• diğer yöntemlere göre daha pratik olduğu için tercih ettiğim eylem.

    sıcak su dolu bir kupaya kahveyi ekleyip (ve tercihen kupanın üzerini kapatıp) bir kaç dakika bekledikten sonra kaşık yardımıyla karıştırdığında hem kahvenin aroması suya iyice karışmış hem de kahve posası dibe çökmüş oluyor ve keyifle içiyorsun. böylece ne kahve keyfi bittikten sonra temizlenmeyi bekleyen alengirli french press ile baş başa kalıyorsun ne de filtre kahve makinesiyle uğraşıyorsun.

    (bkz: oh mis)
  • (bkz: french press)
  • bunun bir tık üstü kahveyi öylece kaşıklamak, en azından kirli bardakla falan uğraşmazsın
  • bir zamanlar öğrenci evindeyken yaptığımız eylem.

    arkadaşın babası yurtdışına çalışan şofördü, bize sürekli filtre kahve getirirdi gittiği yerlerden. ama öyle böyle değil nedense adam bize hep filtre kahve getirdiği için mutfağın yarısı kahveydi. hatta arttırıyorum kahvecilerde bile o kadar filtre kahve yoktur o dönem. olamaz yani, olması imkansız evde o kadar çok filtre kahve var. tabi sene 2007 öyle filtre kahve neyin bilmiyoruz. sadece hava atıyoruz millete hatta başka yerde kahve ikram edildiğinde, bizde filtre kahve var biz başka kahve içmiyoruz falan dediğimiz de çoktur mal gibi. ama tabi ki french pressdenen zımbırtıdan zerre haberimiz olmadığı için fincanda kahveyi hazırlayıp bi 5 dk beklerdik dibe çöksün de içelim diye.

    sonra bigün daha önce italya'da yaşamış birisi geldi eve. biz yine geleneksel ikramımız olan filtre kahveden verdik kendisine. bir de uyarıyoruz tabi, hemen içme bi 5 dk bekle de dibe çöksün o filtre kahve çünkü diye. o da bize siz niye french pressle içmiyosunuz ki bunu diye sordu. biz önce dördümüz de french kiss diye anlayıp ona göre yorum yapmaya başlayınca kızcağız önce ne olduğunu bize izah edip cold brewlerden falan bahsetmeye başlayınca ufaktan bi aydınlanma yaşadık tabi. o güne kadar öyle şeyler duymadığımız için bütün gün "büyük baş" gibi bakmıştık garibime.

    ömründe çay içmeyen, kahve kültürü en fazla fincana 2 tatlı kaşığı nescafeyle sıcak suyu koyup emcüklemek olan adamım lan ben. ne işim olur filtreyle, hücum pressle.
  • yıllardır french press ile uğraşmak yerine tercih ettiğim yöntem. daha yoğun, bitter bir tadı oluyor seviyoruz efenim. tadına da alıştığımdan makine kahveleri light geliyor. sert kahve sevenler deneyebilir.
  • evde çalışmaya başlayınca, her gün french press yıkamaktan daralma geldiği için geçtiğim eylem oldu kendisi. iki kaşık kahve atıp bekletiyorum. üzerine de azıcık süt ekliyorum ve tamamdır. kahve tamamen dibe çöküyor. ha ne oluyor sonunda.. türk kahvesi gibi dibini de içmiyorum.
  • kahveyi damağımla yanağım arasına sıkışacak şekilde istifliyorum ve sıcak suyu yavaş yavaş yudumluyorum. böylece hem bardak kirlenmemiş oluyor hemde daha yoğun bir tat alıyorum. herkese tavsiye ederim. biz erzurum'da hep böyle içeriz
  • cam demliği ve ince çelik süzgeci olan elektrikli çaydanlıklar ile kolayca yapılabilen bir eylemdir.. öbür türlü hiç uğraşmayın, çamur gibi absürt bir içecek çıkıyor ortaya. iri bir fincanda double türk kahvesi için bin kat daha iyi.
  • zaman zaman yaparim, begenirim de.

    ayri bi damak tadi veriyor.
hesabın var mı? giriş yap