• “tembel insan hak edilmiş bir dinlenmenin zevkini bilmez çünkü pascal’ın dediği gibi: ısınmak üşürseniz, dinlenmek yorulursanız güzeldir.”

    irade terbiyesi - jules payot
  • ben bu kitabı beğenmedim, ama her şeyin sırrını tek bir noktada arayan ve her şeyin tek ve ulvi çözümü olduğunu düşünen günümüz insanının büyük çoğunluğu beğenecektir.

    kitapta son derece haklı noktalar da var, saçma sapan şeyler de kanaatimce. ayıklamak artık okuyana kalmış gibi.
  • on yedinci yüzyılda ve on sekizinci yüzyılın bir bölümünde din, insan hayatında önemli bir yer teşkil etmekteydi. bu nedenle irade terbiyesi genel olarak insanlar için sorun olmaktan uzak katolik kilisesi'nin sahip olduğu güç, inanan insanların karakterini şekillendirmeye yetiyordu.
    ancak günümüzde bu mesele birçok düşünürün aklını meşgul etmekte. yerine bir şeyler konulamadığı düşünülmektedir. kitap, roman, dergi, gazete ve mecmualar ise irademizi zorlar hale gelmiştir.
    iradesizlik genel itibarıyla hekimlerin de ilgisini çekmiştir. ancak ruhsal sorunlar üzerine yoğunlaşan doktorlar çözümü psikolojide aramışlardır. iradenin temelde akılla ilgili bir kavram olduğuna kanaat getirilmiştir. fakat eksik buldukları yan, ispatı gereken bir metafizik teorinin olmayışıdır.

    jules payot
  • (bkz: education de la volonte)

    fransız pedagog jules payot tarafından 1894 yılında yazılmış olmasına karşın tesirini halen koruyan, bizatihi cemil meriç tarafından "disiplin içinde çalışmayı bu kitaptan öğrendim." şeklinde tanımlanmış kitap.

    dilimize ilk olarak 1926 senesinde, ibrahim ethem tarafından terbiye-i irade ismiyle kazandırılmıştır. ardından redakte amacıyla münür raşit tarafından 1932 senesinde tekrar masaya yatırılmış; lakin geniş çevrelere ulaşamadan ve hak ettiği değeri görmeden tarihin tozlu sayfalarında kaybolmuştur. o yıllardan sonra arayanlarının baskılarına ulaşamadığı kitap, ediz yayınlarının el atmasıyla birlikte 2018 yılında hakan alp tarafından tekrardan tercüme edildi.

    hakkıyla istifade edilebildiği takdirde okuruna irade ve disiplin hususunda epeyce şey kazandırabilecek bir yapıt. hayatın her yerine zengin anektodları aracılığıyla dokunan, bilhassa öz-disiplinden mahrum genç arkadaşlara tavsiye edilebilecek bir çeşit modern marifetname.

    "insan kendine hakim olmanın paha biçilmez bir değer olduğunu zamanla öğrenecektir. hayattan ne istediğimiz, ne olacağımız, hayatta oynayacağımız rol kendine hakim olmaya bağlıdır." [syf. 124]
  • "tüccar her sabah saat beşte kalkıp gece saat dokuzlara kadar müşterileriyle ilgilenip bir gün köyde bahçeli bir evde sakin bir hayat kurma umuduyla yaşarken bizim gençler de gelecekte entelektüel bir hayatın nimetlerine kavuşmak için bugün çalışma masalarında dirsek çürütmek zorundadır."
  • öğretim üyelerinin üniversiteyi kazanan her gence okutması gereken kitaptır. o zaman okusaydım şimdi daha farklı yerlerde olurdum. bir öğrenci bir öğrencidir, kazanılması önemlidir.
  • hayatı canlılardan daha iyi aktarabilen ölüler mevcut.
  • "iletişimin kolaylaşması, seyahat sıklığı, gezme alışkanlığı düşüncelerimizi dağıtmaya sebep olur. okumaya zaman bile bulamayız. coşkulu ama bir o kadar da boş bir hayat yaşıyoruz."

    "tembellik ahlaksızlıkların anasıdır. akıl boş kaldığında hayaller işlemeye başlar ve dürtüler yerleşir. dikkat yoğunlaştıkça alevlendirir, güçlendirir. içten içe cinsel dürtüler uyandıkça kabarır, canlanır, aklı istila eder ve nihayet meydan hayvani duygulara kalır."

    "ahlak yerle birse, kendini beğenmişlik kol gezer, para da her şeyi mümkün kılar."
  • jules payot'un kitabı. orijinali fransızca.

    kitabın ingilizce çevirisinin ismi: the education of the will
    ingilizce çevirinin altbaşlığı: the theory and pratise of self-culture

    burada self-culture kavramından kasıt; kişinin kendi yeteneklerini veya kapasitesini yine kendi çabalarıyla geliştirmesi...
  • insanların büyük çoğunluğunun az düşünerek zamanını geçirdiği bu modern dünyada , düşünmenin ve üretmenin önemini vurgulayan bir başucu eseridir.

    entellektüel gelişimin bir insana neler kattığını, hayatını nasıl değiştirdiğini, nasıl üretken olabileceğini çok güzel anlatıyor.

    bu gelişim için yapılması gerekenleri (bkz: jules payot) üçüncü kitap dediği bölümde anlatıyor.

    “ tembellik en büyük ahlaksızlıktır.”

    kitapta ki bu cümle benim için çok önemli. bir kere geldiğimiz bu dünyada tembellik yapmak bana göre de en büyük günah.
hesabın var mı? giriş yap