• okurken insana ister istemez larry'nin penisini merak ettiren kitap:"ve o şey de, tek çekik gözüyle sana bakıyor! hemen şaşırıyorsun, nasıl da şık görünüyor. belford'unkiyle kıyaslarsan öyle tabi. belford'un penisi, herhelade uzunluk ve kalınlık yönünden diamond'ınkini geçer ama öylesine bumburuşuk, çarpık, kan oturmuş gibi birşey ki, görmeye tahammül edemediğin bir haşlanmış hindi bıynunu hatırlatıyor sana.* öte yandan diamon'ın* sapı, mermerden bir tüfeğin namlusu gibi-pürüzsüz, düz ve ay beyazlığında; tacıysa kadife bir elmaya, kullanılmamış bir iğne yastığının gül renkli merkezine, bir lale soğanına, bir kobranın başına benziyor."
    (bkz: höst)

    damakta parfümün dansı kadar uzun ve güzel bi tat bırakmasa da son derece keyif verici bi tom robbins kitabı..
  • ikinci tekil sahsın anlatım farklılığı, kısa bir zaman aralıgına sıgan hikaye, belford un aslında esgecilmis, uzerinde calısılsa dikkate deger bir adam olabilitesi, sirius hadisesi gibi pek cok onemli ve onemsiz ayrıntı dısında "gwen mati" kaltağıdır bu romanı digerlerinden ayrı kılan.
    her ne kadar tom robbins amcanın ask hayatı ve cinsel yasamı uzerine pek bi bilgim olmasa da kudra, leigh/ellen cheri, amanda gibi karakterlerin hep kendi hayatına giren kadınlara atıflar oldugunu dusunmusumdur kitaplarını okudukca. fakat bu kitabın basrolu gwendolyn oyle sinsi, guvensiz, duzenbaz bir kadındır ki kitabın son donemecinde bile anlamının manasını anlamaktan uzak, supheci ve korkak bir kadın olarak kalmaktadır. kendi teoremim dogrultusunda doksanların basında birisinin tom amcayı iyice kızdırdıgından supheleniyorum.
  • bir an önce okumak için sabırsızlandığım, uzaylı ceddimin sırrını bulacağıma inandığım tom robbins kitabı. nerden kaçmışız bakalım...
  • "...şimdi gecedir artık, akşam değil, tam bir gece; tamamen "ölmüş" değilse de "karalara" bürünmüş bir gece. akşamın frakının kuyruğundan tutup çeken bir ikindisi ve yakasına iplik gibi yapışıp kalmış ışık lekeleri vardır genellikle;nama gece, yalnız, apayrı, hiçbir şeyle uyuşmayan aşırı bir uçtur. gündüzün, akşam boyunca hala belli belirsiz görünebilen güvenli sınırları, gecenin yoğun zamkıyla silinmiştir; mürekkepbalığı salgısı, pijama sosu ve pervane kelebeklerin yaptığı mavi baldan oluşan bu zamkla örtülerek görünmez olmuştur. gece bir maske midir; yoksa ..." s.31.
  • "borsanın yataktan düşüp de belini kırdığı gün, hayatının en kötü günü. ya da, sen öyle düşünüyorsun. bu senin hayatının en kötü günü değil, ama sen öyle sanıyorsun. ve bu düşünceyi sözcüklere dökerken, inançlı ve olabildiğince sade bir anlatım benimsiyorsun.

    "hayatımın en kötü günü bu,"diyorsun tuzlu bir fıstığı duble martini bardağına bırakıp -daha iyi günlerde şarap içersin- fıstığın dibe çöküşünü seyrederken. senin dibe vuran talihinden daha yavaş, daha zarif, helezonik hareketlerle iniyor aşağı; fıstığın etrafında toplanan o güzel, minik cin kabarcıkları, yüreğine yapışan yumrularla, pürüzlerle ve batıcı şeylerle tezat oluşturuyor."
  • okuduğum en vasat tom robbins kitabı.
    b is for beer bile çocuk kitabı kılıklı haliyle bu kitaptan daha iyidir.
  • "en kötü gün mü? henüz yirmi dokuz yaşındasın. başka günler, başka facialar olacak daha. belki de çok yakın bir gelecekte hem de. aslında, belki tam da şu dakikada bir şeyler oluyordur."
  • "gece; yalnız, apayrı, hiçbir şeyle uğraşmayan aşırı bir uçtur. gündüzün, akşam boyunca hala belli belirsiz görünebilen güvenli sınırları, gecenin yoğun zamkıyla silinmiştir...gece bir maske midir; yoksa gündüz, gecenin ustaca gizlenmiş halinden başka bir şey değil midir aslında? çoğumuz gece doğarız ve çoğumuz gece öleceğiz..."
  • "belford, q-jo'nun onu kafaya aldığını biliyor, aptal değil; ama nazikçe gülümsüyor. bir kızın alıp eve, eğer varsa annesine götüreceği bir gülümseme bu; bir kızın bir midilli gibi sahipleneceği, limonata gibi yudumlayacağı, popüler bir parça gibi mırıldanacağı bir gülümseme; karanlık geçitteki bir kıza, güvende olduğu duygusunu verecek bir gülümseme."
  • "bir yabancıyla bakılan tarot, bir gecelik beraberlik gibi bir şeydir. sevgilinle yaptığın seksten hem daha tehlikeli, hem daha dürüsttür genellikle."
hesabın var mı? giriş yap