• bi yanık izi gibi elinde çocukluğundan kalma geçmez de yayılarak azalır bedeninde sadece ama yok olmaz asla.

    bedenindeki her bir zerrecik atomlarına ayrılsın da yeniden doğ istersin çünkü artık o kadar inancın kalmamıştır iyileşeceğine bu yaranın geçebileceğine.

    n tuhaf insanların gerçekten kötü olabileceğine aklımın ermediği zamanlar vardi benim. başkalarının işlediği günahlara onlar için tövbe ettiğim gerçek dışı zamanlar.

    şimdi ise hangi günahmın bedelini ödediğimin muhasebesini yaptırıyor zaman bana.
    n tuhaf vicdan terazimin dengeyi bulmakta zorlanıyo oluşu, n acı bi ileri iki geri adım atıp durmak ve anlaşılamamak, gidememek kalamamak...

    oylece dursam gözlerimi kapayıp
    zaman tüm hızıyla geçse ama ben sadece herşey geçtiğinde açsam yeniden gözlerimi geçti dese annem herşey geçti...
  • tevekkül kavramını seviyorum. elinden geleni yapıp gerisini havale etmeyi. elinden geleni yapma kısmı bizi ilgilendiriyor. o bize ait kısmı işin. geri kalanını dalgayla rüzgar halledecek. ya seni o çok yaklaştığın yere taşıyacak ya da savuracak. (bkz: kelebeğin hayat sırları)
  • hayatımı bu duygu şekillendiriyor sanırım..sürekli tetikte olmak ve hep kendine güvenmek zorunda kalıp sırtını kimseye yaslayamamak cidden çok yorucu .. farklı olsun isterdim lakin mümkün değil ne yaparsam yapayım herkesin bir gün bir nankörlük edeceğini ,kazık atacağını düşünmekten kendimi alamıyorum..kısacık ömrümde beni hiç yanıltmamış olmaları da bambaşka bir mevzu tabi
  • çocukluktan yerleşen bir duygudur. kaybetme korkusuna eşlik eder. yalnızlığa alışmış bünye kendi başına olmaya öyle kaptırır ki kendini, hayatına girmeye çalışan herkese o önyargıyı hissettirir. güvenemezsin, çünkü o de çekip gidecek dersin. herkes gitti, o niye kalsın ki dersin. her şeye temkinli yaklaşırsın, en kötü olasılıkları beyninin bir köşesine hapsedersin. o duygu hiçbir zaman terk etmez benliğini. bir gün biri gelip bunu değiştirebilir mi, bilinmez.
  • "ben sana inanmıyorum çünkü kendime de inancım yok. kuşandığım zırh ve maskeleri bir an için bile elden bırakamıyorum, çünkü varoluşumu ancak onlarla tanımlayabiliyorum. onlarsız aynaya bakabilirsem eğer, bı hayaletle karşılaşmaktan korkuyorum. kendi çıplak varoluşumla çarşıya pazara karışmak bende gözetleniyormuşum duygusunu uyandırıyor. bu hayatta herkes kadar benim de kendimi kollamam gerek. bütün bu itiş kakış sırasında yara almak istemiyorum. zırhıma sadakatim bundan. sözcüklere, beni kuşatan imgelere bağlılığım bundan"'

    kemal sayar, olmak cesareti,syf:34
  • kaybetmekten korktuğun için güvenemezsin,
    güvenemediğin için de hep kaybedersin.
    bu bir kısır döngüdür.
    bitsin istersin, bitti zannedersin ama bitiremezsin.
  • bu ara başkalarına güvenmeme duygusu içinde değilim aslında. ama şunu farkettim ki insanlar bana güvenmiyor. özellikle işimle alakalı konularda. iyi ki ben daha yeniyim öğrenicem dedim yahu her dediğim sorgulanır oldu. ben en yakın arkadaşlarıma bir aylık tecrübesi bile olsa gözüm kapalı güvenirken en iyi bildiğim alan da sorgulanmak bu ara biraz kırıcı. bilmesiniz de bilicem diyceksiniz demek ki bundan sonra. böyle yapanlar kazanıyo anasını satıyım
  • hiç kimseye bir başkasının günahı yüklenmez.
    - fâtır suresi - 18

    yani daha önce, mide bulandırıcı tecrübeler yaşamış olabilirsiniz. fakat bunu tüm insanlığa mâl edemezsiniz.

    dünyada bazı insanlar şeytanın avucuna düşmüş şekilde yaşarlar. bunların bir özelliği de, asla geçmişten kopamazlar. insanoğlu ileriye dönük bir varlıktır. şöyle düşünün;
    arabayı kullanırken, sürekli dikiz aynasına bakarsan ne olur? önüne bakmadığın için elbet kaza yaparsın !

    bizim ancak içimizde güzel umutlar ve dilekler varsa geleceği güzel yaşamamız mümkün olur. şeytan ise bunun böyle olmasını istemediği için bizi sürekli geçmişle vesveselendirir. bunu kendinize yapmayın kardeşlerim

    çünkü sen allaha nasıl inanırsan, allahta senin zannınla, sana muamele eder. buna şimdilerde modern dünya olumlama yapın dese de biz buna 14 asırdır hüsnü zan diyoruz. güzel düşünelim ki güzellikler bizi bulsun.

    kudsî bir hadiste allah teâlâ (cc) buyurur ki,

    "kulum benim hakkımda ne zannediyorsa (ne düşünüyorsa) ben öyleyim. ve bana dua ettiğinde ben onunla beraberim."

    vesselam …
  • bir ilişkiye başlatmaz.

    bazen sevgiyi dahi kirletir, güldür güldür aşıp taşacak bir ırmak olabilecek o cevheri kirletip kurutarak ağır bir bataklığa çeviriverir...
  • "güvenmek senin salaklığın olabilir ama güvenini kırmak karşıdakinin karaktersizliğidir..."

    (bkz: charles bukowski)
hesabın var mı? giriş yap