göl zamanı
-
başrollerinde emre canpolat, begüm birgören, cemil büyükdöğerli, didem balçın'ın yer aldığı cafer özgül yönetmenliğindeki yeni türk filmi. senaryosu da cafer özgül'e ait.
öncelikle 30-31 ağustos ve 1 eylül tarihlerinde montreal film festivali'nde gösterimde olacakmış.
merakla bekliyoruz efendim.
kaliteli bir iş çıkarılmışa benziyor.
ilk fragmanı şöyle: http://youtu.be/a_tdns45usi -
27 haziran'da vizyona girecek olan cafer özgül filmi.
montreal film festivali'nin ardından iran'da fajr film festivali'nde de gösterilmiştir.
konusu şöyle;
"1930‘ların türkiye’si.
ülke atatürk devrimleri’ne geçişin acemiliklerini yaşamaktadır.
tıbbiyeden mezun olan iki arkadaş ahmet ve refik 19. yy romantiklerine özenerek anadolu’yu gezmeye çıkarlar. yolları ege’de bir kasabaya düşer ve eski ittihatçılar’dan haşim bey onları konağında misafir eder. haşim bey’in kızı elif, insanlardan kaçan melankolik bir kızdır.
o gece göl kenarında refik ile karşılaşır ve aralarında bir aşk başlar.
kafası yeni fikirlerle dolu olan refik, kızı yüz üstü bırakır ve avrupa’ya gider. arkadaşı ahmet de elif’e âşık olmuştur. hatta tayinini ister ve kıza yakın olmak için kasabaya yerleşir. elif yıllarca refik’i bekler… ahmet de elif’i… aradan geçen yıllar içinde hayatları defalarca kesişse de refik kızın aşkının büyüklüğünü bir türlü fark edemez. ancak kendisi de özel hayatında aradığı mutluluğu ve başarıyı yakalayamaz.
nihayet arkadaşının hastalığı dolayısıyla son kez gider kasabaya. ve bu gidişle karakterlerimizin büyük hesaplaşması başlar…" -
filmi izlemedim ama film müziği hakikaten çok güzel. sırf bunun için gitmeye değer..
http://www.youtube.com/watch?v=hy185bmhdk0 -
kafası karışık, ne yaptığı belli olmayan esas oğlan refik'in ağzını burnunu kırmak istediğim film. sıkılmadan sonuna kadar izleyebildiysem tek sebebi, bomboş bir salonda, iki kişi film boyunca geyiğin dibine vurmamızdır.
-
-
tv de gösterildi dün gece, karanlık kabus gibi bomboş bir filmdi
-
içine, kendisine yabancı hiçbir şey karışmamış, izlerken beni alıp götürmüş, geri getirmiş filmdir.
neden bu kadar boş geldi size anlamış değilim. sonlara doğru söylenen ' ben seni beklemiyormuşum aslında, onca sene bekledikten sonra anladım.' repliği bile başlı başına yeter bence. -
göl zamanı
sevgimden bir sızı
kaldı gönlümde
goncası kırılmış
bir gül gibiyim
yazdığım hayatta
attığım adımda
kalbimde acımla
bir başımayım
uzakta bir yerde
mazimde saklanan bir göl zamanındayım
meftunun olmuşum
kalbim kanıyor
hasretin gönlümü
her an yakıyor
yazdığım hayatta
attığım adımda
kalbimde acımla
bir başımayım
uzakta bir yerde
mazimde saklanan bir göl zamanındayım -
bu tarz bitirilmemiş ilişkiler bana fazlasıyla hüzünlü gelmiştir her zaman. filmde tam da bu var. refik ve elif bir insanın ruhunun iki farklı insanda vücut bulmuş hali sanki. her insanda bu iki hali hep çatışırken görürüz. film de bunun üstüne kurulu bir bakıma. film boyunca refik'e kızsam da sonunda başını okşayan ben olmak istedim.
-
aile filmi, oturun televizyonda izleyin der gibi.. başladı ve sessizce bitti işte..
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap