• fatalica'yi cok sevmek, tapinmak olabilir.
  • (bkz: kadercilik)'te tanimlamasi yapilan ingilizce olduguna inandigim bir kelime.
  • memleketteki sessiz/tepkisiz çoğunluğu açıklamaya yardımcı bir yaklaşım. iş yerinde her türlü haksızlığa boyun eğen çalışanlar, bir sorun karşısında haklarını savunmaya gerek görmeyen vatandaşlar, çözümü çoğunlukla ilahi adalete teslim eden bir gürûh.
    örneğin amerikadaki kadının, bacağının yanmasına sebep olan 'ısı ileten' kahve bardağı için mc donalds'a dava açmasına karşın (markada yanılıyor olabilirim), benzer bir olayda "neyse, vardır bunda da bir keramet" demek ve dava açmayı aklının ucundan bile geçirmemek -sadece işleyişe olan güvensizlikten değil fakat- fatalist yaklaşımın iliklerine kadar benimsenmiş olmasından kaynaklanmaktadır.
  • "su hayatta bir türlü fatal olamadim" diye yakinan insanlarin bir süre sonra "fatal olamadim, bari fatalist olayim" düsüncesiyle aldiklari ruh hâline denir.
  • (bkz: the oracle)
  • insanın yaşama enerjisini sömüren bir görüş
  • seçimlerimizin bize ait olmadığını ya da seçtiğimiz şeyi seçmenin bize ait olmadığını gösteren felsefi görüş. buna inanan bir insan nasıl delirmiyor diye düşünüyorum.
  • her seyin tanri tarafindan onceden belirlendigini savunan akım
    bizdeki alın yazısı *
  • "kadercilik" anlamındaki felsefi terim.
    özetle yaşanan her şeyin önceden belirlenmiş olduğuna, hiçbir gücün önceden belirlenmiş olan kaderi değiştiremeyeceğine inanan akım.
  • (bkz: cebriyye)
hesabın var mı? giriş yap