japonlar

• (bkz: )yapıştırıcılar
• kim ne başarırsa başarsın mutlaka daha iyisini yapmış ya da yapacak millettir.
  
  (bkz: ruşen amca'nın oğlu sedat)
• ciddi gerizekalı olduğunu düşündüğüm millet. ya da turist olarak geldiklerinde onalar acıyalım diye gerizekalı taklidi yapıyorlar..
• çalışkanlar , iyiler , disiplinliler ama espriden anlamıyorlar. bir japon firmasıyla çalışıyoruz şu ara. şantiyenin ismi "hazama ando" stok alanında rulo saç falan görünce (bkz: hattori hanzo)'dan çağrışımla sizde mi kılıç falan dedim. öyle baktılar, hattori hanzo dedim , kill bill dedim uma dedim ııı yok. belki de ben iğrenç espriler yapıyorum bu da olabilir, yüksek ihtimal bu galiba yoksa japonlar bence espriden anlar.
• bugün izmir'de en az üç ülkelik atraksiyon yaşamak zorunda kalmış insanlar.
  akşamüstü yemeğe geldiler, malum sebeb yollar kapalı, helikopterler cirit atıyor, binlerce polis var. tabi adamlar sordu " neden polis bu kadar çok" işte açıklama yaptım, seçimler, başbakan, korumalar derken ortalik hareketlendi seçim konvoyu tam önümüzden çıktı. olay buraya kadar normal yani onlar için pek normal olmasada.
  akabinde derbi başladı yan cafede gol naraları falan, davullar çalındı, onu da anlattık bu sefer maç sonu şeref turu başladı.
  yani uzun lafin kısası japon, japon olalı bir gün içinde bu kadar eziyet çekmedi.
• her şeyi alıp modifiye üzerine tuhaf bir kültürleri var gördüğüm kadarıyla. çin'den sıçrayan zen inanışı japonlarda kendine has bir şekil almış.
  
  mesela ikebanaları var. gerçi bizde de vita yağı tenekesinde çiçek yetiştirme sanatı var. bizimkisi çaresizlikten gerçi.
• umumi tuvaletlerine sifon sesi ve dahasi volume ayari monte etmek gibi anlasilamayan huylari var.
  
  sokakta omuz atip gecsen donup ozur dileyen, hepsi birey olarak kendi halinde, taskinlik yapmadan takilan ve cevresindeki herkese karsi acayip duyarli ve saygili davranan insanlar.
  
  ulkeye degil ama insanlarina gercekten hayran oldum. bu kadar kalabalik icinde bi kere bile bi yerime carpip gecen olmadi. yolda haritama biraz uzun baktigimi goren gelip yardim edeyim dedi. kendi icinde tutucu sayilabilecek bu insanlardan abuk subuk aa yabanci diye bakan olmadi. veya avrupa'daki o ustten bakan hava kimsede yok.
  
  metroda kimse kimseye bakmiyo. herkes elindeki telefonla veya kitapla ilgileniyo. ılgilenmeyen uyuyo. erkekler yanlarina hanim oturunca toparlaniyo. mc, burger king gibi yerlerde de ayni. temizlik, hijyen konusunda da zamanin otesindeler. bi tane mi pislik olmaz ya metroda, inanilir gibi degil. bizim evin salonundan temiz.
  
  tesekkur etmekten ve saygidan kirilacaklar ayrica.
  herkes o kadar kendi halinde ve huzurlu ki, jetlagin sersemligine ragmen sen de huzur doluyosun.
  
  neden her cizdikleri sevimli mevimli gordum. hepsi ozunde birer hello kitty.
  
  sanirim almanlardaki milliyetcilik korkusu gibi savastan sonra gelisen bi durum bu da. birim 731 nasi hello kitty olabilir ki?
• http://giphy.com/gifs/japan-akmtutxp3cqli
• kendilerinin nasıl oksitosin salgıladıklarını çok merak ediyorum. çünkü bi dokunma kültürleri yok. biz türkler mesela çok dokunsal insanlarız. sarılır öperiz falan her karşılaşmamızda en azından. bunlar eğilip duruyor. bi sarılayım bi şey yok. bi sporları var judo diye, bizdeki güreşe benziyor. onda bile dokunmak yok anasını satayım. rakibin tenine dokunamazsın, elbisesinden tutup çekmen gerekir.
  
  boşuna kedi sevmek için kafe açmamış adamlar. aslında birazcık daha insanlara dokunsalar daha iyi olacaklar bence. ama bu dokunmama konusu tüm uzakdoğuda yaygın bi kültür heralde. bilemedim. yine de yaz günleri için iyi olabilir bu dokunmama olayı. çünkü bu sıcakta "aaaa hoşgeldin" diye sarılınıp şapır şupur öpülmektense eğilip selam vermeyi tercih ederim açıkçası.
• gezdigim dolastigim yerlerde gordugum , gozlemledigim kadariyla , bunlar bronzlasmayi , guneste yanmayi pek sevmiyor. sicagin altinda millet cibil cibil gezerken , erkekleri uzun pantolon - uzun kollu gomlek, kadinlari ise yine uzun kollu bluzlar, pantolon ve uzun etekler giyiyorlar. ayrica ellerinde semsiye ve genis hasir sapka ,arti sapkanin uzerinden teee ayak uclarina kadar inen, desenli mesenli bir tul sarkitiyorlar. ortalikta gelin gibi dolasiyorlar. cok fonksiyonlu gunes korumasi. sadece yasli olanlar guneste yanmayi pek onemsemiyor gibi.
  sanirim ten rengi onlarda statu gostergesi. bir yerlerde okumustum,eskiden, asil sinifin beyaz tenli olmasi gerekiyormus, yanmis esmer ten ,fakirlik ve isci sinifinin gostergesiymis diye. gelenek belki haala devam ediyordur.
  ediyormus, konuyla ilgili bir yazi buldum ; burada