• uzun zamandır böyle olağanüstü diyebileceğim bir şey dinlememiştim sanırım. youtube'da kill performansını açınca ilk 45 saniyeden öteye bir türlü geçemedim önce. yahu diyorum neyi çağrıştırıyor, neyi, neyi, neyi? başa sara sara buldum. a perfect circleın judith'i çalınıyomuş aklıma. "i cure" de pek başarılı bir iş olmuş.

    beni şaşırtan şey şu oldu. onu ilk duyunca "ne kadar yoğun bir sesi var" demiştim. yoğun... yoğun mu denirdi sahiden? sonra bir röportajını okuyunca çarpılıverdim. şöyle diyor: benim için ses, bedenin sadece bir parçasıdır. bedende bir yoğunluk varsa o, sese dönüşür.
    allahuekber. daha ilk saniyesinde aktarmak istediğini kaçınılmaz şekilde aktarmış bile! maşallah.

    ivo, daha çocukluğundayken deneysel tiyatro okuluna gitmiş. ordan pek çok şey öğrenmiş. başka bir takım şeyler de yapıyor. resim, tiyatro, şiir, opera, pop... yaptığı işlerin dar bir biçimde kategorize edilmesini sitemiyor. şarkı yapmasına artan talep onu bunaltıcı bir ikilemde bırakmış. sadece şarkı söylemek istemiyorum, diyor. bu alanın geniş bir tarihi var ve bir katkı sunabileceğimi düşünmüyorum, o kadar da özgün bir sesim yok diye de ekliyor. şarkı yazıyormuş evet ama bunu esasen gösterileri için yapıyormuş. şarkıcıların işinin daha zor olduğunu ve onların uyuşturucu bağımlısı olmasını, yaptıkları işin müthiş derecede sınırlanmış bir performans olmasına bağlıyor, şakacı bir dille. yaşadığı bu ikilemi 3 sene önce dile getirmiş. bugün "şarkı yapmanın" şehvetine büsbütün kapılmış mı pek emin değilim. kapılmış gibi... direniyor gibi... uzun soluklu bir turneye çıkmış bu aralar. ülke ülke geziyor.

    sürekli deneysel bir şeyler yapmak istediğini, aksi takdirde kendisine bir "güvenli alan" yaratmakla sanatçılığının törpüleneceğini ifade etmiş daha önceleri. son yıllarda yarattığı "aşk şarkıları"yla modern sanata pek katkı sunumadığını düşündüğü için bunlardan pek memnun gözükmüyor. öyle diyor. bu rahatsızlığını dile getirmesi onun sanata bakışı hakkındaki kanaati bir açıdan keskinleştiriyor. birazdan geleceğim.

    bir başka röportajında diyor ki sanatta, bir şeyin kıymetinin (value) dayatılan normlarına hizmet etmeyiz ve bu özgürlüğü (bu kıymeti alt üst etme özgürlüğünü) korumak önemlidir. örneğin şu kedi hakkında gayet etkileyici bir şarkı söyleyebilirim ve sonra sanki yemek konusunda çocuğunu paylayan takıntılı bir anne gibi ona nutuk çekebilirim. ve bu benim için daha önemli hale geldikçe seyircinin bu kediye dönük yüklediği kıymet kırılır. böylece bu kompozisyon içinde bu küçük porselen kedi çok canlı, çok savunmasız, çok baskın ve önemli bir şey haline gelir. eğer sanatçı, bu kıymet algısını yönlendirebilirse bu iyi bir şeydir.

    çok güzel. demek ki bu adam materyalisttir. yaptığı "aşk şarkıları"na, şeyler arası bir ilişkisellik tesis edemediği ya da bunu teşhir edemediği için mesafelidir. sanata olan tutkusu ise sanatsal faaliyet aracılığıyla bu tesis ve teşhir imkanlarının ortaya çıkışından kaynaklanır.

    ivo, bazı sanatçıların, muhatap aldığı kitleyi bir düşman olarak gördüğünü ve yeterince zeki bulmadığını söylüyor. kendisi ise seyircisini önemsediğini söylüyor. güzel. demek ki bu adam, didaktik bir yavanlıktan da uzak durmaya gayret eder.

    p-project diye bir iş yapmış örneğin. sahneye iki tane gönüllü alıyor. bunlardan biri sahnenin bir köşesine, öteki de diğer köşesine kuruluyor. ve şiir yazmaya başlıyorlar. ivo ise bunların yazdıklarını bir ekrandan eş zamanlı olarak görerek, bu yazılanlar üstünden klavyeyle doğaçlama bir müzik yapıyor. oyuncu olarak aldığı başka iki gönüllüye bunları dikte ediyor. bunlar da bu küçük düşürücü şeyleri oynuyorlar. sonra da hem yazarlara hem oyunculara ödeme yapıyor. böylelikle kültürel üretimin sarsıcı bir teşhirini yapıyor. şöyle.

    şimdiye kadar ortaya koyduğu performansları burada göstermiş. çıktığı turnede, 6 mart'ta istanbul'a da gelmiş, yeni görüyorum. ekim'de tekrar geliyormuş. fakat tiyatral işleri biraz daha ilgi çekici geldi bana. takip edelim bakalım... ivo dimchev'i.
  • 6 mart çarşamba günü if performance hall'deki konserinde sahne şovu zayıftı diyemeyeceğim çünkü sahne şovu adına bir şey yoktu. laptop'dan şarkıların enstrümentallerini çalıp üstüne söyledi şarkıları. sanki arkadaşlarla bir yerde toplanmışız, kendi aramızda şarkı söylüyormuşuz da sıra ivo'daymış gibi. "hangi şarkıyı söyleyeyim?" diye soruyor, söylüyoruz, laptoptan bakıp çalıyor falan çok enteresan bir konserdi ahahaha
    hayır yaaa tabii ki eleştirmiyorum tüm bunlara rağmen kostümü, o sempatik halleri, sesi ve şarkılarıyla çok güzel, çok eğlenceli bir konser oldu.
    konserin sonunda da herkesle selfie çekildi.
    iyi ki diyorum o sinir bozucu ınstagram sponsorlu gönderilerden biri olmasına rağmen ivo'nun önüme düşen videolarını izlemişim de bu muhteşem sesi canlı dinleme fırsatını elde etmişim.
  • yetenek yarismasinin britanya versiyonunda kendini gostermis, sanirsam bulgar ya da baska bir dogu avrupa ulkesinden, cok degisik bir sese sahip sanatci kisisi. youtube kanalinda 8-10 sene oncesinden kendi yazdigi ve besteledigi performans gosterileri var ve son zamanlarda da sarkilariyla ve tarzlariyla kendini gosterecek gibi.

    ben teknikten falan anlamam, tenor mudur soprano mudur hic bilmem ama arkadasin sesi cok huzur verici. tarzi sahsina munhasir. buralar degerlenir mi bilemem ama kendime dinleyecek yeni sesler bulunca cok seviniyorum. ilgilisine duyrulur.

    youtube kanali icin burdan

    instagram sayfasi icin de burdan

    ulasabilirsiniz. afiyet olsun.
  • yeni keşfettiğim güzel sesli insan.

    huzur veren bir sesinin olmasının yanı sıra tatlı bir tip. tarzı kimilerince abartılı bulunabilecek gibi olsa da hal ve hareketleri hoşuma gitti doğrusu. böyle içinden geldiği gibi hareket eden insanları seviyorum.
  • instagram'da bir iki gündür reklamı karşıma çıkan kişi..
    yalnız sesi cidden başarılı.
  • spotify'cığımın önerdiği haftalık keşif listesinde i cure'u ile karşılaşmamla kendisine aşık olmam bir olmuş bulgar müzisyen.
  • ülkem homofobiklerinin görünüşü yüzünden mp3 formatında dinlediği enfes şarkıcı.
  • 6 martta ıf performans beşiktaş'ta sahne alacak, harika sesi ile içimi rahatlatan müzisyen.

    sabırsızlıkla bekliyoruz.
  • geçen sene i sigh parçası ile keşfedip hayranı olduğum müthiş ses.

    bir süre aradan sonra aklıma geldi yine, dinleyip duruyorum sabahtan beri.
  • cok yetenekli bulgar sanatci.
hesabın var mı? giriş yap