de romanın roman olmasının nedeni wren. zira üniversiteye geçerken wren, bu loner arkadaşımızı yalnız bırakıyor ve oda arkadaşı olmak istemediğini söylüyor. böylece bir ay boyunca sırf başkasına yemekhanenin yerini sormamak için fıstık ezmesinden başka bir şey yemeyecek tipteki arkadaşımız cath, reagan adlı fazla dışa dönük, üst dönemlerden bir kızla aynı odaya düşüyor. wren kendini üniversite hayatına fazlasıyla kaptırırken, cath'se internette ünlü olan carry on, snow adlı baz/snow fanficini yazmaya devam ediyor.
  • çokça kullandığım serbest bir çağrışımı olan kavram ;

    (bkz: fangoril)
  • rainbow rowell'in bence lisede olup koleje gidecek olan amerikan gençliğine dolaylı olarak ders vermeye çalıştığı romanı.

    --- spoiler ---

    kitapta anti-sosyal cath adeta bu anti-sosyal havası ile levi adında eskinin levi's reklamlarına çıkan bir erkek arkadaş yaparken; sosyal, canlı, neşeli, gezmeyi-yaşamayı-eğlenceyi seven kız kardeşi wren babayı alıyor.

    --- spoiler ---

    fikir olarak güzel ve kurgu olarak özgün olsa da bir nesle damga vurmuş olan ipek ongun'un yaş onyedi adlı kitabı ne kadar edebi ise bu kitap da o kadar ebedidir.
hesabın var mı? giriş yap