• bu kadar az kelimeyle bu kadar cok sey anlatan nadir sozlerden heralde. turkiye'de uyulmasi zorunlu bir kural aman yabanciya gitmesin paraciklar.
  • liyaket ehline vermeyeyim derken kendi eline vermek ile sonuçlanması ümit edilir.
  • "geçen yıllarda iktidar çevrelerinde bir işe, memurluğa girmek, ihale vs. almak için dini görünümler önem arz etmeye başladı. ...insanların ne giydiği, oruç tutup tutmadığı namaz kılıp kılmadığı ehliyet ve liyakat ölçüsü olamaz. devleti yönetmenin, ihale almanın, memur olmanın ölçüsü dini görünümünüz ve ritüelleriniz olamaz. adalet, doğruluk, dürüstlük, işini iyi yapmak, bunlardır ehliyet ve liyakat kriterleri.

    ... daha önce de başı açık olmak ölçü olarak görülüyordu. çağdaşlığın, modernliğin, eğitimli olmanın vs. değeri olarak görülüyordu başı açıklık. o zamanda başörtülü olmak dürüst olmanın, allah katında “daha doğru müslüman olmanın” ölçüsü gibi görülüyordu. bunun da yıkılması gerek. ikisi de yanlış. ister seküler ister dini olsun, ehliyetin ve liyakatın ölçüsü davranışlardır, görünümler değil."

    ihsan eliaçık
  • işin doğru ve adabıyla yapılması için gereken hareket. sadece kendi fikrimden diye kurumlar vasıfsız ve kel alaka kişilere verilmesi kaş yaparken göz çıkarmaya dönecektir. bu kabul edilebilir bir şey değildir. çarkın düzgün dönmesi için doğru dişliler doğru yere monte edilmelidir.
  • hemen hemen tüm cemaate ve tarikatlarin uyguladigi düstur.
    likayata degil sadakat önemli derler, isi de sadik olana verirler.
    bu sebeple de her is yarim yamalak olur.
    aslinda düsündüm de cemaatler acisindan bakinca iyi ki böyle yapiyorlar. (bkz: swh)

    devletimiz yapmasin tabi, ehline versin o.
hesabın var mı? giriş yap