heroin chic

• elbise satmak, parfum pazarlamak icin bagimliligi ozendirmeye haklari yoktu belki moda dunyasinin duayenlerinin, fakat olen fotografci davide sorrentinin yine oglu gibi fotografci olan annesi francesca sorrenti'nin agzindan dokulen cumleler belki de heroin chice karsi baslatilan, biraz da haksiz yere cok buyutulmus kampanyaya karsi bu tarzi en iyi savunan, moda dunyasinin gerceklerini en iyi ortaya cikaran demeclerden biridir.
  
  ne farkeder ki, der francesca sorrenti bu demecinde, evet politikacilar ve bazi modacilar gunluk guneslik portreler cizmek istiyorlar, oyle ki bol isikli ortamlarda, temiz pak ve $ik giyinmis mankenlerimizin dudaklarinda bir gulumseme ve hatta butun dislerini gosteren kahkahalar var son zamanlarin heroin chic karsiti moda kampanyalarinda. yuzeyde mutlu yasamlar cizmek ne kadar gercekcidir ki, 32 disini fotograflarda gosteren piril piril giyinmi$ ku$anmi$, mutlu gozuken manken, fotograf cekimi biter bitmez arka odaya gidip kokainini cektikten sonra...gercekleri gostermek insanlari o gerceklere te$vik etmek degildir^*, tam tersi sacma ve gercek olmayan bir guzellikle kapatmaya calismak bazi seyleri, tam tersi o maskelerin, o 32 disiyle gulumseyen mankenli fotograf cekimlerinin arkasindaki gercekleri ogrenmeye tesvik edecektir insanlari...
• sapasaglam ayakta bu tarz siz ne derseniz deyin, subat ayi w dergisi^* en baba editoryelini heroin chicin unlu fotografcisi mario sorrentiye ayirmis...bembeyaz duru bir ten, cok koyu goz makyaji ve yaninda bir de taranmamis dogal saclar, buyrun cikarin tadini...
• calvin klein'ın 93'teki kate moss'lu reklam çekimiyle patlayan bi akım. uyuşturucuya özendirdiği gerekçesiyle dönemin başkanı bill clinton'dan bile tepki çekti. 97'de ünlü moda fotoğrafçısı davide sorrenti'nin uyuşturucuya bağlı ölümü de üzerine tüy dikti. bu akım 99'da, vogue'un da ittirmesiyle gisele bündchen'in öncülük ettiği daha çok latin amerikalı top modellerin ekmeğini yediği sexy model furyasının geri dönüşüyle sonlandı.
  
  şu an pale diye gezen gençlerimiz bu akıma öykünmektedir.
  
  (bkz: jaime king)
  (bkz: kate moss)
• her şey eroinin dünya piyasasına hızlı bir şekilde yayılımıyla başladı. bu başlangıç, farklı yollar izleyerek devam etti ve sonunda heroin chic dedikleri bir moda anlayışına kadar evrildi.
  
  eroin piyasaya ilk sürüldüğünde amerikan borsacıları, mankenler ve oyunculardan oluşan zengin dünyanın uyuşturucusuydu. fakat talep o denli artmıştı ki, arz tarafı bunu dengelemek isterken gereğinden fazla üretim gerçekleştirdi. bu da tüm dünyada eroin fiyatalarında ani bir düşüşe neden oldu.
  
  bu fiyat düşüşü eroinin kenar mahallelerde el altından satılmaya başlanmasına sebep oldu. alt sınıftaki bu alım artışı, kirli iğne paylaşımları sonucu aids artışı ve altın vuruş (golden shot) diye tabir edilen aşırı doz ölümlerine sebep oldu. eroin seçkinlerin tercih etmekten kaçındığı bir uyuşturucu haline büründü.
  
  arz tarafı bu durumdan memnun değildi. böylece eroini saflaştırmak üzerine çalışmalar yaptılar. bu saflaştırılmış ve etkisi çok daha fazla olan eroin burundan kullanılabilir hale gelmişti. fiyatı da diğer eroine göre oldukça yüksekti. ve eroinin sosyeteye giriş bileti yeniden çıkmış oldu.
  
  özellikle 1990'ların başlarından itibaren tüm bilinen çevreler arasında hızlı bir eroin tüketimi yeniden başlamıştı. ve bunu saklamak zorunda da hissetmiyorlardı. saf eroin kullanımı artık havalı hissedilmesine neden olan bir şey haline gelmişti.
  
  bu bağımlılığın psikolojik etkinliklerinin yanında fiziksel etkileri de oldu. kullanıcılar hızlı şekilde kilo kaybettiler, göz altlarında morarma, ciltlerinde solmalar gerçekleşmeye başladı. ve "heroin chic" fikri böylece doğdu.
  
  moda dünyasındaki ilk yansıması gia carangi olarak görülmekte. (kendisi de aids'den ölmüştür) fakat bu kavramı gerçek anlamda taşımayı başarmış en ünlü top model şüphesiz kate moss'tur. çok ünlü moda dergilerinin, fotoğrafçılarının, defile organizasyonlarının heroin chic sıfatını taşıyabilecek mankenleri yükseltmesiyle bu oluşum moda dünyasından film ve müzik dünyasına da yayıldı.
  film (trainspotting, pulp fiction) ve müzik (grunge, rock) piyasalarına atlayan bu moda, uyuşturucu kullanımının artmasına da neden oldu. (parantez içleri de hep güzel şeyler ama neyse...)
  
  bu dönem çoğunlukla kadınların olsa da erkeklerin de zayıfladığı, asileştiği, güzellik anlayışlarını reddettiği, yapılmaması gereken şeyler yapmayı istediği, sağlıksız görünmekten mutlu olduğu bir dönem olarak devam etti.
  (not: anoreksiya nervoza'nın manken hastalığı diye adlandırılmasının asıl sebeplerinin başında heroin chic kavramı gelir)
  
  uyuşturucunun rağbet görmesi, yaygınlaşması ve sonuçları tüm dünyayı olumsuz şekilde etkilemeye başlamıştı. 1997 yılına gelindiğinde o dönemin ünlü moda fotoğrafçılarından davide sorrenti'nin uyuşturucuya bağlı ölümü moda dünyasını ciddi şekilde sarstı. uyuşturucu kendi evinden birinin ölümüne sebep olunca tepkiler artmaya başladı.
  
  ve dönüşüm başladığı yerden, moda dünyasından harekete geçti. kadınsı, sağlıklı, kıvrımları olan model tercihleriyle yeni bir "moda" kavramı oluşturuldu. artık eroinman görünümlü kadın ve erkekler eski modaydılar.
  kadının "kadınsı" görünmesi gerektiğini savunan bu girişimin en iyi örneği gisele bündchen diyebiliriz.
  
  böylece tüm dünya çapında değerlendirildiğinde 80'ler ortasından 2000'ler başlarına kadar devam etmiş heroin chic modası son bulmuş oldu.
  ve bu moda yüzlerce gencin ölümüne sebep oldu...
• en cok my dying bride'a benzemeyen my dying bride sarkisi.kufurler sansurlenmistir ama arkada ekolu bir sekilde duyulur,bu da bir mdb ilgincligi iste.
  
  falling flat, falling on my face
  up yours you fucking basket case
  come on, come on, take a shot
  kick me, kicking you, kick the lot
  
  talk to you with a frightening blade
  hear me stalk through the 6th fucking grade
  bar wax cloggin up your head
  maybe you're dumb, maybe you wanna be dead
  
  take a ride through a city tonight
  or we can stay here smoking shite
  
  fear grabs like a falling man
  unforgiving is its choking hand
  come on, come on if you've got the guts
  kill me now cuz i don't give a fuck
  in, out, baby i don't mind. nice cunt. nice behind
  groping around like a stupid kid
  
  bastards fucking everywhere
  it's all i see, i can't help but stare
  talking crap and looking like a twat
  see the blade. feel the blade in your back
  
  this night. this night is hot
  hope it rains. hope it rains a lot
  everywhere suckers stop and stare
  
  fucking city's just a fucking mess
  up to its neck in fucking piss
  children playing with broken glass
  kill themselves for a laugh
  
  tired of being sold as meat
  whores give up beating on my meat
  actually, you know, i don't really mind
  too many scabs. flesh is hard to find
  
  crime is here. here to stay
  under pressure to admit you're gay
  no money. no love. no luck
  tough shit, stupid, worthless fuck
  say you will. say you won't. say wou will
  
  shit and scum. fucking pigs everywhere
  harassing me but i don't fucking care
  i'm not free. they're always tying me down
  taking me. taking me down town
  
  bitches. yeah, i fucked my share
  and their mothers cuz i don't care
  say you will. say you won't. say you will
  talking shit. you want it up the hilt
  always feeling sick and always drunk
  raining at last, thank christ you cunt
  do me now with your heroin chic
  say nothing more. do not fucking speak
  
  calmly walk from slut to slut
  up everyone. you know i don't mind a fuck
  no protection baby, who fucking cares
  take a look. come on. everyone stare
  
  life for life is just the way its at
  i don't remember last time i laughed
  call my woman but she's never home
  killed everyone to use this fucking phone
  eye for an eye and all that shit
  rip you off cuz i need a hit
  sit-down-now-i've-had-enough
• "in, out, baby i don't mind... nice cunt. nice behind" sözleriyle yüzde bir gülümseme yaratan, sanki the crow'un soundtrackinden fırlamış şarkı.. mükemmel..
• kurt cobain hırkasından yavrulama junkie hırkası, diğer bir versiyonu için ayrıca (bkz: depresyon hırkası)
• dinlemekten bıkamadığım şarkı. içsel kırılma noktam.
• "children playing with broken glass, kill themselves for a laugh" kısmıyla crack'e gönderme yapan şahane şarkı.
• my dying bride'ın tarzından en çok saptığı şarkıdır.güzeldir, hatta sırf böyle şarkılardan albüm bile yapması istenebilir. şarkıda i don't remember last time i laughed kısmı adamı kopartır.