• çok uzun süreli çalışma saatleri insanda psikolojik baskı yaratıyor bence.
    işleri zipleyerek, daha kısa çalışma süresine toplamak hem konsantrasyonun dağılmasını engelliyor, hem de çalışanda akşam erken çıkacak olmanın mutluluğu bulunduğundan, daha verimli olunuyor.
    öteki türlü insan ay bir çay, bir sigara, iki feysbuk, üç sözlük derken işi de savsaklıyor, zamanı da...

    yani kısa mesaide "işimi bitirip gideyim, yaşayayım" var, uzun mesaide ise "tüm gün burdayız zaten amk, biraz da mola verelim" kafası...
  • "saat" işveç'in para birimi değilse, yevmiye değil mesainin düşürülmesi olayıdır.

    edit: başlığı düzelttiler.
  • bizimki de orayı beğenmeyip geri dönüş yapmış, neymiş ırkçılık varmış, 12 yaşındaki çocuklar cinsel ilişkiye giriyormuş, dayanamamış bunalmış ve memleketine dönmüş!

    yazık lan bize.
  • örnek alın ağızlarına ettiğimin patronları.

    tanım: insan kıymetlerine verilen değeri gösteren reform.
  • günde sekiz saat çalışmak, insan doğasına aykırı. bu açıdan bakıldığında gayet yerinde ve doğru bir uygulama.
    umarım bize de kısmet olur diyeceğim ama, "ekmeğime dokunmasınlar da, günde 15 saat çalışırım." diyecek hale geldik.
    işte bunlar hep ileri demokrasi.
    hem zaten bütün avrupa bizi kıskanıyor!

    edit: "saatlerin düşürülmesi, ücretleri de düşürür." diyenler olabilir. he canım, isveç halkı da, öylece bakacak öyle mi? bazıları, herkesi kendi gibi sanıyor. isveç halkı, bizim gibi kişilere değil, yararlı politikalara ve fikirlere oy verir. ki o yüzden ona isveç bize türkiye diyoruz.
  • 8 saat uykudan sonra kalan süreden 6 saat mesaiyi çıkarıp duş, yemek gibi kişisel ihtiyaçlar için 5 saat falan ayırdıktan sonra kalan 5 saat haftada 35 saat eder ki cumartesi pazarların da tatil olduğunu düşünürsek bu adamların haftalık çalışma saati 30 ya len... nüfus abi problem. bence komple isveç dışındaki bütün ülkeler kendini imha etmeli. yeni nesil insanoğlu isveçten çoğalmalı.
  • en azından ülkemizde kadınlara uygulanması gereken durumdur.
    kadınlar zaten memnun olur eve erken gitmekten. akşam iş çıkışı trafiğine kalmamaktan. çocuklarını daha erken kreşten almaktan.
    erkekler de eşleri kendilerinden önce eve geldiği için mutlu olur. e yemek de hazır olur tabi. ailede sinir stres katsayısı azalır.
  • henry ford'un (yani bildiğimiz ford marka araçları ilk yapan adamın) vakti zamanında kapitalist sistem içine entegre ettiği yenilikçi düşüncenin günümüz versiyonudur.

    ford'un uygulaması şöyleydi. öncelikle işçilerin sabahtan akşama kadar, uzun mesai saatleri içinde, aralıksız , soluksuz ve düşük ücretle çalışıyor olmalarını bir sorun olarak tespit etmişti. sorun şuydu. ford, o zamanki sanayi kentlerinde nüfusun büyük çoğunluğu işçi olduğu için ve varlıklı kesimin küçük bir elit tabaka dışında var olmamasından dolayı ürettiği otomobilleri satacak kimse bulamıyordu. ve devrim niteliğinde bir yenilik getirdi. mesai saatlerini düşürmekle kalmadı mesai ücretlerini de arttırdı. bu değişikliğin sebebi daha fazla boş vakti ve cebinde daha fazla parası olan daha kalabalık bir tüketici kitlesi yaratmaktı. sistem şaşırtıcı bir biçimde işledi. cebinde parası olan ve gezecek vakti olan işçiler araba satın almaya başladı.

    sanırım isveç de aynı yolu izlemekte.
  • daha geçen burada kurumlarda hafta sonu tatili bir güne indirilsin diye konu açılıyordu.
hesabın var mı? giriş yap