• fondü peyniri
    (bkz: kars gravyeri)
  • çizgifilmlerdeki delikli peynirlerdendir. oldukça tatlıdır. biraz da sakız gibidir dolayısıyla yemesi inanılmaz keyiflidir. şarapla birlikte tüketilir çok lezzetli olur. çizgifilmlere konu olmuş deliklerinin nasıl oluştuğu ise başka bir hikayedir. gravyer peyniri mayalanma vesaire için saklandığı yerde kurtlanır. bu kurtlar peynirde o görmüş olduğunuz delikleri dolduracak kadar çoktur. peynirin lezzetine kavuşmasında bu kurtların rolü çok büyüktür. neyse efem belli bi zaman bu kurtçuklar gruplar halinde mutlu mutlu yaşarlar ama her fani gibi onların da ölmesi gerekir. ölürler de. peynirin içerdiği maddelerden mi yoksa kurtçuklardan mı bilinmez, bu kurtçuklar erirler. evet evet eriyip yağ olurlar. geriye "ev" dedikleri o delikler kalır. sonra biz alırız o tatlı peyniri şarapla birlikte tüketiriz. şarabı fazla kaçırırsak sapıtırız, arkadaşlarımıza uçan tekme atarız sonra kedi gibi kusarız fışfış..

    8 yıl sonra gedit: deliklerin kurtçuklarla alakası yokmuş efenim. zaten bu hikayeyi dinlerken de deliklerin çeperinin pürüzsüzlüğünden kıllanmıştım. gayet hava kabarcığı gibiler çünkü. evet biliyorsunuz peynir, sütün çeşitli bakteriler ile mayalanması ile üretiliyor. bu bakteriler süte katılırken propionibacter shermani isimli bakteri seçilirse de gravyer oluyor. ancak bu propionibacter shermani isimli bakteri çok pırtlıyor afedersiniz. hatta bildiğiniz osuruyor efenim. bu karbondioksit gazları da baloncuklar yapıyor işte. karışımın ısısı, asiditesi gibi parametrelerle oynayarak baloncukların boyunu da ayarlayabiliyorlarmış.

    carline'nin dürtmesi ile düzeltme ihtiyacı duyduğum bu konuyu bir süt ürünleri mezununa da danıştım. bana götüyle güldü ve kurtlu peynirin italya'da kaşar benzeri bir çeşidinin ve ülkemizin kuzeydoğu'sunda yapılan bir çeşidinin bulunduğunu belirtti. ama gravyerde kurt yokmuş efenim. carline'ye teşekkür edin bana değil.

    15 saniye sonra gelen edit: bana da edebilirsiniz.
  • disarida bu isimle bosa aramayin, bulamazsiniz. zira turkce'ye gravyer olarak gecmis bu guzide ve cok kokulu peynirin asil adi gruyere'dir. gruyeres, isvicre'nin fribourg kantonunda bir kucuk sehirdir. posta karti gibi turlu turlu guzellikleri barindirmasinin yani sira, giger'in kenti oldugundan kendisine adanmis bir muze kasabanin manzarali kalesinde yer almakta, cok pahali souvenir urunleri satmaktadir. gruyere'e gidildiginde gerek fondue, gerek raclette ve hatta mumkunse ikisi birden yenilir, bir senenin peynir stogu alinmis olarak masadan kalkilir. kiliseye benzeyen salt cellar'i sizi sasirtmasin, sadece tuz deposu olmakla yukumlu olmasina ragmen kendini 17. yuzyil katedralinde altar zannetmektedir. cikarken yolun sagindaki dukkanlara ugrayin, tahtadan oyma baykus, kedi, inek ve turlu sevimli hayvan biblosu alin. gruyere peynirinin kendisi ise pek akli basinda bir hatira sayilmaz zira feci ayak kokar, adami yolda rezil eder, sonra denk gelir "nicun adidas climacool giymedin hayvan herif?" diyen insanlarla muhatap olursunuz.

    gezi gozlem ve inceleme kolu adina!
  • cahil gezi gozlem ve inceleme kolu uyelerinin taa gruyeres'e kadar gidip de bilincsizce tukettikleri peynir. amac fondue yemekse, etsiz raclette yemekse*** biz bu lezzet depolarini iyi-kotu istanbul'daki movenpick marche'lerde de yiyebiliyoruz; ne gerek var fribourg'a gitmeye?

    ote yandan, bilinc sahibi, zekalari ve kaliteleri ile her ortamda kendilerini fark ettiren beslenme kolu uyeleri ise, fribourg'a gittiklerinde hapur hupur fondue yedikten sonra creme fraiche'li meringue de yerler, ickilerini de icerler. tum bu tuketime ragmen catlamadilar ise, o restoranda servis yapan big momma'ya ozenip trene atlarlar ve nestle fabrikasina giderler, taze taze cikolatalardan da yerler. iste bu yuzden onlar beslenme kolu uyeleridir, gezi kolu uyelerinden daha ustundurler. zaten biz bu skandallarla "nisan yemegi" basliginda da karsilasmistik.

    ps. mutlu hatiralar dolu bu anekdotal entrynin sonunda, icimden bir ses gruyeres'e gidip inekli esya alanlara "ou sont tes larmes au charme masculin?" diye sorulacagini soyluyor.
  • ardahan ve çevresinde kaşar peynirinden sonra, en çok üretilen peynir. 3 ay sonunda yemeğe hazır hâle getirilebiliyor.
  • tom ve jerry'nin peyniri. jerry icin fonksiyonel delikleri olan peynir.
  • 50 ila 70 cm çapında ve 10 - 15 cm yüksekliğindeki tekerler halinde üretilir. ağırlığı ise üretildiği boyuta göre değişir (15 ila 50 kg arasında). gravyerin karakteristik özelliği olan delikler, aynı zamanda kalitesini de gösterir. hemen hemen aynı boyuttaki ve düzenli sıralı gözenekler peynirin "iyi" olduğunu gösterirken, deliklerin irili ufaklı ve düzensiz olması tam tersi durumu işaret eder. yapımı meşakkatlidir.
  • kars gravyeri, kasardan daha lezzetli, tulum peynirinden daha igneleyeci, dil peynirinden daha isirilasidir. fekat, fransiz gravyeri de bir o kadar aci, amonyak kokulu ve yenilmeyesidir, ya da migros'takiler bozulmustur, bilemiyoruz...
  • bazı sonradan zenginlerin, sırf pahalı diye satın alıp kahvaltı ederken ya da tostun içine koyup eritmek suretiyle tükettikleri peynir. aynı insanlar, rokfor u da yemiyorlar sırf küflü diye.

    edit: yurtdışında tostla ve makarnayla da tüketimi yaygınmış.
  • tostla süper olan peynir.
hesabın var mı? giriş yap